DEM Parti Gençlik çalıştayı: Demokratik toplumu inşanın koşulları oluşmuştur

Gençlik Meclisi’nin gerçekleştirdiği çalıştayda, “27 Şubat metninin özü, sınıflı toplumun sonuna gelinmiştir; onun yerine demokratik toplumu kurmanın koşulları oluşmuştur” denilerek, inşada gençliğin ve kadınların belirleyici rolüne dikkat çekildi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Gençlik Meclisi, İstanbul’un Fatih ilçesinde bulunan Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde “Demokratik Toplum” başlıklı bir çalıştay düzenledi. “Uygarlık Krizi ve Ortadoğu Gerçeği” temasıyla gerçekleştirilen çalıştay dört oturumda yapıldı. Etkinliğe DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, gazeteci Haydar Ergül, DEM Genç Kadın Koordinasyonu ile İstanbul Özgür Öğrenci Meclisi konuşmacı olarak katıldı.

Çalıştayın düzenlendiği salona, “Çağın manifestosu ile savaştan barışa”, “Fiziki özgürlükle yükselen ideolojik mücadele halkları özgürleştirir” ve “Em di jiyana sosyalîst de ısrar dikin, bi rebêrtiya azad xwe birêxistin dikin” yazılı pankartlar asıldı. Etkinlik, özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşuyla başladı.

ROJAVA MODELİ VE KADININ ROLÜ

Çalıştayın ilk oturumunda, Özgür Öğrenci Meclisi üyesi Duran Turgay, “Uygarlık tarihine alternatif bir bakış” başlıklı bir sunum yaptı. Kadının tarihsel süreçte nasıl tahakküm altına alındığını ve bunun emek sömürüsünün temeli haline geldiğini vurgulayan Turgay, Ortadoğu’daki mevcut krizlerin yeni bir toplumsal inşa fırsatı sunduğunu ifade etti. Rojava’yı bu anlamda örnek bir model olarak gösteren Turgay, doğrudan demokrasi, ekolojik yaşam ve çok kültürlülüğün burada hayat bulduğunu söyledi.

KAPİTALİST MODERNİTE ELEŞTİRİSİ

Gazeteci Haydar Ergül ise “Kapitalist Modernite’nin kriz yaratıcı doğası” başlıklı sunumunda, Kürt siyasi hareketinin tarihsel gelişimini anlatarak, kapitalist sistemin doğası gereği toplumsallığı yok ettiğini belirtti. Ergül, “Kapitalist modernite anti toplumdur, anti insandır” diyerek, demokratik toplum modeline geçişin zorunluluğuna dikkat çekti.

DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek de kapitalizm ile ulus devlet ilişkisine değinirken, Önder Apo’nun geliştirdiği demokratik modernite perspektifinin önemini vurguladı. Çiçek, “Kapitalizmde üretim kar için yapılır, kapitalizmde üretim araçları özeldir, emek ücretlidir. Sistemin dördüncü özelliğine göre sermayenin güvenli bir şekilde dolaşıma sokulması gerekiyor. Sermayenin güvenli dolaşımı ve sınırlı kar sisteminin devamı için ‘Böl, parçala, yönet’ politikası uygulanıyor. Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki el yazmalarında 'kapitalizmle Kürt meselesinin bağı kurulamadan doğru bir yurtseverlik, sosyalistlik yürütülemez' diyor. Kapitalist modernite zorba ve sömürgen güçlerin sistemidir. Demokratik modernite zorba ve sömürgen olmayan kesimlerin buna karşı mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

KADIN MÜCADELESİ VE JİNEOLOJİ VURGUSU

İkinci oturumda konuşan DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, 21. yüzyılın kadın yüzyılı olacağını ifade ederek, “Jin, Jiyan, Azadî” sloganının artık evrenselleştiğini söyledi. Kadın özgürlük mücadelesinin tarihsel derinliğine dikkat çeken Halide Türkoğlu, kadınların değiştirici ve dönüştürücü gücünü şu sözlerle vurguladı: Kadınların özgürlük mücadelesinin günden güne büyüdüğünün altını çizen Halide Türkoğlu, “Kadın mücadelesinin yüz yıllık ruhundan bahsediyoruz. Yok sayılan bir kadın tarihi var. Sayın Öcalan’ın ‘Kürdistan sömürgedir’ tezinden sonra Kürt sorununun demokratik çözümü de kadın sorununun temel ilkesi haline geliyor. Bir hakikat arayışı var, çünkü hakikat çarpıtılmış. Jineoloji hakikati ören, yollarını arayan bir olgudur. Kadının bilgeliği, dil, kültür, bilim olgusuyla birlikte ilk toplumlaşma süreci de gelişiyor. Toplum birçok şeye kutsallık atfediyor, bu da ilk olarak ana kadın tanrıça oluyor. Doğal toplumda kadın eksenli gelişen topluluğun ana soylu toplum üzerinden gelişiyor. Ortadoğu’da kadınlar; katliama, şiddete, sömürüye, kadın sünneti ile karşı karşıya kalıyor. Mücadele etmek önemlidir ve bu mücadeleyi değiştirip dönüştürebiliriz. O tahayyül ettiğimiz eşit ve komünal yaşamı hep birlikte kurarak, mücadele ederek yaşamsallaştırabiliriz” dedi.

DEM Genç Kadın Meclisi üyesi Elif Çoban da sunumunda, kadın kimliğinin tarihsel olarak nasıl sömürüye uğradığını ve kapitalist sistemde metalaştırıldığını anlattı. Bu sürece karşı alternatif olarak Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği “Jineoloji” perspektifine işaret etti.

ÇALIŞTAY TARTIŞMA VE ÖNERİLERLE SONA ERDİ

Dört oturumda gerçekleşen çalıştay, sunumların ardından yapılan karşılıklı tartışmalar, öneri ve eleştirilerle son buldu.