Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Ýtalya’dan Türkiye’ye gelen, “VERSO IL KURDISTAN” Associazione (Kürdistan’a Doðru Derneði) Başkanı ve üyelerinin de aralarında bulunduðu bir grup Ýtalyan heyet, ÝHD Diyarbakır Şubesini ziyaret etti. Diyarbakır ve bölgede yaşanan hak ihlalleri ile ilgili bilgi alan heyet, Kürt halkı ve Ýnsan Hakları mücadelesinde dayanışma içersinde olacaklarını belirtti.
Ýtalya’dan Türkiye’ye gelen “VERSO IL KURDISTAN” Associazione üyelerinin de aralarında bulunduðu bir grup Ýtalyan heyet, 17 Kasım’da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın çaðrısı ile 68. gününde sona eren açlık grevleriyle dayanışmak amacıyla Diyarbakır’da çeşitli temaslarda bulundu. ÝHD Diyarbakır Şubesini ziyaret eden heyet, Şube Başkanı Raci Bilici, Şube Sekreteri Abdusselam Ýnceören ve Yönetim Kurulu Üyesi Av.Gamze Yalçın tarafından karşılandı. “VERSO IL KURDISTAN” Associazione Başkanı Antonio Olıvıeri, Kürtlerle ortak dayanışma projeleri gerçekleştirdiklerinden bahsederek, Kürt sorununa yönelik duyarlılık oluşturan faaliyetlerini sürdüreceklerini belirtti. Heyet daha sonra Diyarbakır ve bölge genelinde yaşanan hak ihlalleri konusunda bilgi aldı.
Toplumsal yaşamın her alanında, hak ihlallerinin görülür biçimde artış gösterdiðini belirten Şube Başkanı Raci Bilici “Türkiye’de şu anda ciddi anlamda insan hakları sorunu var. Demokrasi, özgürlük, eşitlik adalet sorunu var. Hukukun üstünlük kuramaması sorunu var. Biz insan hakları savunucuları olarak tüm bunlardan sıkıntı ve kaygı duyuyoruz” dedi. Öcalan üzerinde bir yıldan fazla bir süredir uygulanan tecrit uygulamaları ve çatışmaların giderek daha fazla yayılmasından dolayı bölge halkının gergin olduðunu, insanların bu duruma tepkisini demokratik gösterilerle dile getirdiðini, ancak devletin sert müdahalesi ile karşılaştıðını belirten Bilici “Öcalan’ın bir yıldan fazla bir süredir tecrit edilmesi ve bölgede çatışmaların yoðunlaşması nedeniyle, insanlar taleplerini dile getirmek için demokratik gösterilerde bulunuyor. Bunun sonucunda da polisin sert müdahalesi oluyor. Burada sivil insanlar ölüyor. Asker ve PKK militanlarının yaşamını yitirmesinin yanında sivillerde yaşamını yitiyor” dedi. Toplumsal gösterilere getirilen yasaklamaların sonucunda işkence vakalarının yaygınlaşmaya başladıðını ve bundan en çokta çocukların etkilendiðini kaydeden Bilici “Ýşkencenin hala devam ettiðini görüyoruz. Toplumsal gösterilerde, polisin orantısız güç kullanımı sonucu ciddi yaralanmalar, darp edilmeler yaşanıyor. Çocuk, genç, kadın, yaşlı herkes sokak ortasında dövülüyor. Ýşkence görüyor. Bu uygulamalar gözaltına alındıktan sonrada devam ediyor. Bu yaralanmaların bazıları ölümle sonuçlanıyor. Bu gösterilerde Sadece 2012 yılının ilk 9 ayında 159 çocuk gözaltına alınırken, 43 çocuk ise tutuklandı” dedi.
Türkiye’de belli zamanlarda gerçekleşen yargısal reformlara raðmen insanların bir basın açıklamasına katılmasının dahi yargılama konusu olduðunu belirten Yönetim Kurulu Üyesi Av. Gamze Yalçın ise “Biz, 3. Yargı paketiyle yapılan deðişikliðin ardından, örgüt üyeliði ve örgüt propagandası gibi yargılamalarda iyileştirilme olmasını beklerken, eski uygulamanın devam ettiðini görüyoruz. Mesela bu pakette şu vardı. Tutukluluk durumunun gerçekleşebilmesi için somut durumların olması gerekiyor. Yani tutukluluk kararı, dosyada ki somut delillere baðlıydı ve bunu gerekçelendirmesi gerekiyordu. Ama maalesef tutukluluk kararı eski uygulamada ki gibi makbul cümlelerle veriliyor. Normal bir vatandaştan tutun, bizim gibi insan hakları savunucularına kadar birçok insan bu gerekçelerle tutuklanabiliyor ve yargılanabiliyor” dedi.
Ýtalyan heyet, Diyarbakır ve bölgede yaşanan hak ihlalleri ile ilgili kamuoyu oluşturmak için çaba göstereceklerini, Kürt halkı ve Ýnsan Hakları mücadelesinde dayanışma içersinde olacaklarını belirtti.