Êdî Bese Stuttgart Platformu kuruldu

Avrupa Êdî Bese Platformu'nun çağrısı üzerine Stuttgart'ta yapılan toplantıyla Êdî Bese Stuttgart Platformu kuruldu.

Êdî Bese Stuttgart Platformu bileşenleri, Platformun yeni katılımlara açık olduğunu da deklare etti.

Êdî Bese Stuttgart Platformu tarafından yapilan açıklamada, "Her türlü ayrımcılığa karşı göçmen ve yerli halklardan tüm özgürlük ve demokrasi güçlerini, insan hakları, düşünce özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü savunucularını, 'Temel haklarımızı birlikte savunalım' çağrısını yapıyoruz" denildi.

Êdî Bese Stuttgart Platformu açıklamanın devamında şu ifadelere yer verdi:
"Faşist Erdoğan diktatörlüğü, OHAL ve KHK'lerle ülkeyi yarı açık bir cezaevine dönüştürdü. Yayımlanan son 696 sayılı KHK ile sivil görünümlü cellatların yapacakları kitle katliamları için resmi izin ve cezasızlık ilan edilerek, iç savaşın adımları atıldı.

"Türkiye'de demokrasi, insan hakları, kadın erkek eşitliği, barış, iş, ekmek, özgürlük gibi demokratik talebi olan herkes hapislere doldurulmaktadır. Faşizme biat etmeyip onun işlediği suçları onaylamayan herkes potansiyel suçlu olarak görülmektedir.  

"Kürt Halk önderi Abdullah Öcalan 19 yıldan bu yana İmralı adasında dünyada eşi benzeri görülmemiş bir izolasyon sistemi içinde tutulmaktadır. Abdullah Öcalan ve tüm politik tutsakların serbest bırakılmasını talep ediyor ve bunun mücadelesini her koşulda yürütmeye devam edeceğiz.

"Alman devletinin Türk devleti ile olan ilişkilerine bağlı olarak Kürt kurumlarına, devrimci, demokratik göçmen kurumlarına, Alman antifaşist kurumlarına yönelik geliştirdiği saldırıları, devrimcileri kriminalize eden antidemokratik 129 a-b maddelerini kabul etmiyoruz. Faşist Erdoğan diktatörlüğüne askeri, ekonomik ve siyasi destek sunan Almanya Hükümetinin politikasına, Erdoğan-Merkel işbirliğine, tekeller arasındaki işbirliğine karşı halkların enternasyonal dayanışmasını ve mücadelesini büyüteceğiz. Türkiye'deki faşist iktidar ve onun halklarımız üzerindeki zulmüne karşı mücadele ederken, diğer yandan Alman devletinin Türk devleti ile ekonomik, askeri ve siyasi kirli çıkar ilişkilerine dayalı olarak uyguladığı yasaklara ve baskılara karşı Almanya'da da demokrasi mücadelesi vermemizi gerekli kılmaktadır."