TTB: Kritik günler kapıda

TTB: Kritik günler kapıda

Türk Tabipler Birliði (TTB), bugün 41. gününde olan açlık grevleriyle ilgili olarak "Kritik günler kapıda" uyarısını yaptı. Adalet Bakanlıðı'nın taleplerine henüz yanıt vermediðini belirten TTB, "Bir an önce sonlanmasını dilediðimiz bu sürecin can kayıplarına yol açmaması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır" çaðrısında bulundu.

Türk Tabipler Birliði (TTB), Kürt siyasi tutsakların bugün 41. gününde olan açlık greviyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Kritik günlerin kapıda olduðu uyarısında bulunan TTB, Dünya Tabipler Birliði'nin 1991 tarihli Malta Bildirgesi'ni hatırlattı. Söz konusu bildirgede açlık grevcisinin "zihinsel olarak ehliyetli, açlık grevine kendi iradesiyle karar vermiş, bu nedenle belirli bir zaman için yiyecek ve/veya sıvı almayı reddeden kişi" olarak tanımlandıðına dikkat çeken TTB, "Açlık grevi bir intihar biçimi deðildir. Bir protesto biçimidir. Kişi kendi iradesi ile bilinçli olarak yiyeceði reddetmektedir. Bir açlık grevi ölümle sonuçlanabilir fakat temel amaç ölüm deðildir. Günlük belli miktarlarda su, tuz ve şeker alımını devam ettirme esasına dayanır. Ayrıca açlık grevi sonlandırıldıðında kalıcı nörolojik sekellerin görülmemesi için B1 vitamini içeren preparatların mutlaka alınması gerekir" dedi.

"41. günü geride bırakırken grevlere ilk başlayan grupta belirgin olmak üzere uzun süreli açlıðın olumsuz etkilerinin görülmeye başlandıðına dair duyumlarımız artıyor" diyen TTB, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Şimdiye kadar yaşanan açlık grevi tecrübelerimizden de biliyoruz ki yaşamsal risklerin başladıðı/başlayacaðı günlerdeyiz. Hal böyle iken, kimi açlık grevcilerinin B1 vitamini almayı reddettiði, kimi cezaevlerinde ise grevcilerin yalnızlaştırmaya ve tecrite tabii tutulduðu, saðlıklı içme suyu, tuz, şeker ve B1 vitamini verilmediði yönünde haberler alıyoruz. Geçmişte açlık grevlerinin insan bedenine verdiði zararların –birçoðu basit önlemlerle engellenebilir- kalıcı sakatlıklarla ve ölümlerle sonuçlandıðına üzülerek tanıklık ettik. Aynı süreçleri bir daha yaşamak istemiyoruz."

TTB, "Bir an önce sonlanmasını dilediðimiz bu sürecin can kayıplarına yol açmaması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır" çaðrısında bulundu. Vitamin almayı reddeden açlık grevcilerinin bu durumun bedenlerinde yaratacaðı geri dönüşü olmayan zararlar hakkında bilgilendirilmesi gerektiðini belirten TTB,"Bu katı tutumdan vazgeçmeleri yönünde çaba gösterilmeli, gerekli tıbbi takip ve muayeneleri hassasiyetle yapılmalıdır. TTB olarak bu konuda görev almaya hazır olduðumuzu geçtiðimiz günlerde kamuoyu ve Adalet Bakanlıðı ile paylaşmıştık" dedi.

ADALET BAKANLIÐI HALA YANIT VERMEDÝ

Adalet Bakanlıðı'yla görüşme ve oluşturulacak heyetlerle cezaevlerini ziyaret etme taleplerine hala yanıt verilmediðini kaydeden TTB, "Yetkilileri bir kez daha ve acil olarak sorumlu davranmaya çaðırıyoruz. Cezaevleri yönetimlerince yalnızlaştırma ve tecrit benzeri uygulamalar asla dayatılmamalı, yaklaşan bayram tatili öncesi ivedi olarak saðlıklı içme suyu, tuz, şeker ve yaşamsal önemi olan B1 vitamini mutlaka temin edilmeli ve grevcilere ulaştırılmalıdır. Bilinmelidir ki, bu hassas süreçte aksi yaklaşımlar insan yaşamına kasıt anlamına gelecektir" uyarısını yaptı.