Gazze savaşı dördüncü ayına girdi

İsrail ile Hamas arasındaki savaş pazar günü dördüncü ayına girdi. İsrail saldırılarında herhangi bir soluklanma belirtisi yok. Pazar sabahı Gazze’ye yeni saldırılar düzenlendi.

İsrail, 7 Ekim'de Hamas’ın düzenlediği ve çoğu sivil yaklaşık 1,140 kişinin ölümüne neden saldırının ardından Hamas'ı yok etme iddiasıyla bombardımana ve kara operasyonuna başladı.  Hamas saldırısı sırasında yaklaşık 250 kişi kaçırılmış, bunlardan yaklaşık 100'ü kasım sonundaki ateşkes sırasında serbest bırakılmıştı.

Hamas Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail saldırıları kuşatma altındaki Gazze Şeridi'nde çoğu sivil 22 bin 722 kişinin ölümüne neden oldu.

BM'ye göre bombardımanlar tüm mahalleleri yerle bir etti, nüfusun yüzde 85'ini kaçmaya zorladı ve feci bir insani krize neden oldu.

Pazar günü erken saatlerde görgü tanıkları, İsrail'in Gazze'nin güneyindeki temel şehir olan Han Yunus’u bombaladı. Karada da çatışmaların yaşandığı bildirildi. Filistin resmi ajansı Wafa çok sayıda ölü ve yaralı olduğunu duyurdu.

İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da ise, Filistin Yönetimi'ne göre, İsrail güçlerinin Cenin'de düzenlediği bir baskında 6 Filistinli hayatını kaybetti. Polis, bir İsrailli subayın patlamada öldüğünü açıkladı.

İSRAİL’E GÖRE HAMAS’IN KUZEYDEKİ ASKERİ YAPISI TASFİYE EDİLDİ

Cumartesi günü, 27 Ekim'de Filistin topraklarında kara harekâtını başlatan İsrail ordusu "Hamas'ın kuzeydeki askeri yapısını dağıtmayı tamamladıklarını” iddia etti.

"Şimdi merkeze ve güneye odaklanıyoruz" diyen ordu sözcüsü Daniel Hagari, Hamas savaşçılarının kuzeyde hala "bir yapı ve komutan olmadan" faaliyet gösterdiğini söyledi.

TEL AVİV’DE GÖSTERİLER

Bu arada uluslararası baskı ve ateşkes çağrılarına rağmen İsrail operasyonlarına ara vermiyor. Başbakan Binyamin Netanyahu Cumartesi akşamı yaptığı açıklamada "Hamas'ı ortadan kaldırmak, rehineleri kurtarmak ve Gazze'nin İsrail için bir tehdit olmaktan çıkmasını sağlamak olan hedeflerimize ulaşana kadar savaş durmamalıdır" dedi.

Aynı akşam Tel Aviv'de toplanan İsrailli göstericiler erken seçim ve hükümetin istifası çağrısında bulundu.

BLINKEN’DEN BÖLGEYE YENİ TUR

Diplomatik alanda ise Amman'da Arap ülkeleri ve İsrail'i kapsayan yeni bir tura başlayan Antony Blinken, her ne pahasına olursa olsun çatışmadan kaçınılması ve "sonsuz bir şiddet döngüsünün" önlenmesi çağrısında bulundu.

Blinken, Türkiye ve Girit ziyaretlerinin ardından Ürdün Kralı II. Abdullah ile görüşecek ve bir Dünya Gıda Programı merkezini ziyaret edecek.

Cumartesi akşamı Girit'te yaptığı açıklamada "Çatışmanın yayılmamasını sağlamalıyız" diyen Blinken, "Asıl endişelerden biri de İsrail ile Lübnan arasındaki sınırdır." diye ekledi.

LÜBNAN CEPHESİ

Hamas'ın müttefiki Hizbullah cumartesi günü İsrail'in kuzeyindeki bir askeri üsse onlarca roket fırlattı. Bu saldırı, Hizbullah'ın kalesi olan Beyrut'un güney mahallelerinde salı günü bir insansız hava aracı saldırısında öldürülen Hamas'ın iki numaralı ismi Salih el-Aruri'nin İsrail tarafından öldürülmesine ilk yanıt olarak nitelendirildi.

HUSİLER

7 Ekim'den bu yana İsrail-Lübnan sınırında Hizbullah ve İsrail güçleri arasında neredeyse her gün karşılıklı ateş açılıyor. Suriye ve Irak'ta da 7 Ekim'den bu yana ABD askeri üslerine yönelik saldırılar artarken, Hamas ve Hizbullah gibi İran tarafından desteklenen Yemen'deki Husi isyancılar da Gazze'deki Filistinlilere "destek" amacıyla Kızıldeniz'deki gemileri hedef alarak dünya deniz trafiğini aksatıyor.

MSF: DURUM ÇOK TEHLİKELİ BİR HAL ALDI

Pazar günü bir açıklama yapan Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) adlı sivil toplum örgütü Gazze'nin merkezinde bulunan bir hastanedeki personelini tahliye ettiğini duyurdu. MSF üyesi Carolina Lopez, "Durum o kadar tehlikeli bir hal aldı ki mahallede yaşayan ekibimizin bazı üyeleri insansız hava araçları ve keskin nişancılardan gelen sürekli tehditler nedeniyle evlerinden bile çıkamaz hale geldi" dedi.

2 MİLYONA YAKIN KİŞİ YERLERİNDEN EDİLDİ

BM'ye göre İsrail saldırısı 2,4 milyon Filistinlinin 1,9 milyonunu yerinden etti. Bu insanlar su, gıda, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun olarak korkunç koşullarda yaşıyor ve çoğu hastane çalışmıyor.

BM İnsani İşler Koordinatörü Martin Griffiths, Gazze'nin "yaşanmaz hale geldiğini", "ölüm ve umutsuzluk yeri" olduğunu söyledi.