Finlandiya'da 10 çalışandan biri alkol kıskacında

Finlandiya'da 10 çalışandan birinin alkol bağımlısı olduğu ortaya çıktı.

Sivil toplum örgütleri ve sendikaların yaptığı araştırmalar, Finlandiya'da her 10 çalışandan birinin alkol bağımlısı olduğunu ortaya koydu.
Çalışanların alkol bağımlılığı işyerlerinde güvenlik sorunlarına, çalışanların sık sık hastalanmalarına ve her yıl binlerce çalışanın yaşamını yitirmesine yol açıyor.
Alkol bağımlılarına yardım eden KRAN adlı federasyon, gerçek rakamın daha çok olduğu ve alkole bağımlı emekçilerin oranının yüzde 10'dan fazla olduğunu tahmin ediyor. Kanıt olarak da alkol satışlarının artışını ve fazla alkol kullandıkları için rahatsız olanların destek almak için telefonla  yaptıkları başvurulardaki artışları gösteriyor.
Sağlık, bakım, belediye ve kilise çalışanlarını örgütleyen JHL federasyonu da, alkol bağımlılarının hastalık yapmaları nedeniyle Finlandiya'nın her yıl 2 milyon işgünü kaybına uğradığını belirtti.

HER YIL 2 BİN KİŞİ ALKOL NEDENİYLE YAŞAMINI YİTİRİYOR

Ülkede her yıl çalışma yaşında olan 2 bin kişi alkol kullanımının neden olduğu hastalıklar sonucu yaşamını yitiriyor. Sağlık ve Refah Enstitüsü'nün belirlemelerine göre ülkede 400 bin kişi alkol bağımlısı. Bunlardan 300 bini işyerlerinde çalışıyor.
Bu, 3 milyon kişinin çalıştığı ülkede yüzde 10'luk bir kesimin alkol bağımlısı olduğu anlamına geliyor. Çok miktarda alkol tükettiği için alkolik olma sınırında bulunanlar da dahil edildiğinde yarım milyonu aşkın Finlandiyalı alkol bağımlısı olarak kabul ediliyor.
Rakamların yüksekliğine dikkat çeken KRAN'ın şefi Mette Strauss, haber ajansı Yle'ye "Bu rakamlar alkolün Finlandiya iş yaşamında hâlâ büyük bir sorun olduğunu gösteriyor” dedi.
Åbo Üniversitesi'nde sosyal-politik Profesörü olarak görev yapan Mikael Nygård, alkol kullananlar ve kullandığı için yaşamını yitirenlerin sayısının rahatsız edeci boyutlarda olduğu görüşünde.
Nygård, alkol kullanımının neden olduğu sonuçlara, "Trafikte yaşamını yitirenlerle kıyaslama yapılabilir. Her yıl alkol kullanımı nedeniyle binlerce kişi ölürken geçtiğimiz yıl trafik kazalarında 200'ü aşkın  kişi yaşamını yitirdi” diyerek dikkat çekti.
Nygård, alkol bağımlılığının neden olduğu iş günü kayıpları ve üretimdeki düşüşlerin ülke ekonomisi için büyük kayıplara neden olduğunu söyledi.
Her meslekte gençler ve yaşlılar, düşük eğitimli ve yüksek eğitimliler arasında alkol bağımlılarının bulunduğuna dikkat çekiliyor. Bazılarının, özellikle de pilot ve doktorların, görevlerinden dolayı insanların yaşamlarını riske attıkları belirtiliyor.

UZAKTAN ÇALIŞMA ALKOL TÜKETİMİNİ ARTIRDI

Koronavirüs salgınının ülkede yaygınlaşmasından sonra bazı meslek gruplarına evden işlerini yapma olanağı verildi. Bundan dolayı da uzaktan görev yapanlar arasında alkol tüketimi artış gösterdi.
Nygård, çalışanların alkol tüketiminin işyerlerinde iş kazaları, hastalanma ve erken emeklilikle sınırlı kalmadığını ve kişiler açısından da büyük trajedilere neden olduğuna dikkat çekti, "Bu yakınlarını da çok yakından etkiliyor ve bağımlılık ayrıca başka tür sosyal problemlere neden oluyor" diye ekledi.
Tüm bu olumsuz gelişmelere karşın son 10 yılda işe sarhoş gelenlerin sayısında belirgin azalma yaşandı. Serbest  zamanlarda kullanılan alkol miktarında da bir artış görülmedi. Ancak salgının ve uzaktan çalışmanın yaygınlaşmasıyla birlikte alkol tüketiminde belirgin bir artış oldu.
Finlandiya'da alkol satışını tekelinde bulunduran Alko, Haziran ayı başında alkol üretiminin bir yıl öncesinin aynı ayına kıyasla yüzde 14 oranında arttığını açıkladı.

BİR HALK SAĞLIĞI SORUNU

İşyerlerinde çok sayıda alkol bağımlısının bulunmasının daha yapılması gereken çok fazla iş olduğunu gösterdiğini ortaya koyuyor. KRAN'ın şefi Mette Strauss'a göre işyerlerinde şeflerin alkol bağımlılarını bir an evvel belirleyerek sağlık kurumlarına yönlendirmesi gerekiyor.
Pek çok kişinin alkol bağımlılığının bir halk hastalığı olduğunu kavrayamadığını söyleyen Strauss, "Hastalık olduğu için tedavi edilmesi gerekir” dedi. İşyerlerinde alkol bağımlılarına yönelik programlar yapılması ve uygulanmasının önemine vurguda bulundu.
Alkol kullanımına karşı kampanyalar  düzenlenmesinin önemine de değinen Strauss, "Finlandiya'da bizlerin alkole karşı ikircikli bir tutumumuz var, biz bunu yaşam ve kültürümüzün bir parçası olarak görüyoruz ama diğer taraftan uzun vadeli sonuçları olan sorunlara yol açıyor” dedi.