GÖRÜNTÜLÜ

Barış ve Demokratik Toplum Paradigması Bonn’da tartışıldı

DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan, Bonn’daki halk buluşmasında Kürt sorununun çözümü ve Ortadoğu’daki krizin aşılması için Önder Apo'nun geliştirdiği paradigmanın belirleyici olacağını vurguladı; sürecin ilerlemesi için herkesi sorumluluk almaya çağırdı.

DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan’ın katılımıyla Almanya’nın Bonn kentinde bir halk buluşması gerçekleştirildi.  Josef-Strunck-Halle’de düzenlenen buluşmada, Türkiye ve bölgedeki güncel gelişmeler, Kürt halkının demokrasi ve özgürlük mücadelesi, Önder Apo’nun yeni paradigması ile başlayan süreç tartışıldı.

Toplantıya, sürgünde yaşayan siyasetçiler, Almanya’da faaliyet gösteren Demokratik Kürt Toplum Merkezlerinin temsilcileri ile çok sayıda Kürdistanlı katıldı.

Kürdistan Özgürlük Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan toplantıda konuşan Ömer Öcalan, Önder Apo’nun başlattığı “demokratik toplum ve barış” sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, demokratik ve barış mücadelesinin geldiği aşamanın, bu uğurda canlarını feda eden şehitler sayesinde olduğunu belirtti ve, “Tüm şehit ailelerini ve annelerini saygıyla selamlıyorum. Buraya gelme amacım halkla bütünleşmek, onların duygu, düşünce ve yorumlarını alarak değerlendirmektir. Çünkü biz bir halk hareketiyiz. Halkımızın her yorumu ve değerlendirmesi bizim için çok kıymetlidir” dedi.

Ömer Öcalan, konuşmasında Kürt sorununun geçmişten bugüne çözüm arayışlarını hatırlatarak, yeni sürecin özgünlüğü üzerinde durdu. Öcalan şunları aktardı: “1993 yılında Özal döneminde ve sonrasında, 2013 tarihine kadar çeşitli barış adımları atıldı. Fakat sistemin bu barışa karşı direnci, bu adımların barışa evrilmesini ve yaşanan sürecin barışla sonuçlanmasını engelledi. Sayın Abdullah Öcalan, bu deneyimleri de göz önünde bulundurarak bugün yeni bir paradigma öneriyor. Demokratik toplumun inşasını esas alan bu paradigma, sadece Kürt halkı için değil, tüm Ortadoğu için yeni bir umut anlamına geliyor. Kürt halkı için bir çıkış yolu arıyor, sorunun çözümü için ciddi formüller geliştiriyor. Bu kez umutlu olduğunu söylüyor. Bu süreçte herkesin sorumluluk alması gerekiyor. Ortadoğu’da yaşanan tıkanıklık ancak Sayın Öcalan’ın paradigması ile aşılabilir.”

PKK’nin kendini feshetme ve silahlı mücadeleyi sonlandırma sürecinin değerlendirilmesinde herkesin büyük bir ciddiyetle yaklaşması gerektiğini vurgulayan Öcalan, sözlerini şöyle sürdürdü: “PKK’nin silahlı mücadeleyi sonlandırması, Kürt sorununun demokratikleşmesi ve siyasi çözümün önünün açılması açısından tarihi bir adımdır. Bu konuda yapılacak yorumların daha mütevazı ve dikkatli olması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki savaşanlar barışır. Başta Kürt Halk Önderi olmak üzere Kürt Özgürlük Hareketi’ne güvenmeliyiz. Süreç sağlam ve kararlı adımlarla yürütülüyor. Kürt sorunu sadece Türkiye ile sınırlı bir sorun değildir; İran, Irak ve Suriye de bu konuda sorumluluk sahibidir.”

Toplantı, katılımcıların sorularının yanıtlanması ve karşılıklı değerlendirmelerle sona erdi.