Genç kadın Karabo Mokoena, sevgilisi tarafından önce istismara ve kötü muameleye maruz kaldı. Sonra da öldürüldü. Mokoena’nın cesedi 29 Nisan günü yakılmış halde bulundu.

Büyük bir tepkiye neden olan bu cinayete karşı sosyal ağlarda tepkiler örgütlendi.  “#MenAreTrash” (Erkekler pisliktir) adıyla bir hashtag oluşturuldu. Yüzlerce kadın bu hashtag altında maruz kaldıkları şiddeti anlattı. 20 Mayıs Cumartesi günü Pretoria kentinde yaklaşık 2 bin kişi, “#NotInMyName” (Benim adıma değil) sloganı ile bir dayanışma yürüyüşü yaptı.

Motorcular yürüyüşün önünde yer aldı. Eylemde, Güney Afrika genelindeki kadın ve çocuklara yönelik saldırılara karşı erkeklere sessizliklerini bozmaları çağrısında bulunuldu.

Fransız RFI radyosuna göre futbol ekibiyle birlikte eyleme katılan Andrew isimli eylemci “Sorun, biz erkekleriz. Bu durumu, erkekler kadınlar her dokunduğunda, erkek olmanın ayrıcalığını kullanarak eşlerini dövdüklerinde görüyorum” dedi.

Güney Afrikalı kadınlar günlük olarak şiddetin mağduru oluyorlar.  Sokakta, toplum ulaşım araçlarında ve evlerde şiddete maruz kalıyorlar.  Siphokazi adlı bir eylemci “Ben bir mağdurum, daha doğrusu bir tecavüz teşebbüsünden canlı kurtulan biriyim. Bu olaylar, benim durumumda olduğu gibi, çok nadiren suç duyurusuna konu oluyor. Suç duyurusunda bulunmak istedim ama hiçbir destek almadım ve ben de bundan vazgeçtim” diyor.

Zana isimli kadın, yürüyüşe katılan erkeklerin gerçek anlamda sorumluluklarına sahip çıkmalarını umuyor. Zana, “Çok uzun zamandan beridir bizden susmamız, kadın gibi davranmamız, saygılı olmamız, alçak gönüllü olmamız, bir sorunla karşılaştığımızda dua etmemiz isteniyor. Öfkeliyiz” diye tepki gösteriyor.  Eylemci kadın, “Kız kardeşlerimiz her gün ölüyor. Kimse güvende değil. Güney Afrika’da erkekler lider olarak değerlendiriliyor, o zaman gençlere örnek olmalılar” ifadelerini kullanıyor.  

Bundan birkaç gün önce Güney Afrika Cumhurbaşkanı Jacob Zuma da ülkede ağırlaşan bu kriz konusunda endişelerini dile getirdi. Zuma, Cap bölgesinde tecavüze uğrayan ve katledilen üç yaşındaki bir kız çocuğunun cenaze töreni vesilesiyle bu açıklamada bulunmuştu.