Şêro Hindê: Êzidîlerin aşk stranlarında bile fermanların izi var

"Evîn Di Rûyê Qirkirinê De" belgeselinin yönetmeni Şêro Hindê, "Eğer Kürt kültürünü ve tarihini tanımak istiyorsanız dengbêjliğe bakmalısınız" diyor ve ekliyor: "Êzidî dengbêjliğinde aşk stranlarında bile fermanların izi var" diyor.

"Eğer Kürt kültürünü ve tarihini tanımak istiyorsanız dengbêjliğe bakmalısınız" sözünden hareketle Şengal'in yolunu tutmuş Rojavalı yönetmen ve söz yazarı Şêro Hindê.

Bunun için de Kürtlüğün temeli kabul edilen Êzidîlere yönelmiş ve Şengal'in yolunu tutmuş. Hem de Şengal katliamından kısa bir süre sonra.

Yani bir taraftan soykırım diğer taraftan da soykırıma karşı verilen destansı direnişin sürdüğü günlerde Şengal'de inceleme ve çekimlere başlamış.

Yapımını Rojava Film Komünü, yönetmenliğini Şêro Hindê ve müziklerini ise Mehmûd Berazî'nin yaptığı "Evîn Di Rûyê Qirkirinê De" belgeselinin fragmanı dün yayımlandı.

Çekimleri ve prodüksiyonu 3 yıl süren ve Êzidî Kürtlerin dengbêjliğinin inceliklerini, form ve ritimlerini konu alan belgesel, yakın zamanda San Sebastian Film ve Belgesel Festivali başta olmak üzere birçok uluslararası festivale de katılacak.

Aynı zamanda söz yazarı da olan Rojavalı yönetmen Şêro Hindê "Evîn Di Rûyê Qirkirinê De" belgesini çekme fikri, çekim sürecini ve Êzidî dengbêjliğini ANF'ye anlattı.

Şengal katliamından sonra Êzidî inancının inceliklerini, yaşamını, kültürünü daha yakından tanımaya başladıklarını söyleyen Şêro Hindê, bunun için de Kürtler de sözlü anlatımının amentüsü sayılan dengbêjliğe yöneldiklerini dile getiriyor.

Êzidîlerin tarih boyunca birçok fermandan geçtiğini dile getiren Şêro Hindê, ancak bunların dengbêjlik yoluyla hafızalarda canlı kaldığını ve nesilden nesle aktarıldığını kaydediyor.

'AŞK PARÇALARINDA BİLE FERMANLARIN İZİ VAR'

Şêro Hindê "Êzidî ezgileri ve dengbêjliğinde Êzidîlerin yaşadıklarının birçoğunun izinin hala canlı olduğunu gördük" diyor ve belgeselin ismini nereden aldığını ise şu sözlerle dile getiriyor: "Örneğin bir aşk parçasında bile katliamların ve trajedilerin izinin hakim olduğunu gördük. Zaten çalışmamızın ismine ilhamı da buydu. Êzidîlerin aşk stranlarının tümüne bakın mutlaka bir yerde fermanların izini göreceksiniz. Mesela diyelim ki Osmanlı'nın bir fermanı sonrası aşıklar birbirinden ayrılmış. Erkekler ya katledilmiş, ya esir alınmış, kadınlar kaçırılmış. Bunun üzerine söylenen stranların hepsinde katliamların yani fermanların izine rastlarsınız."

'KÜRT DENGBÊJLİĞİNDE SADECE BİR TEMA YOK'

"Bu stranların çoğu tarihi belge mahiyetindedir. O stranlarda fermanlar, yaşandığı yerler, katledilenler, direnenler vs. bir felakette yaşananların birçok öğesine rastlamak mümkün" diyen Şêro Hindê, Kürt dengbêjliğinin sadece bir alanda veriler sunmadığı ve yaşamın her alanıyla ilgili olduğunu kaydediyor.

Şêro Hindê, "Kürt dengbêjliğinde sadece bir tema yoktur. Orada müziğin ve makamın yanı sıra; coğrafya, tarih, bilim, duygu dünyası, toplumsal normlar gibi birçok öğe bulunuyor. O yüzden çok zengin veriler sunmakta. Fakat son yıllarda bu gelenek unutulmaya yüz tutmuş. Sadece belirli bir yaşın üzerindeki kesimlere hitap ediyormuş gibi bir anlayış var. Bizler de bu kültürün unutulmaması için çabalıyoruz" diyor.

'BU KÜLTÜRÜN TANINMASI VE YAŞAMASINI HEDEFLEDİK'

Müzisyen ve ajanjör Mehmûd Berazî'nin Êzidî dengbêjliğinin farklı olduğunu kendine has makam ve tarzları olduğunu ifade etmesi üzerine Êzidî dengbêjliğini incelemeye başladıklarını söyleyen Şêro Hindê, "Bir ekip olarak bu işe koyulduk. Benim dışımda Mehmûd Berazî, Zohrab Qado, Xoşman Qado, Brahîm Feqe gibi birçok arkadaş bu çalışmaya koyulduk. Bu kültürün bilinmesi, tanınması ve yaşamasına hedefledik" ifadelerinde bulunuyor.

'EĞER DÜŞMAN KÜLTÜRÜNE YÖNELİYORSA ONDAN KORKUYORDUR'

"Bir halkın ilk önce kimliği hedef alınır. Halkın kimliğini oluşturan temel öğe de kültürüdür. Saldırıya uğrayan yer kültür olunca, ilk refleks de kültürden geliyor. Eğer düşman kültürüne yöneliyorsa demek ki ondan korkuyor" sözleriyle günümüzde Kürt kültürünün neden bu kadar saldırı altında olduğu sorularına da yanıt vermiş olan Şêro Hindê, "Çünkü coğrafyanın da tarihin de kadimliğin de ölçüsü kültüründür. O yüzden ilk hedef alınan şey kültür ve sanatın oluyor" diye kaydediyor.

'HASSAS BİR ÇALIŞMA OLDUĞU İÇİN ÇOK ZAMAN ALDI'

Şêro Hindê, Êzidî dengbêjliğinin Kürdistan'daki diğer dengbêjlikten farklı yanları olduğunu belirterek, bunu da şöyle ifade ediyor: "Ama kendi içinde de farklılıkları var. Toplumsal dengbêjlik, dini motifli dengbêjlik, bölgesel dengbêjlik gibi birçok formu var."

Şêro Hindê, belgeselin prodüksiyon sürecinin uzamasının nedenini ise çalışmanın hassasiyetiyle açıklıyor. Şêro Hindê, "Montaj ve müzikler çok zaman aldı. Çünkü hassas ve incelikleri olan bir çalışma. Öyle her müziği kullanamazsınız. Kendine göre yaklaşmayı ve ele almayı kabul etmez. Çünkü orijinalliğini kaybetmesin. Mesela birçok kavramı ve formu araştırmak gerekiyordu" diyor.

'DENGBÊJLER İLK TARİHÇİLERİMİZDİR'

Şêro Hindê, yaptıkları inceleme ve araştırma sonucunda ise dengbêjlik üzerine vardığı kanaati ise şu sözlerle dile getiriyor: "Dengbêjlikte öyle bir parça söyleyeyim hoş vakit geçirelim tarzı yok. Söylenen her dengbêjlik toplumun içinden gelen aynı zamanda belli bir formu ve makamı olan parçalardır. Yani sadece sesin güzel olması yetmiyor. Toplumun da bunu kabul etmesi gerekiyor. Çünkü bir olay anlatımıdır. Onun örgüsü çok önemlidir. Aynı zamanda dengbêjler bizim ilk tarihçilerimizdir."

İNSAN HİKAYELERİNE ODAKLANMAK

Kürtlerin tarih boyunca yaşadığı zulümler, uğradığı katliamlar ve buna karşı gösterdikleri direnişlerin bugüne kadar daha çok sayısal olarak ifade edildiğini söyleyen Şêro Hindê, "Bilmem şu kadar yaşamını yitirdi, şu kadarı esir düştü, şu kadarı kaçırıldı. 2014 yılında tüm dünyanın gözü önünde Şengal'de yaşanan da böyle yansıtıldı. Fakat pek kimse de çıkıp bu insanlar kimdi, hikayeleri neydi, kültürleri neydi diye sormadı. Biz bu çalışmada biraz da bunu hedefledik" diyor.

ROJAVA FİLM KOMÜNÜ

Şêro Hindê, yapımını Rojava Film Komünü'nün üstlendiği belgeselin kamera arkası hakkında da şu bilgileri veriyor: "Komünal bir çalışma yürütüyoruz. Çekimlerinden, montajına, senaryosundan müziğine ve sesine kadar her şey burada yapıyor. Dışarıdan kimse yok. Birçok kişi destek de sunmak istedi. Fakat biz kabul etmedik. Eksikliklerimiz olsa kendimiz yapalım diyoruz."

ŞÊRO HINDÊ KİMDİR?

1983 yılında Qamışlo'da dünyaya gelen Şêro Hindê, Şam Üniversitesi Arkeoloji bölümünü okudu. Şam'da bir süre kamera eğitimi de alan Şêro Hindê, Rojava Devrimi'yle birlikte Rojava Film Komünü'nde yer almaya başladı ve kültür alanında çeşitli araştırmalar yapıyor. Aynı zamanda söz yazarı da olan Şêro Hindê bazı filmlerde oyuncu olarak da yer aldı.