Kerkük'ün geleceğine Kerküklüler karar vermeli
2003 ile 2011 yılları arasında Kerkük valiliği görevini yürüten Abdurrahman Mustafa, şehrin statüsü ve sisteminin Kerkük halkı tarafından karara bağlanması gerektiğini belirtti.
2003 ile 2011 yılları arasında Kerkük valiliği görevini yürüten Abdurrahman Mustafa, şehrin statüsü ve sisteminin Kerkük halkı tarafından karara bağlanması gerektiğini belirtti.
Irak anayasasının 140. Maddesi gereği Kerkük'ün kaderine, yapılacak referandumla Kerkük halkı karar verecek, deniliyor. Ancak Kerkük'ün nereye bağlı olacağı halen bir muamma. Referandum yapılması gereken tarihin üzerinden yıllar geçmesine rağmen halen referandum yapılmadı ve Kerkük'ün statüsü de belirlenmedi. Hükümetler arası anlaşmazlık sorunu erteledi
Kerkük eski valisi Abdurrahman Mustafa, Bağdat ve Hewler yönetimi arasındaki anlaşmazlıktan kaynaklı bu sorunun bugüne kadar taşındığına dikkat çekerek “belirsizlikten en fazla Kerkük halkı etkileniyor. Onun için bir an önce 140. Maddenin gerekleri yerine getirilmeli” dedi.
Mustafa, Kürt yönetimi ile Bağdat yönetimi arasındaki anlaşmazlık sonucunda sorununun çözümünün sürekli ertelendiğini kaydetti.
KERKÜK’ÜN DEMOGRAFİSİYLE OYNANDI
Baas yönetimi döneminde Kerkük büyük zorluklar, yıkımlar yaşadığını ifade eden Mustafa, Kerkük'ün demografisiyle oynadığını şu sözlerle anlattı: “Baas yönetimi Kerkük'ün en büyük 4 ilçesini Kürt oldukları için ilden ayırdı ve Arap ile Türkmenleri de getirip Kerkük'e yerleştirdi. Bu şekilde doğasını, demografisini değiştirmeye çalıştı. Tabi bu gerginliği daha da derinleştirdi. Irak’ın Baas rejiminin elinden çıkarılması Kerkük halkını az da olsa rahatlattı. Sorunlar bir nebze de olsa çözüldü. Ondan sonra Kürt yönetimi ile Bağdat yönetimi arasında Kerkük sorununu çözmek amacıyla görüşmeler yapıldı, diyalog kuruldu.”
58’İNCİ MADDENİN GEREKLERİ YAPILMADI
Anayasanın 58. Maddesinin Kerkük sorununun çözümü için çeşitli aşamalardan oluşan bir yöntemi ön gördüğünü söyleyen, Abdurrahman Mustafa “bu aşamalarla Baas rejiminin Kerkük’te yarattığı tahribatlar giderilecek ve eski haline getirilecekti. Bir diğer aşamada nüfus sayımı yapılacaktı ve son olarak da referandum yapılacaktı” dedi.
Mustafa, Bağdat yönetiminin bu sorunu sürekli ertelediğini ve sorunun çözülmesini istemediğine işaret ederek şu değerlendirmelerde bulundu: “Kürtler bu sorunu çözmek için çok uğraştı. En son anayasanın 140. Maddesiyle Kerkük ve benzer yerlerin sorunların çözümü öngörüldü. Bunun için bir komite kuruldu. Büyük kısmı Bağdat’taydı ama aynı zamanda Kerkük'teki tüm farklılıkların da için de yer aldığı bir kısım da Kerkük'teydi.
Komite ilk olarak Baas’ın bozduğu demografiyi eski haline getirmek için çalışmalarına başladı. Fakat ne var ki, Bağdat yönetimi her seferinde engeller, sorunlar çıkardı. Dolayısıyla bu maddenin gerekleri bu engellere takıldığından bugüne kadar da bir türlü gerçekleştirilemedi. Referandum yapılmadan önce nüfus sayımı yapılacaktı, ancak gerçekleştirilmedi.
140 madde Kerkük sorununun çözümü ve statüsünün belirlenmesinde oldukça önemliydi. Çünkü bununla Kerkük'ün geleceğine Kerkük halkları karar vereceklerdi. Ancak şimdiye kadar olmadı. Fakat bundan sonra hızlı bir şekilde olmak durumunda. Çünkü bu durumda Kerkük'e gereken önem verilmiyor.”
KERKÜK’ÜN KADERİNE KERKÜK HALKLARI KARAR VERMELİ
“140. Maddenin gereklerinin acilen yerine getirilmesi gerekir” diyen eski vali Abdurrahman Mustafa Kerkük'ün geleceğine kesinlikle Kerkük halklarının karar vermesi gerektiğini vurguladı.
Mustafa devamla şunları söyledi: “Kerkük halkı isterse özerk olur, isterse Kürdistan bölgesine bağlı olur isterse Bağdat yönetimine. Buna kesinlikle Kerkük halkı karar vermeli ve tüm taraflar da buna saygılı olmalı.
Tabi bu sorunun çözülmemesi Kerkük'e gereken önemin verilmemesin, hizmetin sunulmamasını beraberinde getiriyor. Örneğin Kerkük halkı Kerkük petrolünden faydalanmalı. Kerkük hak ettiği durumda değil. Mevcut belirsiz durum Kerkük halkını ekonomik olduğu kadar psikolojik ve toplumsal ilişkiler anlamında da zorluyor. O açıdan umarım tüm taraflar bir an önce ortak bir yol bulup Kerkük'ün statü sorununu bir an önce çözerler.”