Türkiye cezaevlerindeki açlık grevinin PKK lideri Abdullah Öcalan'ın çaðrısıyla bitmesi Avrupa basınında deðişik yorumlarla yer aldı. Almanya'nın günlük gazetelerinden Der Tagesspiegel ise "Kürtler ve liderleri Öcalan-görünmez büyüklük" başlıðıyla yayınladıðı yorum haberinde Öcalan'ın gücüne dikkat çekti.
Susanne Güsten imzalı haberde Ýstanbul-Gazi'de Öcalan'ın özgürlüðü için tutulan nöbette ilişkin izlenimlere yer veren gazete şu görüşlere yer verdi: "Onun için aç kalıyorlar, onun için dondurucu soðukta bekliyorlar. Yeni bir Kürt jenerasyonu cezaevindeki Abdullah Öcalan'ın özgürlüðü mücadele ediyor."
Öcalan'a özgürlük nöbetinde bekleyen Ali Bozkur adlı bir gencin hayat hikayesinin anlatıldıðı haberde "Soðuk ve rüzgarlı havaya raðmen o Öcalan'ın özgürlüðü için haftalardır eylemde. Öcalan'ın cezaevine konulduðunda o dönem 10 yaşında olan bu genç, 16 Şubat 1999 gününü de çok iyi hatırlıyor" bilgisine yer verildi.
'ÇOCUKLAR 5 YAŞINDA 'BÝJÝ SEROK' DEMEYÝ ÖÐRENÝYOR'
Ali Bozkur'un babasının Diyarbakır'da faili meçhul bir cinayete kurban gittiði ve kaçırıldıktan bir hafta sonra cesedinin bulunduðuna dikkat çeken Der Tagesspiegel haberde devamla şu bilgiler verildi:
"Ali'nin babası şimdi yaşamıyor. Fakat Ali daha 4-5 yaşındayken babasından zafer işareti yapmayı ve "Biji Serok Öcalan" demeyi öðrendi. Silvan'ın bir köyünde yaşayan ailesi ise koruculuðu kabul etmediði için evleri devlet güçleri tarafından yakıldı. Mülteci bir çocuk olarak Ali Bismil'de büyümüş ve her sabah okulda "Ne mutlu Türk diyene" demek zorunda kalmış.
Türkçe bilmediði için okulda ise çok zorlanmış. Annesi de hiç Türkçe bilmediði için annesi ona yardım edememiş, ne okulda ne de öðretmenlerine çocuðunun durumunu soramamış. Ali ancak 3. sınıftan sonra Türkçeyi anlayabilmiş ve derslere katılabilmiş."