Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın "Demokratik Uygarlık Manifestosu" adını verdiği savunmalarının beşinci cildi olan "Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü" adlı kitaba Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) verdiği el koyma ve toplatma kararının kaldırılması hükmünü hiçe sayan Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliği, tekrar yasak getirdi. ANF’ye konuşan Asrın Hukuk Bürosu Avukatı Rezan Sarıca, “ Örgüt propagandası yapmak” gerekçesiyle 1. Sulh Ceza Hakimliğinin verdiği dağıtım ve satış yasağının sadece 5 cilt ile sınırlı kalmadığını,  müvekkili Öcalan’ın yazdığı   1,2,3 nolu   savunmalarını da  bu yasak kapsamına alındığını  aktardı. Mersin 1 Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen yasak öncesi,  İmralı adasında ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan müvekkilleri Abdullah Öcalan ‘a kendi yazdığı kitap setini gönderdiklerini ancak aylarca kendisine verilmediğini belirten avukat Sarıca,  bu keyfi uygulamanın daha sonra Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliğinin verdiği yasak kararına dayandırdığına dikkat çekti.

Abdullah Öcalan'ın, "Demokratik Uygarlık Manifestosu"  isimli savunmalarının beşinci cildi olan "Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü" adlı kitabına ilişkin verilen el koyma ve toplatılma kararı Anayasa Mahkemesi ( AYM) tarafından kaldırılmasına rağmen,  Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından 14 Ağustos 2015 tarihinde tekrar yasak getirildiği ortaya çıktı. Öcalan‘ın yazdığı beşinci cildi yasaklamakla kalmayan Mersin 1 Sulh Ceza Hakimliğinin aynı zamanda 1- 2- 3’üncü savunmaların dağıtımını ve satışını da yasaklandı. Konuya ilişkin konuştuğumuz Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Rezan Sarıca, Mersin 1.Sulh Ceza Hakimliği’nin açıkça Anayasa’yı ihlal ettiğini söyledi.

YASAK YOK HÜKMÜNDE!

 Sarıca, Öcalan’ın yazdığı beşinci cilt ve 1-2-3’üncü savunmalara getirilen yasakları ayrı ayrı değerlendirdi. Müvekkili Abdullah Öcalan'ın daha önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) sunduğu savunmalardan oluşan kitaplarının Amara yayıncılık tarafından 5 ciltlik set haline basıldığını anlatan Sarıca,  basıldıktan iki ay sonra,  14 Ağustos 2015 tarihinde Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından 1-2-3 ve 5 nolu ciltlere yasak getirildiğini belirtti.  Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliğinin, 1-2-3’üncü savunmalara ilgili verdiği kararın gerekçesini,  Siirt Sulh Ceza Hakimliği ve Van 3.Ağır Ceza  Mahkemesi’nin 2009 yılında vermiş olduğu yasaklama  kararına dayandırdığına  dikkat çeken Sarıca, “Oysa 2012 yılında yasaklanan kitaplarla ilgili  çıkan bir yasada, “ Aralık 2012 tarihinde önce verilmiş kitap yasaklama kararlarının 6 ay içinde yenilenmemesi halinde önceki kararın hükümsüz hale geleceği” belirtiliyor. Bu açıdan Mersin kararında,  2009  kararını gerekçe olarak  gösterse  de ,  Siirt ve Van mahkemelerinin yasağa ilişkin 2012  yılından sonra herhangi  bir yeni  karar almamıştır” diye konuştu. Sarıca, Mersin 1.Sulh Ceza Hakimliği’nin açıkça hükümsüz hale gelen kararlara dayanarak yasaklama kararı verdiğini vurguladı.   

AYM KARARI ORTADAYKEN…

Beşinci ciltle ilgili verilen yasaklama kararını değerlendiren Sarıca,  2012 yılında mahkeme kararıyla el koyma ve toplatılma kararını  verildiğini,  avukatlar olarak  bu yasağı AYM’ye  taşıdıklarını hatırlattı. AYM ‘nin 25 Haziran 2014 tarihli kararında 'düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ve bu kapsamda basın özgürlüğünün ihlal edildiğine' dönük karar verdiğini ve yasağı kaldırdığını altını çizen Sarıca, “AYM böyle bir hüküm vermişken, bir yerel mahkeme olan Mersin 1.Sulh Ceza Hakimliği’nin böyle bir karar vermesi kabul edilemez. Bu kararın anayasanın ihlali anlamına gelir” dedi.

YASAK KILIFI HAZIR

Mersin 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen yasak kararı öncesi,  İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecritte tutulan müvekkilleri Abdullah Öcalan’a 5 ciltlik seti gönderdiklerini,  ancak ortadan herhangi bir yasak olmamasına rağmen kitaplarının kendisine aylarca verilmediğine dikkat çeken Sarıca, daha sonra bu keyfi uygulamanın Mersin 1.Sulh Ceza Hakimliği’nin 1-2-3-5’inci ciltler için verilen yasak kararı ile gerekçelendirildiğine işaret etti.  Mersin 1 Sulh Ceza Mahkemesine bu kararına itiraz ettiklerinin ancak bu itirazın reddedildiğini aktaran Sarıca, bu keyfi yasağın kaldırılması için gerekirse tekrar AYM ‘ye başvuracaklarını söyledi.