Halide Türkoğlu: Demokrasiyi biz kadınlar hep birlikte inşa edeceğiz"

DEM  Parti Ankara Kadın Meclisi “Barış ve Demokratik Toplum İnşasında Kadın Buluşmaları” gerçekleştirdi. Halide Türkoğlu, "demokratik bir toplum aynı zamanda kadın özgürlükçü bir toplumdur. Demokrasiyi biz kadınlar hep birlikte inşa edeceğiz" dedi.

KADIN BULUŞMALARI

DEM  Parti Ankara Kadın Meclisi “Barış ve Demokratik Toplum İnşasında Kadın Buluşmaları” kapsamında kadınlarla buluştu. 

Toplantıda  konuşan DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, "Ankara Kadın Meclisi'ne de emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Bu buluşma vesilesiyle hem barışı konuşuyoruz, hem özgürlüğü ve demokrasi mücadelesini büyütebilmek için bir örgütlenme çalışması yapmaktayız. Tarihi bir süreç. Tarihi süreçlerin de aslında örgütlenme çalışmaları daha büyük olmak zorunda. Çünkü Ortadoğu coğrafyası savaşla bir şekilde dizayn edilmek isteniyor. Ama biz kadınlar yıllardır hem Türkiye'de hem Kürdistan'da barış mücadelesini yürütmeye çalışıyoruz. Bugün işte tamda doğru tarihi bir süreçte biz kadınların barış mücadelesi, özgürlük ve demokrasi mücadelesi nasıl bir yaşam istediğimize de karar verecektir. Egemenler bizi ezmek ve  inkar etmek istiyor. O yönüyle çoklu saldırıyorlar. Ama bizler de özgür ve eşit yaşamın olanaklarını inşa etmek için yıllardır mücadelenizi büyütüyoruz. Evet, bugün  örgütlenme alanlarımızı daha da güçlendirmek zorundayız" dedi.

"Kadın mücadelesinin sözünü siyasetin merkezine, barış çalışmalarının merkezine koymak zorundayız" diyen Halide Türkoğlu şunları belirtti: "Barış mücadelesi aynı zamanda bir demokrasi mücadelesidir. Demokrasi inkar edildiğinde aslında kadınlar inkar edilmektedir. Bu ülkede bir demokratik değişim ve dönüşüm yoksa  kadınlara dayalı sömürü düzeni var olduğu içindir. İşte güç sorunun demokratik çözümü aynı zamanda kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesini büyütme meselesidir. Bunu Rojava'da görüyoruz. Bunu aslında Ortadoğu coğrafyasında bilinen kadınların Jin Jiyan Azadî sözüyle görüyoruz. Bizler bugün bir yanıyla Jin Jiyan Azadî sözünü büyütecek ama aynı zamanda bu ülkede demokratik çözümü iktidarın tekerine bırakmayacağız. Erkek egemen zihniyetlerini tekerine bırakmayacağız. Daha çok örgütleneceğiz, daha çok kadın mücadelesini sokaklarda, meydanlarda, meclislerde büyüteceğiz. Bu söz aslında barışa giden yolun da teminatı olacaktır. Biz biliyoruz ki bugün Jin Jiyan Azadî nasıl evrensel bir felsefe haline geliyorsa ve inşası bugün kadınların ve halkların özgürlük ve eşitlik mücadelesinin paradigması haline geliyorsa, bu ülkede de güç sorunu elbette ki çözülecek. Ama aynı zamanda halkların, emeklilerin, kadınların da sorunları çözülsün diye tam da demokratik değişimi buradan ele alacak şekilde büyüteceğiz. Demokratik bir toplumu inşa etmek zorundayız. 

Her gün kadınların katledildiği, çocukların istismara maruz kaldığı, emeğin sömürüldüğü, kimliklerin, inançların nefret diliyle inkar edildiği bir toplumda demokrasi inşa edilemez. İşte o yönüyle erkek egemen bir topluma karşı mücadele biz kadınların nasıl bir toplumda yaşayacağına da karar vereceği bir mücadeledir. Evet, demokratik bir toplum aynı zamanda kadın özgürlükçü bir toplumdur. Demokratik bir toplum halkların, inançların eşit bir şekilde kendini ifade edebildiği bir toplumdur. İşte tam da bu değerleri ortaya koymak için barış mücadelesinin bu tarihi süreçlerinin içerisinde bir model olarak örgütlenmek biz kadınların temel misyonudur. Ve ben inanıyorum ki, kadın mücadelesi bu tarihi süreçi inşa etmenin her türlü yol ve mekanizmalarını ortaya koyacaktır. Biz kadınlar mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Biz kadınlar barış demekten vazgeçmeyeceğiz. Demokrasiyi biz kadınlar hep birlikte inşa edeceğiz."

Ankara İl Eşbaşkanı Tatlıgül Gül ise, "Tarihi günlerde omuzlarımızda büyük bir sorumluluk ve büyük bir sorumluluğu hakkıyla yerine getirecek inançla kararla ve coşkuyla bir aradayız. Barışın yeniden güçlü bir ihtimali olarak önümüzde olduğunun bilincindeyiz. Barış bütün toplum için bir ihtiyaç aynı zamanda en çok kadınlar için hayati bir öneme sahip. Savaşın en büyük mağdurları ve barışı inşa edecek en önemli özneleri olarak barışı toplumsallaştırmak için var gücümüzle mücadele etmenin ne derece elzem olduğunu bir kere daha hatırlatmak istiyorum. 21. yüzyılın en güçlü, en yaratıcı, direnişin öznesi kadınların geleceğine ilerliyoruz. Jin Jiyan Azadî sloganının sınırları aşarak dünyada emekten, adaletten, barıştan yana umut veren ne varsa ona rengini vermeye devam edeceğiz. Barışı toplumsallaştıracak olan biz kadınların mücadelelerinin ne derece hayati olduğunu hatırlatmak ve bu süreci birlikte omuzlamaya davet ediyorum" dedi.