KJK: Açlık grevi direnişlerini sahiplenelim

KJK, başta kadınlar olmak üzere, tüm duyarlı demokrat kesimleri ve halkımızı zindanlarda devam eden açlık grevi direnişlerini sahiplenmeye, haklı taleplerini taleplerimiz olarak yüksek bir sesle dillendirmeye, direnişi büyütmeye çağırdı.

KJK Koordinasyonu cezaevlerindeki açlık grevlerine ilişkin açıklama yaptı.

“2017’nin tüm direnen halklara direnerek kazanmayı bahşettiği miladi bir yıldan geçmekteyiz” denilen açıklamada, “Sistemli bir kaosu politika belleyen, ondan medet uman egemen hegemonik güçler, kendi uyguladığı politikanın krizi içinde debelenmekte, çıkış yolunu daha çok çatıştırarak, tahakküm altına alarak sonuç almaya çalışmaktadır.

Bundan bağımsız olmayan Türkiye’de ulus devletin parametrelerinin kendini sürdüremezliği, iç dengelerin çatırdaması ve parçalanmasını kendisiyle birlikte getirirken, halkların zapt u rapt altına alınmaya çalışılarak, özelde Kürt halkının üzerindeki soykırım politikasını derinleştirerek fütursuzca bir saldırıyı meşrulaştırma argümanlarını sonuna kadar kullanıp sonuç almak istemektedir. Madden ve manen Türkiye’nin yüz yılını belirleyecek bir savaşın taarruzuna geçen hegemonik güçleri ve AKP iktidarı elinde ki tüm imkânları seferber etmiş durumda” ifadelerine yer verildi.

‘AKP BİR MUM GİBİ ERİYİP GİTMEYE MAHKUMDUR’

KJK, şu hususlara da dikkat çekti:

“Tüm bu saldırı ve imha politikalarına karşı elbette halklar direnecek ve kazanmayana kadar da durmayacaktır. Ve kendi dibini bile aydınlatmaya gücü olmayan bir mum gibi eriyip gitmeye mahkûmdur AKP ve hükümeti…

Kürt halk Önderine uygulanan derinleştirilmiş tecrit, üçüncü yılına girerken zindanlarda koşulların ağırlaşması, fiziki işkencenin artması, hak gaspları, baskı ve teslim almaya çalışma bundan bağımsız değildir. Sitemli bir şekilde uygulanan baskı, teslim alma politikalarının temel kırılma noktası İmralı üzerindeki tecrittin kaldırılmasıyla mümkündür. Yok sayan, imhayı esas alan devletçi zihniyetin İmralı sistemini tüm zindanlara hatta tüm toplumun yaşamını açık bir zindana çevirmiştir. KHK’larla binlerce yurtsever, demokratik kesim faşist AKP iktidarı tarafından tutuklanarak esir alınmıştır. Direnen Türkiye toplumunun ve onurlu Kürt halkının mücadelesi tüm bu kültürel soykırıma karşı tarihsel direnişini yükseltmektedir.

Dolayısıyla PKK-PAJK tutsaklarının günlerdir zindanlarda devam eden onurlu ve haklı direnişi anlamlı ve devrimci bir tutumdur, bu direniş, gerçeği açığa çıkaran devrimci bir hamledir, meşrudur, olması gerekendir.

‘DİRENEREK MUTLAKA KAZANACAĞIZ’

Devletçi uygarlığın erkek egemen zihniyetiyle oluşturduğu zindanlar, özgür bireyi, insanı ehlileştirme, iradesini kırarak biat etmesini sağlamanın yol ve yöntemleri her zaman zor ve zorbaca olmuştur. Tıpkı şu an devam eden ağırlaştırılmış tecrit ve tutsaklara uygulanan insanlık dışı yaptırımlarda olduğu gibi… Ama nasıl ki dün direnerek kazandıysak bu gün direnerek kazanıyorsak, yarında direnerek mutlaka kazanacağız! Bu anlamda da zindandaki zulüm ve baskıları tutsaklar irade ve bedenleriyle direnerek boşa çıkaracaklarsa Kürt halkı ve halklar da onların etrafında kenetlenerek direnişi örgütlü büyütmeyle ve özgürlük mücadelesini zaferle taçlandırmayla boşa çıkaracaklardır. Çünkü gün örgütlenerek mutlaka kazanma ve özgürlüğü garantileme günüdür.

Bu temelde de başta kadınlar olmak üzere,  tüm duyarlı demokrat kesimleri ve halkımızı zindanlarda devam eden açlık grevi direnişlerini sahiplenmeye, haklı taleplerini taleplerimiz olarak yüksek bir sesle dillendirmeye, direnişi büyütmeye çağırıyoruz!"