Rojava devrimini, Rojava’nın her bir karış toprağında fedaice savunan YPG/YPJ savaşçıları halkların özgür yaşam inşasının güvencesi oluyor.  Devrimin dördüncü yıl dönümünü de mevzilerinde karşılayan YPG/YPJ savaşçıları devrime ilişkin duygu ve düşüncelerini ANF’ye anlattı. Savaşçılar tüm halkları, kadınları ve gençleri devrime katılmaya çağırdı.

'ROJAVA DEVRİMİ ÖZGÜRLÜK UMUDU OLDU'

Haydar Garzan: "Rojava Devrimi ve Suriye'de iç savaş yaşanmadan önce Ortadoğu’daki ayaklanmalar için 'Arap Baharı', 'Halkların Baharı' gibi tanımlamalar yapıldı. Ancak bu halklar baharı değil, sistemler, egemenler çatışmasıydı. Suriye’de ciddi bir tıkanma içerisindeydi bu süreçte ve iç savaş başladı. Bu süreci önceden öngören Kürt halkının öncü dinamikleri hazırlıklıydı. Rojava’da otuz yıllık geçmişi olan Kürt hareketi ve Önderliğinin yarattığı zemin, ortaya çıkardığı toplumsal gerçeklik Suriye’de savaş başladığında Kürt halkının devrim ile cevap vermesini sağladı.  BAAS rejimi on yıllarca Kürt halkına baskı ve zulüm uyguladı, Arap kemeri gibi homojenleştirme ve asimile etme politikaları ile halkımızı yok etmeye çalıştı. Bu politikalar sonucunda Rojava coğrafyası parçalandı, halk biribirinden koparıldı. Bugün işte kantonlarımız arasında halen kopukluk var. Bu tablo içerisinde Kobanê'de 19 Temmuz’da başlayan devrim süreci halklarımız için özgürlük umudu oldu. Geçmişti ne Kürtler ne de diğer halkları kendi kimliği ile yaşayabiliyordu; devrimle birlikte halklarımız kendi kimlikleri ile özgürce yaşama olanağı buldular. Devrimin ortaya çıktığı yerlerde tüm halklar eşit ve özgür bir yaşamın zeminini buldular.

'DEVRİMİN YENİLMEYECEĞİNİ GÖSTERDİK'

Devrimin fitilinin ateşlendiği yer olan Kobanê üzerinden devrimimiz  büyük saldırılar altına alındı. Son olarak yaşanan büyük saldırı da bazı güçlerin desteği ile DAİŞ barbarları her türlü insanlık dışı, ahlak dışı, vahşi yöntemlerle Kobanê'ye saldırdı ancak halkımız ve savaşçılarımız büyük bir irade ve inançla saldırılara karşı koydu. DAİŞ çetesini Kobanê'ye gömen devrimin savunma gücü tüm dünya devrimin her türlü saldırı karşısında savunulacağını da göstermiş oldu. Arinler'in fedailiği ile sembolleştiği devrimimiz herkese yenilmeyeceğini gösterdi.  Eşitlik ve özgürlüğünü devrimde gören halkımız bu devrimin en büyük savunucusudur, halkımız devrimini sahipleniyor ve korumak için her şeyi yapıyor. Çünkü halkımız geleceğini bu devrimde görüyor, Rojava ve Suriye halkları bu devrimle birlikte yeni bir yaşam ile tanıştı, bu yaşamı artık halklarımız bırakmayacaklar.

Genç arkadaşlarımızı da devrimin saflarına, devrimi savunmaya çağırıyoruz. Bu tarihi günlerin, yeni yaşamın inşasında her bir Kürt gencinin mutlaka yerini alması gerekiyor.

'KADIN DEVRİMİN TEMEL GÜCÜ OLMUŞTUR'

Zilan Amed: "Devrimimizin zemini Önder Apo tarafından yaratıldı. Halkların özgürlüğü ve gelişimi için devrim hayati önemde oldu. Rojava’da sadece Kürt halkı yaşamıyor, Ermeni, Asuri, Arap ve diğer inançlardan halklar da yaşıyor. Bu devrim sadece Kürtlerin devrimi değil, bu devrim halkların devrimidir.  Devrim halklarımız tarafından sahipleniliyor ve destek veriliyor. Devrimin savunma gücü YPG/YPJ ile birlikte halkımızın da omuz omuza mücadele ettiğini söylemek gerekiyor.

Kadının duruşu, hedefleri, kararlılığı tüm dünyaya devrimde kadının temel rolünü gösterdi. Arin Mirkan ve diğer fedai şehitlerimiz devrimin bir kadın devrimi olmasını sağlamıştır. Bu devrim halklar devrimi olması ile birlikte bir kadın devrimidir. Devrimin temel gücü kadındır.  Kadınlar devrimde erkek egemen bakış açısından tutalım iktidar ilişkilerine kadar tüm geri ve köleleştirici formları çözümleyerek mücadele etti. Mücadelemiz sadece çetelere karşı silahlı mücadele değildir.  Kadın iradesi zihniyet alanında büyük bir mücadele içerisine girdi ve ciddi bir dönüşüm yarattı. Savaş ve pratiği ile de  kendisini ispatladı.  Yarattığımız dönüşümde Önderliğin buradaki çalışmalarının da büyük etkisi oldu, kadın gücünün de pratik sahada gösterdiği irade bunu tamamladı ve bugün kadın Rojava Devrimi'nin temel gücü haline geldi.

'TEK BİR YPG/YPJ’Lİ KALSA DA DEVRİM SAVUNULACAKTIR'

Piling Merdin: "Rojava Devrimi'nin ortaya çıkışında Önder Apo’nun belirleyici etkisi var. Daha sonraki gelişmeler de önderliğin bu emek ve çabası ile bağlantılıdır. Devrimimiz diğer tüm çıkışlardan farklıdır, temel farkı haklara ait olmasıdır. Kobanê'den Qamişlo’ya kadar farklı halklar ve inançlar devrimde kendilerini ifade ediyor.  Devrimi burada halklar inşa ediyor, temelini halklardan alıyor. Devrimimizin temel farkı bana göre halkları temsil ediyor olmasıdır.

Devrimimizin tabii ki ağır bedelleri oldu/oluyor.  Ancak bedeli ne olursa olsun devrim korunacaktır. Tek bir YPG/YPJ savaşçısı kalsa dahi bu devrim savunulacaktır. Halkımızla birlikte yeni yaşamı inşa etmeye devam edeceğiz ve devrimin asla yenilmeyeceğini tüm dünyaya göstereceğiz.

'HALKLARIMIZIN AYDINLIK GELECEĞİ'

Ararat Kato: "Devrim dördüncü yılına girerken bir çok alanda büyük başarılar sağladı. Kültür-sanat, dil, savunma alanında önemli gelişmeler kaydetti. Rojava Devrimi ve direnişi halklarımızın aydınlık geleceğidir, Rojava Devrimi bir kadın devrimidir. Her şeyden önce kadını özgürleştirerek toplumu ve yaşamı özgürleştirecek bir devrimdir.  Biz de mevzilerimizde devrimi sonuna kadar savunacağız.

'TÜM DÜNYA KADINLARININ DEVRİMİ'

Avesta Zerdeşt: "Devrim bizim için Arin Mirkan çizgisinde sonuna kadar özgür yaşama yürümeyi ifade ediyor. YPJ bu devrimin temel savunma gücüdür. Her mevzide düşmana ve devrime saldıranlara ağır darbeler indiriyoruz.  Tüm kadınları devrimin yıl dönümü vesilesiyle devrime katılmaya ve sahip çıkmaya davet ediyorum.  Belki her kadın gelip mevzide savaşamaz, ama mutlaka devrimin bir yerinde yapabilecekleri bir çalışma vardır. Bu alanlarda yerlerini alıp mutlaka devrimi içselleştirmeleri gerekiyor. Devrimimiz tüm dünya kadınlarının ve halkların devrimidir. Bu temelde herkesi devrime katılmaya ve destek vermeye çağırıyorum. YPJ gücü olarak devrimin savunmasını sonuna kadar yapacağımızı belirtiyoruz."

'DEVRİMİN ZAFERİ KESİNDİR'

Amara Şiyar: "Şengal ve Kobanê direnişlerinde yer aldım, biz YPJ olarak Kobanê'de, Şengal’de şunu net olarak ortaya koyduk; biz var oldukça bu devrim yenilmez. Kadın ve toplumun özgürlük umudu olan bu devrimin büyütüleceğini irademizle gösterdik. Devrimin zaferi artık kesindir, bundan sonrası devrimi daha da büyütmek ve savunmasını güçlendirmektir.  Her koşul altında mevzilerimizde devrimi koruduk, çetelere ağır darbeler vurduk, hiçbir zaman çeteler karşısında geri adım atmadık. Bundan sonrada devrime saldıranlara, kadın özgürlüğüne saldıranlara cevabımız direniş ve ağır darbeler vurmak olacaktır."