GÖRÜNTÜLÜ

Yüksek: Ant olsun ki onların ayağı bu belediyeye basmayacak

DBP Eşbaşkanları Emine Ayna ile Kamuran Yüksek, yanı sıra Kürdistan belediye eşbaşkanları Batman Belediyesini ziyaret etti.

Batman Belediye Eşbaşkanı Sabri Özdemir ile Gülistan Akel’in de aralarında bulunduğu 18 belediye meclis üyesinin görevden alınması üzerine DBP Eşbaşkanları Emine Ayna ile Kamuran Yüksek, yanı sıra Kürdistan belediye eşbaşkanları Batman Belediyesini ziyaret etti. Burada bir konuşma yapan DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, “Batman’dan belediyemizin önünden, sizin alın teriyle emekle, bedelle kazandığınız bu halk meclisinin önünden, siz sivil darbeciler bu belediyeyi halkımızın elinden hileyle alıp eğer valiliğe AKP’ye vermeye çalışırsanız ant olsun ki onların ayağı bu belediyenin kapısından içeriye girmeyecektir” dedi.

Batman’da aralarında belediye eşbaşkanların da bulunduğu 18 belediye meclis üyesinin görevden uzaklaştırılmasını kınamak amacıyla Kürdistan’daki DBP’li belediye eşbaşkanları Batman belediyesini ziyaret etti. BDP Eşbaşkanı Emine Ayna ile Kamuran Yüksek’in de aralarında bulunduğu heyet, binlerce kişi tarafından karşılandı.

Belediye binası önünde toplanan kitleye hitaben konuşan Belediye Eşbaşkanı Sabri Özdemir, AKP hükümeti politikalarını eleştirerek şunları söyledi: “Siyasetçilere en büyük gurur veren şey insanlar arasında tek başına dolaşabilmek ve halkla bütünleşmektir. Başımız dik alnımız aktır. Yolsuzluk, hırsızlık, ahlaksızlık yapmadık. Bütün memurlarıyla bir ay boyunca teftiş ettiler tek bir şey bulamadılar. Bulamazlar çünkü biz bu halka bir söz verdik, bu belediye bu halkındır halk için hizmet edeceğiz dedik, halkla birlikte çalıştık. Amacımız bu halkın özgürlüğüydü, onun için çalıştık. Gülistan Akel ve diğer çalışanlarımızın insanlar ölmesin diye canlarını ortaya koyarak canlı kalkan oldular gözaltına alınıp tutuklandılar. AKP’nin çelişkisine bakın insanlar ölmesin diye canını ortaya koyanları tutukluyorlar, canlı bomba olarak aramızda gezenlere dokunmuyorlar neden çünkü daha patlama yapmamışlar. Katliamı gerçekleştirdikten sonra onların parçalarını mı gözaltına alacaksınız” dedi.

Özdemir’in ardından Kürdistan’daki belediye eşbaşkanları adına söz hakkı alan Amed Belediye Eşbaşkanı Fırat Anlı, Batman Belediyesi’nin yalnız olmadığını hatırlatmak amacıyla tüm belediye eşbaşkanlarının geldiğini ifade ederek, “7 Haziran seçimlerinde Batman halkı çok yüksek bir ses çıkardı. Yüzde 72 ile Batman halkı bir sesle Batman plakasını çıkararak yüksek oy çıkardı. Batman halkı 90’lı yıllarda nasıl boyun eğmediyse 1 Kasım’da da boyun eğmediğini gösterecektir. Batman halkının sayesinde Diyarbakır’da da gururluyuz. Batman halkı 1 Kasım’da da başımızı dikleştirecektir” diye konuştu.

Ardından da DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek söz aldı. BDP’li belediye eşbaşkanlarına yönelik tutuklama ve görevden alma operasyonunu protesto etmek için Batman’a geldiklerini söyleyen Yüksek, halkın oyları ile seçilen belediye eşbaşkanlarının tekrardan görevi başına geleceğini kaydederek, “Oylarınızla, emeğinizle, verdiğiniz bedellerle elde ettiğiniz bu kazanımları elinizden almalarına elbette ki izin vermeyeceksiniz ve göz yummayacaksınız. Ankara katliamıyla ilgili hala 1 kişi bile tutuklanmış değil. Yüzden fazla insanımız katlettiler, bir kişi bile gözaltına alınıp yargılanmış değil. Batman’da taş attı diye küçük kardeşlerimiz, küçük generallerin evlerini basıp tanklarla döverek gözaltına alabiliyor, şüpheli diye binlerce insanımızı gözaltına alabiliyorlar ama yüzden fazla insanımızı katleden tek bir kişiyi bile almıyorlar. Bu bize katilin kim olduğunu göstermiyor mu, bu katilleri kimlerin koruyup kolladığını göstermiyor mu? IŞİD çeteleri bunu yaptı diyorlar ama bugüne kadar İŞİD’e yönelik ne Suriye’de ne Irak’ta ne de Türkiye’de tek bir operasyon yapılmış değil” dedi.

‘SİZ TOPLUMU ZATEN BÖLDÜNÜZ’

Barış mitinginde düzenlenen katliamda yaşamını yitirenlere ülkenin bir bölümünün sevinmesinde AKP hükümeti ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın payı olduğunu da dile getiren Yüksek, bu katliamlara sevinenler, alkış tutanlar var, en başta da AKP yöneticileri ve onların yetkisiz bakanları ve başbakanı, cumhurbaşkanı geldiğini söyledi.

“Bununla ülkeyi böldüler, bize ‘bölücülük yapıyorsunuz’ suçlamasında bulunanlara, siz zaten toplumu böldünüz. Acılar, kederler, sevinçler bile ortaklaşmıyor, siz ülkeyi çoktan böldünüz, Kürt’ün katledilmesine dahi sevindiniz. 3 yıldır Abdullah Öcalan’ın Türkiye toplumunu Kürt halkıyla empati yapacak hale getirmiş olmasını, Kürt’ün halinden anlayabilecek hale getirmesini, tüm kazanımlarını maalesef AKP hükümeti 3 ay içerisinde geriye götürmüş barış ortamını ortadan kaldırmıştır” diye konuştu.

Suruç’ta, Amed’de ve Ankara’da katledilen ve son 3 içerisinde Cizre’den Nusaybin’e, Batman’dan Amed’e, Sur halkını katledenlerin aynı zihniyette olduğunu bildiklerini de sözlerine ekleyen Yüksek, şöyle devam etti: “Tümünün hükümet eliyle bu devletin siyasetinin eliyle yapıldığından hiçbir kuşkumuz yoktur sizin de kuşkunuz olmasın. Türkiye’nin demokratikleşmenin önündeki tek engel AKP hükümetidir. AKP hükümetinden kurtulmadıkça bu ülkeye barışın, demokrasinin huzurun gelmesi zor görünüyor. Çünkü bu ülkede tam bir sivil darbe gerçekleştirmiş durumdalar. Şu anda ülkemiz, özellikle Kürdistan darbeyle karşı karşıyadır. Sivil darbedir çünkü 7 Haziran seçimlerinde yenildikleri halde hükümeti bırakmadılar kimseyi de ortak etmediler, kanunların, yasanın, anayasanın etrafında dolanıp fiilen bütün yetkileri ele geçirip Kürt halkına karşı bir savaş başlattılar. Kandil’i kentlerimizi, dağlarımızı defalarca bombaladılar, kentlerimizi kasabalarımızı abluka altın aldılar. Yetmedi binlerce arkadaşımı gözaltına alıp tutukladılar. 18 belediye eşbaşkanı arkadaşımız tutuklanıp cezaevine gönderilmiş durumda, 23 tanesi görevden alınmış durumda tıpkı Batman’da Sabri Özdemir ve Gülistan Akel arkadaşımız gibi. Bu bir savaş hali ve sivil darbe halidir. Biz bu sivil darbeyi kabul etmeyeceğiz buna karşı direneceğiz, size boyun eğmeyeceğiz. Sivil darbenin amacı ülkeyi otoriter rejime götürmektir, tekçi ulusçu devlet rejimini yeniden perçinlemek ve sarsılmamak Erdoğan başkanlığında bu hale getirmektir. Ama bu halk ben tekçi rejimi istemiyorum, demokrasi ve özyönetim istiyorum dedi ve iradesini ortaya koyuyor, bu iradeyi buradan selamlıyorum.”

SUÇ İŞLEYEN BİRİ VARSA O DA CUMHURBAŞKANIDIR

Öz yönetim modelinden söz etmenin dahi ‘suç’ haline getirildiğini de kaydeden Yüksek, demokratik özerklik şartının kendi parti tüzüğünde de yer aldığını hatırlatarak, “Her kent kendini yönetebilsin hatta her mahalle kendini yönetecek düzeyde yerel demokrasiyi derinleştirmek istiyoruz. Bu halk kendini yönetecek düzeye ve iradeye sahiptir. Her biriniz Ankara’daki o yetkisiz bakanlardan, valilerden ve kaymakamlardan daha etkili ve daha yetkilisiniz. Yerelden halk kendi kendisini yönetsin diyoruz, bunu istemenin neresi suçtur. Siz bu ülke başkanlık sistemine geçti derken suç olmuyor da, anayasa ihlali olmuyor da belediye eşbaşkanlarımız, mahalle meclislerimiz, kent meclislerimiz içerisinde siyasi toplumun, sivil toplum örgütlerinin de iradesi olan özyönetimi isteyen insanlar çıkıp bunu ortaya koyduğunda neden suç olsun, eğer suçsa suçun en alasını şu anki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan işliyor” dedi.

Görevden uzaklaştırılan Batman Belediye eşbaşkanları ve meclis üyelerinin yerine valilik tarafından atama yapılması halinde kendilerinin belediyede yer almasına müsaade etmeyeceklerini de söyleyen Yüksek, görevden uzaklaştırılan belediye eşbaşkanlarının yeniden görevlerine gelmesi önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.

“Enerjinize, toprağınıza, suyunuza sahip çıkın. Dışarıdan gelip bizi sömürmelerine artık müsaade etmeyelim. Bu sayede yoksulluktan, işsizlikten, kimliksiz yaşamaktan kurtulabilir, her halk gibi biz de kendi topraklarımız da özgürce yaşayabiliriz, demokratik özerklik budur. Bunu savundukları için arkadaşlarımız görevden alınıyor, tutuklanıyorlar buna müsaade etmeyin. Batman’dan belediyemizin önünden, sizin alın teriyle emekle, bedelle kazandığınız bu halk meclisinin önünden, siz sivil darbeciler bu belediyeyi halkımızın elinden hileyle alıp eğer valiliğe AKP’ye vermeye çalışırsanız ant olsun ki onların ayağı bu belediyenin kapısından içeriye girmeyecektir. Buna bu halk müsaade etmeyecek. Ne emeklerle, bedellerle bunları kazandığımızı biliyoruz, bu halkın mevzileridir bu halk bunlara sahip çıkacaktır.

Sivil darbenize boyun eğmeyeceğiz, darbeci anlayışlarınızdan, zihniyetinizden vazgeçin yoksa karşınızda daha fazla direniş göreceksiniz, daha fazla mücadele göreceksiniz” diye konuştu.