GÖRÜNTÜLÜ

HPG, Komutan Delîl Temel’i saygıyla andı

Qendîl’de şehadete ulaşan Şehit Delîl Temel’in kimliğini açıklayan HPG-BİM, “Fedakarlığı, mütevazı yaşamı, içten yoldaşlığı, halk değerlerine olan bağlılığı, savaştaki cesareti ile mücadele tarihimizin sembolleşen komutanlarından biri oldu” dedi.

ŞEHİT AÇIKLAMA

HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM) açıklaması şöyle:

“Apocu fedai militan ve emekçi komutanımız Delîl Temel yoldaş, 30 Ağustos 2021 günü işgalci Türk ordusunun Qendîl bölgesinde gerçekleştirdiği bir saldırı sonucunda şehadete ulaştı.

Kurdistan’ın dört bir yanında mücadele yürüten ve üstlendiği her görevi Apocu militanlık ilkelerine göre eksiksiz bir şekilde yerine getiren Delîl yoldaşımız, yirmi dokuz yıl boyunca soluksuz bir mücadele performansı sergiledi. İdeolojik donanımı, örgütsel birikimi, askeri yetenekleri ve mütevazı yaşamı ile Apocu çizginin örnek ve fedai bir neferi olmayı başardı. Her şeyi göze alarak halkımızın özgür mücadelesine katılan ve birçok stratejik çalışmada yer alan yoldaşımız, adını halkımızın mücadele tarihine yazdırdı. Fedakarlığı, mütevazı yaşamı, içten yoldaşlığı, halk değerlerine olan bağlılığı, savaştaki cesareti ile mücadele tarihimizin sembolleşen komutanlarından biri oldu.

Birikim ve tecrübesi ile özgürlük mücadelemize büyük değerler kazandıran Delîl yoldaşımızın mücadelesini büyütme, anılarını yaşatma ve amaçlarını başarma sözünü veriyoruz. Bu inanç ve kararlılıkla Delîl yoldaşımızın değerli ailesine, asil Botan halkımıza ve tüm yurtsever Kürt halkına başsağlığı diliyoruz.

Delil Temel yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Kod Adı: Delîl Temel
Adı Soyadı: Hatip Arıtürk
Doğum Yeri: Sêrt
Anne – Baba Adı: Hediye – Emin
Şehadet Tarihi ve Yeri: 30 Ağustos 2021 / Qendîl

15 Ağustos Atılımı’nın ilk mermisinin ateşlendiği yer olan Sêrt yöresi, mücadelemize binlerce yiğit evladını katarak Partimiz PKK öncülüğünde gelişen Kurdistan özgürlük devrimine sahip çıkmıştır. Botan halkının derin yurtseverliği Apocu Harekete büyük bir ilgi ve sempatinin gelişmesine zemin olmuştur. Halkımızın özgürlük yürüyüşünde hiçbir engeli tanımaması ve büyük bedelleri göze alarak akın akın gerilla saflarına katılımların olması Türk devletinin imha ve inkar politikalarına verilen en anlamlı cevap olmuştur. Delîl yoldaşımız, böylesine derin yurtseverliğin yaşandığı ve kadim Kürt kültürünün hakim olduğu Sêrt’in Misircê ilçesinde yaşama gözlerini açtı. Aile çevresinin yurtsever olması Apocu Hareketi erken yaşlarda tanımasına vesile oldu. Çocuk yaşta Hareketimize sempati besleyen yoldaşımız, büyük komutanımız Egîd - Mahsum Korkmaz yoldaşın kahramanlık hikayeleri ile büyüdü. Halkımızın üzerindeki ölü toprağının atıldığı ve özgür yaşamın canlandığı bir dönemde büyüyen yoldaşımız, verilen mücadeleyi görerek derin sorgulamalar yaşadı. Sistemin asimilasyon çarkları olan okullara kısa bir süre giden yoldaşımız, ulus-devletin tekçi zihniyetinin dayatmalarına maruz kaldı. Anadilini özgürce konuşamaması, yazamaması ve kültürel olarak derin çelişkiler yaşaması Delîl yoldaşımızın sistem okullarını terk etmesine ve ailesinin geçimine katkıda bulunmak için çalışmasına neden oldu. Erken yaşta emek olgusuyla tanışan ve çevresinde sevilen yoldaşımız, güçlü karaktere sahip bir genç olarak şekillendi. Türk devletinin Kurdistan’da uyguladığı ekonomik soykırım politikalarıyla halkımızı kendine muhtaç etme ve kapitalist sistemin uygulamalarının bilincine vardı. Emeğin kutsallığı ve alın teri ile kazanılan değerlerin zorluklarını bilen yoldaşımız, sosyalist bir yaşamın özünü kavradı. Yaşının ilerlemesi ile birlikte Apocu Hareketimizi daha yakından tanımak istedi. Delil yoldaşımız, gördüğü ve biraz da olsa sohbet etme imkanı bulduğu gerillaların her davranışından etkilendi.  Gerillayı tanıdıkça yaşadığı çelişkilerin ve arayışların cevabının Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında bulacağının farkına vardı. Kurdistan’da faili belli cinayetlerin ve köy yakmalarının olduğu bir dönemde gerillaya katılım kararı veren yoldaşımız, yüzünü halkımızın kutsal kıblegahı olan dağlara döndü.

Delîl yoldaş, 1992 yılında Bakurê Kurdistan’da gerilla saflarına katılarak özgürlük yürüyüşüne başladı. Bir süre Botan’da kaldıktan sonra Medya Savunma Alanları’na geçen yoldaşımız, ilk eğitimini Zagroslar’da aldı. Gerilla yaşamına ve Zagroslar’ın zorlu koşullarına motive olmada zorluk yaşamayan yoldaşımız, yoğunlaşmaları ile örnek bir savaşçı olmayı başardı. Aldığı askeri ve ideolojik derslerle birlikte her anlamda kendini yeniden yaratan yoldaşımız, sabırsızlıkla savaş alanlarına geçeceği günlerin hayalini kurdu. Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarına katılmayı yaşamında verdiği en doğru ve kutsal karar olarak değerlendiren yoldaşımız, eğitimini başarılı bir şekilde tamamladı. Gerilla yaşamına dair ilk tecrübelerini Zagroslar’da edindi, yoldaşlarından aldığı destek ve moralle tüm zorlukları aşmayı bildi. Yoğun savaş pratiğinin yaşandığı bir dönemde gerillacılık yapan yoldaşımız, en zorlu görevlerde yerini aldı. Doğal, sade ve dürüst katılımıyla yoldaşlarının güvenini kazandı. Sadece pratik çalışmalarda başarılı olmayı değil, aynı zamanda ideolojik olarak da kendisini donanımlı kılmayı amaçladı. İşgalci Türk ordusunun bir saldırısında yaralanan yoldaşımız, bu yaralanmayı devrimci mücadeleyi devam ettirmenin önünde hiçbir zaman engel olarak görmedi. Tedavisini tamamladıktan sonra daha büyük bir azimle çalışmalara katıldı. Hem savaş tecrübesi kazanan hem de ideolojik olarak derinleşen yoldaşımız öncülük edecek bir konuma geldi. Önderliğimize yönelik gelişen uluslararası komplo sürecinde yaşanan sürece cevap olmak için derin yoğunlaşmalar yaşadı. Önderliğimizin yaptığı çağrı temelinde gerillanın Medya Savunma Alanları’na çekilmesi sürecinde tarihi misyonun bilinciyle hareket etti. Şehit yoldaşlarının anısına bağlığının gereğini bilerek mücadelesini büyütme arayışını devam ettirdi. Yoğun bir pratik süreçten sonra akademik düzeyde eğitim görmek isteyen yoldaşımız, ideolojik eğitim faaliyetlerine dahil oldu. Önderliğimizin savunmalarını okuyup paradigmada derinleşen yoldaşımız, zihniyet düzeyinde kendisini yeniden inşa ederek yeni sürece hazırlandı. Yaptığı bir değerlendirmede ‘’Önderliğin önümüze koyduğu demokratik konfederalizm ve demokratik ulusu inşa etme görev ve sorumluluğunu yetmezliklerimizden dolayı gerçekleştiremedik. Kapitalist modernitenin kişiliğimizde yaratmış olduğu tahribat, parçalanmışlık ve edindiğimiz alışkanlıklardan dolayı parti çizgisine girmede ve inşacı kadro gerçeğine ulaşmada zayıflık yaşanmıştır. Sistemi inşa etme görevi halen de önümüzde durmaktadır. Bu görevi gerçekleştirmekten başka bir yol bulunmamaktadır. Eğer özgür kimlik, özgür toplum düzeyine kavuşmak istiyorsak önümüzde başka seçenek bulunmuyor. Sistemi inşa etmek toplumsal zaferi getirecektir’’ diyerek dönem sorumluluklarının bilinciyle hareket etti.

Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde çalışma yürüten ve her yoldaşının gönlünde yer edinen yoldaşımız, tüm Parti görevlerine kutsallık derecesinde yaklaştı. Yer aldığı bir çalışmadan dolayı üç buçuk yıl zindanda kalan yoldaşımız, zindan sürecini adeta bir fırsat gibi değerlendirerek özgür yarınlara kendini hazırladı. Apocu fedai militanlıktan ve onurlu duruşundan bir an bile geri adım atmayan yoldaşımız, bulunduğu her yerde PKK’nin direniş çizgisinin gereklerini yerine getirdi. Zindandan çıktıktan sonra tekrardan özgür dağlara kavuşan yoldaşımız, hakikat arayışını daha da derinleştirdi. Yoldaşları için daima büyük bir moral ve güven kaynağı olan Delîl yoldaşımız, içten yoldaşlığı ve fedakarlığı ile unutulmaz bir yoldaş olarak yüreğimizde yaşayacaktır.

29 yıl boyunca soluk soluğa devrimci yürüyüşün sahibi olan ve bir ömre büyük başarılar sığdıran güzel insan, değerli yoldaş ve öncü komutan Delîl yoldaş, 30 Ağustos 2021 günü işgalci Türk ordusunun Qendîl bölgesinde gerçekleştirdiği saldırıda şehadete ulaştı. Botan’da başladığı özgürlük yürüyüşünü Kurdistan’ın dört bir yanında sürdürerek zirveye taşıyan Delîl yoldaşımızın bizlere devrettiği mücadele bayrağını zaferle dalgalandıracağımızı belirtiyoruz.”