Uzun yıllar Nazilerin Yahudi soykırımı esnasında işlediği insanlık suçlarını araştıran 3 Avrupalı uzman, Ağustos 2014’de Şengal’e yönelik DAİŞ soykırımını belgelemeye çalışıyor.

Eski Sovyetler Birliği topraklarında Yahudiler ve Romanlara yönelik soykırım suçlarını belgeleme amacıyla kurulan Yahad In Unum adlı derneğin üyesi uzmanlar, şimdi de Êzîdî Kürtlere yönelik soykırımı araştırıyor. Soykırım suçları üzerine çalışan grup Alman hukukçu Andrej Umansky, Belçikalı Costel Nastasi ve Fransız din adamı Patrick Desbois’dan oluşuyor.

YAPILANLAR SOYKIRIM TANIMINA UYUYOR

Her üç uzmanın Êzîdîlere yönelik katliamların soykırım olduğuna dair en önemli kanıtı, DAİŞ çetelerinin Êzîdîleri ‘grup olarak yok etme’ amacıyla saldırmış olması. Bu görüş, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Mart ayında yapılan bir araştırmada da vurgulanmıştı.

Binlerce Êzîdî Kürdün katledildiği Şengal’e yönelik DAİŞ saldırısına dair tanıklıkları belgeleyen uzman ekip, çetelerin elinden kaçan 50 kadar Ezidi esir ile görüşmekle işe başlamışlar.

Andrej Umansky’e göre, belgelenen tanıklıklar sayesinde özellikle Avrupa’dan DAİŞ’e katılan birçok çetenin yargılanabileceğini, ancak temel amaçlarının ‘bu insanlık suçuna son vermek’ olduğunu söyledi.

SUÇ VE ACILARIN GÜNCEL OLMASI TANIKLIKLARI ZORLAŞTIRIYOR

Eski bir polis memuru olan Belçikalı Costel Nastasie ise, daha önce Nazilerin yaptığı soykırımların mağduru olan kişilerle yapılan görüşmeler ile Êzîdîlerle yapılacakların aynı olmadığına dikkat çekiyor. Nastasie, bunun nedeninin ise Kürdistan’da işlenen insanlık suçlarının henüz güncel ve acıların taze olması olduğuna vurgu yapıyor.

DAİŞ çetelerinden kurtulan Êzîdî kadınların tanıklıklarının kolay olmadığını söyleyen Nastasie, bazı kadınların sadece anketi birlikte yürüttükleri Êzîdî kadın arkadaşlarına konuşmayı tercih ettiğini de dile getiriyor.

BİRÇOK İNSANLIK SUÇU BELGELENDİ

Yahad In Unum adlı derneğin üyelerinin belgelediği tanıklıklar sonucu ortaya DAİŞ’in ciddi insanlık suçlarının da kısa bir listesi çıkarılmış. Bunlar arasında toplu infazlar, çocukların zorla eğitime alınması, kadın ve genç kızların cinsel köle olarak esir edilmesi, kadınların canlı kalkan olarak kullanılması ve zorla din değiştirtme gibi insanlık suçları bulunuyor.

ORGANİZE VE İDARİ SUÇLAR

Ekipte yer alan Fransız din adamı Patrick Desbois ise, Êzîdîlere yönelik soykırımın ‘organize ve idari bir suç’ olduğuna dikkat çekiyor. Şengal saldırısı öncesinde Irak ve Güney Kürdistan’da 550 bin Êzîdî yaşadığını hatırlatan Desbois, suçların birbirinden oldukça uzak alanlarda gerçekleşmesini buna örnek gösteriyor. Desbois, normal şartlarda daha ‘ani veya hazırlıksız’ bir katliam beklenebileceğine vurgu yapıyor.

Yine tanıklıklara dayandırılan bilgilere göre, DAİŞ’in yaptığı soykırım uygulamalarının neredeyse her alanda bulunan doktorların da yardımıyla yapıldığı görülüyor. DAİŞ’in Ekim 2014’de bizzat kendi yayın organında yayımladığı ve ‘Êzîdî kadınların köleleştirilmesinin dinen caiz’ olduğuna dair sözde ‘fetvası’ da dikkat çekmişti.