Diyarbakır’ın Silvan Ýlçesinde BDP Ýlçe teşkilatı yaptıðı basın açıklaması ile AKP hükümetinin açlık grevi karşısındaki sessizliðini kınadı.

BDP ilçe binası önünde bir araya gelen kalabalık kitle MEYA kadın merkezine doðru yürüyüşe geçti. Hükümet konaðı önünde polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine aralarında BDP Diyarbakır BDP Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, BDP Silvan Ýlçe Başkanı Mahmut Ekti, Silvan Belediye Başkanı Fadıl Erdede ve BDP’li yöneticilerin de bulunduðu kitle basın açıklamasını Silvan Hükümet Konaðı önünde yaptı.

Konuşması sık sık “Biji Serok Apo” sloganı ile kesilen Diyarbakır BDP Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, 12 Eylül’den bu yana cezaevlerinde süren açlık grevini selamladı.

Zümrüt şöyle konuştu: “ Tüm Kürdistan ve Türkiye illerinde 12 Eylül’den bu yana arkadaşlarımız ölüm orucuna girmişlerdir. Bugün eðer arkadaşlarımız cezaevlerinde bedenlerini ölüme yatırmışsa bu son aşamadır. Bu AKP ve Türk Devletine bir mesajdır. Bu bununla AKP’nin zülüm üne artık yeter diyorlar. Neden artık yeter? Bir bedenimiz var, bu bedende ölüm için olsun. Onurlu bir yaşam için bunu yapıyorlar. Bu ölüm orucunun amacı ve içeriði sizlerde televizyon ve basından biliyorsunuz iki konu var. Bir buçuk yıldan fazladır Sayın Abdullah Öcalan ile görüşme yapılmıyor. Ýkincisi de anadilin resmi olarak eðitim dili olması için bedenlerini ölüme yatırmışlardır. Cezaevlerinde diyorlar ki bu istekler kabul edilmeyene kadar devam edeceklerini talep belirtiyorlar. Bu arkadaşlarımızın talebi Kürt halkının da talebidir. Birincisi Sayın Öcalan’ın özgürlüðü, diðeri ise anadilin resmi olmasıdır. Eðitim dili olmasıdır. Bu istekler kabul edilene kadar bizde alanlarda bunları talep edeceðiz.”

Konuşmasının devamında AKP hükümetini sert eleştiren Zümrüt şöyle dedi: “Altı yüzden fazla kişi ölüm orucuna girmiştir. Yarın veya ondan sonraki gün bir cenaze gelirse bunun sorumlusu AKP ve AKP’nin yürüttüðü politikalardır. Yıllardır bu zülüm devam ediyor. Bu gün ise 12 Eylül zulmünü AKP yürütüyor. AKP iktidara geldiðinde, ‘Kürtleri tanıyorum ve Kürtlerin sorunu benim sorunumdur’ dedi. Şu ortaya çıktı ki AKP Kürtleri daha fazla nasıl katıl edeceðinin politikasını yürütüyor. Daha fazla nasıl cezaevine atacaðının hesapları var. 10 bine yakın Kürtlerin çocuðu cezaevindedir. Bunlar ne için tutuklandı. Bunlar siyaset yapıyordu. Bunlar BDP’nin siyasetçileridir. Kürt halkının siyasetçileridir. AKP bunları tutuklarsam Kürtler davlarından vazgeçecek diye düşündü. Kürtler binler ve yüz binler ile bitirilmez. Kürt Halkın davası milyonlarcadır. Hiç bir zulüm Kürt halkına diz çöktürmez ve teslim alamaz. Zulümle Kürt halkın iradesini alamaz ve bitiremezsiniz. Özgürlük gelmeyene kadar bu mücadeleye devam edeceðiz. Bayramları 30 yıldır Kürt halkına yas günü yapmışlar. Tüm Kürt ve Türk aydınları eðer gerilla ve asker cenazelerinin gelmesini istemiyorsa artık yeter desinler.”