Kürt Kadın Birliği Platformu, Amed’de “Bi yekîtiya jinên Kurd, ber bi yekîtiya neteweyî ve” şiarıyla 3’üncü konferansını Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) salonunda gerçekleştirdi. Konferansa Kürdistan ve Türkiye'nin birçok kentinden onlarca kadın katıldı. Kadınlar konferansta son süreçteki siyasi gelişmelere ve yaşanan sorunlara değinirken, yeniden inşa sürecinde kadınların rolü ana başlıklardan biri oldu. Konferansa katılan kadınlar, Kürt kadınları arasındaki birliğin elzem olduğunu vurgularken yaşanan süreçte kadınların sözleri ve fikirleri ile de alanda olması çağrısında bulundu.

PİA (İnsan ve Özgürlük Partisi) Amed il Yönetimi Banu Ay, Kürdistan’daki barış süreci, kadınların toplumsal rolü ve kültürel mirasın korunmasına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Kadınların barış ve toplumsal dönüşüm süreçlerinde üstleneceği rolün belirleyici olacağını ifade eden Banu Ay, “Biz bu süreçte bir damla değil, deniz olmak istiyoruz” dedi.

BU MÜCADELEDE KADINLAR EN ÖN SAFLARDA

Kürt Kadın Platformu’nun çalışmaları hakkında bilgi veren Banu Ay, kadınların hem kültürel hem siyasi alanda daha görünür hale gelmesi gerektiğini vurguladı. Banu Ay, Kürt kadınlarının tarih boyunca büyük acılar yaşadığını ve bu acıların onları daha dirençli, daha bilinçli kıldığını belirtti. Özellikle evlat acısının, kadınların barışa olan bağlılığını artırdığını söyleyen Banu Ay, barışın kadınların öncülüğünde kurulması gerektiğinin altını çizdi: “Kadınlar yüzyıllardır ağır bedeller ödedi. Artık bu acıya, bu gözyaşına son vermek istiyoruz. Kadınların barış sürecindeki katkısı sembolik değil, yapıcı ve yönlendirici olmalıdır. Kürt kültürünün, dili ve geleneklerinin korunmasının bu sürecin bir parçası. Anadilde eğitim hakkının temel bir talep, kadınlar bu mücadelede ön saflarda yer almalı."

KÜRDİSTAN İÇİN YAN YANA HAREKET ETMELİYİZ

Farklı siyasi görüşlerden kadınların Kürdistan ortak paydasında buluşabileceğini belirten Banu Ay, “Siyasi farklılıklarımız olabilir. Ancak Kürdistan’ın birliği için hemfikir olmalı, birlikte hareket etmeliyiz. Yapıcı ve birleştirici bir tutum içinde olmalıyız. Elimizden geleni yapıyoruz. Barışta sadece figüran değil, gerçek bir özne olmak istiyoruz. Biz kadınlar nerede bir dönüşüm varsa orada en önde yer almalıyız.”

Kadın Zamanı Derneği üyesi Esra Kahraman, Kürt kadınlarının barış sürecindeki rolüne ve Orta Doğu’da kadınlara dayatılan görünmez savaşa karşı yürütülen mücadeleye dikkat çekti. Esra Kahraman, Kürt kadınlarının hem ulusal birlik hem de kalıcı barış için yürütülen çalışmalarda öncü bir pozisyonda yer aldığını ifade etti.

Konferansın önemine değinen Esra Kahraman, “Orta Doğu’da adı konmamış bir savaş yaşanıyor ve bu savaş ortamından en çok etkilenenler kadınlar. Bu nedenle kadınlar olarak sadece barış talep etmiyor, bu barışın inşasında da aktif rol alıyoruz” dedi.

KÜRT KADINLARI BARIŞIN ÖNCÜSÜ

Konferans serisinin dört parça Kürdistan’da eş zamanlı olarak devam edeceğini belirten Esra Kahraman, sürecin sonunda ortak bir konferansla kadınların bölgesel barış mücadelesini güçlendirecek bir platform oluşturulmasının hedeflendiğini aktardı. Bu platformun, yalnızca barış çalışmaları değil, aynı zamanda şiddete ve kültürel kırıma karşı mücadele yürüteceğini söyledi.

Esra Kahraman sözlerini şöyle sürdürdü: “Barışı inşa etmek, yalnızca silahların susması anlamına gelmiyor. Şiddetle, kültürel kırım ve eşitsizlikle mücadele etmek de barış mücadelesinin ayrılmaz parçalarıdır. Bu nedenle kadınların bu sürece katılımı hem ahlaki hem de siyasi bir zorunluluktur. Kürt kadınları barışın sadece destekçisi değil, öncüsüdür."

Ortadoğu’da süregelen savaş ve çatışma ortamına karşı barış ve eşitlik taleplerini yükselten Kürt kadınları, düzenlenen konferansla bir kez daha toplumsal dönüşümün öncüsü olacaklarını ilan etti.

Konferansta konuşan Demokratik İslam Kongresi (DİK) Üyeleri Diba Keskin ve Dilan Aydın, kadınların barışın taşıyıcısı ve çözümün öznesi olduğunu vurguladı.

KÜRT KADINLARI YILLARDIR BİR MÜCADELE İÇİNDE

Kadın mücadelesinin önemine dikkat çeken Diba Keskin, Ortadoğu'da yaşanan değişime ve bu sürecin erkek egemen savaş düzeniyle ilerlediğine işaret ederek şunları söyledi: “Ortadoğu’da ciddi bir değişim yaşanıyor. 9 gündür erkeklerin eliyle büyük bir savaş yürütülüyor. Yeni yaşamın inşasında Kürt halkının ve özellikle kadınların düşünce ve deneyimleriyle bu sürecin içinde yer alması gerekiyor. Bugünkü toplantı da bu sürecin bir parçasıdır. Kürt kadınları kırk yıldır bir mücadele içinde. Bu mücadele bugün çok güçlü bir noktada. Kürt kadınlarının ciddi deneyimi, sözü ve çözüm gücü var. Yeni sürecin parçası olmak için bizler fikirlerimizle, sloganlarımızla ve çözüm önerilerimizle buradayız. Çünkü bu topraklardaki savaşın en ağır yükünü kadınlar taşıdı” dedi.

“Biz kadınlar bu acıların sona ermesi için barış istiyoruz” diyen Diba Keskin, kadınların barışı sadece talep eden değil, inşa eden bir özne olduğunu vurguladı.

Konferansın önemine dikkat çeken bir diğer isim Dilan Aydın ise, bu buluşmayı sadece bir tartışma zemini değil, geleceğe dair pratik çözüm üretme alanı olarak gördüklerini söyledi. Dilan Aydın, “Yaşamın kendisi zaten yoğun bir mücadele alanı ve bu yoğunluk içinde savaşla karşı karşıyayız. Bugün bu savaşın ortasında barışı, geleceği ve kadınların rolünü konuşuyoruz” dedi.

ÇÖZÜMLER ÜRETMEYİ HEDEFLİYORUZ

Konferansa birçok kentten kadının katıldığını ve bunun umut verici olduğunu belirten Dilan Aydın, şu ifadeleri kullandı: “Burada sadece kendimizi değil, milyonlarca kadının yaşadığı sorunları konuşuyoruz. Özel savaş politikaları, şiddet ve eşitsizlik gibi başlıkları ele alıyoruz. Bu konferansla daha ileri gitmeyi, sahada somut ve uygulanabilir çözümler üretmeyi hedefliyoruz. Kadınlar, düzenlenen bu konferansla birlikte yalnızca sorunları teşhis etmekle kalmıyor; çözüm için bir araya geliyor, ortak akıl ve birlik temelinde barış sürecine müdahil olma iradesini ortaya koyuyor."