ÝTO'dan Adalet Bakanlıðı'na 'tıbbi müdahalede bulunmayın' uyarısı
ÝTO'dan Adalet Bakanlıðı'na 'tıbbi müdahalede bulunmayın' uyarısı
Ýstanbul Tabip Odası, Adalet Bakanlıðı'na "açlık grevcilerine iradeleri dışında tıbbi müdahalede bulunmayın" uyarısını yaptı.
Ýstanbul Tabip Odası, Kürt siyasi tutukluların 12 Eylül gününden bu yana cezaevlerinde sürdürdüðü süresiz dönüşümsüz açlık grevleri ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına Ýstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Emel Atik ve Dr. Fethi Bozçalı ile Dr. Ýncilay Erdoðan ve Dr. Ali Temel Erol katıldı. Hekimler, "Sorunların insan yaşamı pahasına çözümsüz kalışını, yaşama hakkının yok sayılmasını ve bu duruma kayıtsızlıðı görmek biz hekimleri kaygılandırmaktadır" dedi.
'ARALIK 2000 TARÝHÝNÝ HATIRLIYORUM'
Basın toplantısında ilk olarak söz alan Ýstanbul Tabib Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, "Açlık grevi ve ölüm orucunun demokratik düzenlerde bir demokratik hak kullanımı" olduðunu belirtti, "Bu konular gündeme geldiðinde 2000 Aralık tarihini hatırlıyorum. 'Hayata döndürme' adı altında müdahale edildiðinde 30'u aşkın insan yaşamını yitirdi. Biz aynı durumun yaşanmaması için bu açıklamayı yapıyoruz" dedi.
Aralık 2000 sürecinde bulunduðunu, sorunun olumlu bir düzlemde çözülmesi için çaba sarfettiklerini ancak istedikleri sonucu alamadıklarını belirten Gören, haksız tutuklamalara, uzun tutukluluk sürelerine ve tecrit koşullarına dikkat çekti. 12 Eylül'nden bu yana devam eden açlık grevlerini hatırlatan Gören, 2000 yılını Aralık ayında yaşananların tekrarlanmaması için topluma kayıtsız kalmama çaðrısı yaptı.
Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Dr. Emel Atik, sözlerine, "Aynı trajediyi bir kez daha yaşamaktan usandık" diyerek başladı. "Ýnsanların tüm yaşam alanlarında yaşama ve saðlıða erişim hakkını ödünsüz savunan hekimler olarak açlık grevlerine kayıtsız kalamayacaklarını" ifade eden Atik, "Bitmeyen cezaevleri sorunları, kapasitesinin iki-üç kat üzerinde doldurulan cezaevleri, cezaevlerinde çocuk tacizleri, işkence, nihayetinde açlık grevleri ne yazık ki birer Türkiye gerçeði haline gelmiş durumdadır" dedi.
Atik, açlık grevinin kalıcı rahatsızlıklar yarattıðını ve ölümlere dönüştüðünü belirtti, "Yeni ölümlerin ve geriye dönüşü olmayan sakatlıkların oluşmasından endişe ediyoruz" dedi.
Adalet Bakanlıðı'nı uyaran Atik, Bakırköy Kadın ve Çocuk, Silivri L Tipi ve Maltepe cezaevlerindeki tutuklularla görüşme talebinde bulunduklarını, bu talebe olumlu yanıt verilmesini beklediklerini söyledi. Atik, "açlık grevlerinin yoðun tıbbi etik bilgi ve tutumu gerektirdiðini biliyoruz. Bu nedenle açlık grevcilerinin iradesi dışında tıbbi uygulamanın yapılmaması gerektiðini bir kez daha hatırlatıyoruz" dedi.
Dr. Emel Atik, "açlık grevlerinin olası ölüm ve geriye dönüşümsüz sakatlıkların yaşanmadan önce sona ermesi için gerekli insani duyarlılıðın gösterileceðine inandıklarını" söyledi.
Ýstanbul Tabip Odası, Kürt siyasi tutukluların 12 Eylül gününden bu yana cezaevlerinde sürdürdüðü süresiz dönüşümsüz açlık grevleri ile ilgili basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına Ýstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Emel Atik ve Dr. Fethi Bozçalı ile Dr. Ýncilay Erdoðan ve Dr. Ali Temel Erol katıldı. Hekimler, "Sorunların insan yaşamı pahasına çözümsüz kalışını, yaşama hakkının yok sayılmasını ve bu duruma kayıtsızlıðı görmek biz hekimleri kaygılandırmaktadır" dedi.
'ARALIK 2000 TARÝHÝNÝ HATIRLIYORUM'
Basın toplantısında ilk olarak söz alan Ýstanbul Tabib Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören, "Açlık grevi ve ölüm orucunun demokratik düzenlerde bir demokratik hak kullanımı" olduðunu belirtti, "Bu konular gündeme geldiðinde 2000 Aralık tarihini hatırlıyorum. 'Hayata döndürme' adı altında müdahale edildiðinde 30'u aşkın insan yaşamını yitirdi. Biz aynı durumun yaşanmaması için bu açıklamayı yapıyoruz" dedi.
Aralık 2000 sürecinde bulunduðunu, sorunun olumlu bir düzlemde çözülmesi için çaba sarfettiklerini ancak istedikleri sonucu alamadıklarını belirten Gören, haksız tutuklamalara, uzun tutukluluk sürelerine ve tecrit koşullarına dikkat çekti. 12 Eylül'nden bu yana devam eden açlık grevlerini hatırlatan Gören, 2000 yılını Aralık ayında yaşananların tekrarlanmaması için topluma kayıtsız kalmama çaðrısı yaptı.
'CEZAEVÝ SORUNLARI BÝTMÝYOR'
Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Dr. Emel Atik, sözlerine, "Aynı trajediyi bir kez daha yaşamaktan usandık" diyerek başladı. "Ýnsanların tüm yaşam alanlarında yaşama ve saðlıða erişim hakkını ödünsüz savunan hekimler olarak açlık grevlerine kayıtsız kalamayacaklarını" ifade eden Atik, "Bitmeyen cezaevleri sorunları, kapasitesinin iki-üç kat üzerinde doldurulan cezaevleri, cezaevlerinde çocuk tacizleri, işkence, nihayetinde açlık grevleri ne yazık ki birer Türkiye gerçeði haline gelmiş durumdadır" dedi.
Atik, açlık grevinin kalıcı rahatsızlıklar yarattıðını ve ölümlere dönüştüðünü belirtti, "Yeni ölümlerin ve geriye dönüşü olmayan sakatlıkların oluşmasından endişe ediyoruz" dedi.
Adalet Bakanlıðı'nı uyaran Atik, Bakırköy Kadın ve Çocuk, Silivri L Tipi ve Maltepe cezaevlerindeki tutuklularla görüşme talebinde bulunduklarını, bu talebe olumlu yanıt verilmesini beklediklerini söyledi. Atik, "açlık grevlerinin yoðun tıbbi etik bilgi ve tutumu gerektirdiðini biliyoruz. Bu nedenle açlık grevcilerinin iradesi dışında tıbbi uygulamanın yapılmaması gerektiðini bir kez daha hatırlatıyoruz" dedi.
Dr. Emel Atik, "açlık grevlerinin olası ölüm ve geriye dönüşümsüz sakatlıkların yaşanmadan önce sona ermesi için gerekli insani duyarlılıðın gösterileceðine inandıklarını" söyledi.
