PYD’den Avrupa’da diplomasi atağı
PYD’den Avrupa’da diplomasi atağı
PYD’den Avrupa’da diplomasi atağı
El Kaide bağlantılı çetelerin Rojova halkına saldırıları yoğunlaştırdığı, Türkiye ve İran başta olmak üzere bölge ülkelerinin PYD ve Rojavalı Kürt Liderlerle görüşmelerde bulundukları bir dönemde, PYD Rojava’daki gelişmeleri ve Kürtlerin Suriye’deki stratejilerini anlatmak amacıyla Avrupa ülkelerinde diplomasi çalışmalarını hızlandırdı.
Avrupa’nın birçok ülkesinde PYD temsilcileri bir yandan parlamento, siyasi parti ve medyaya Rojava’daki son gelişmeleri yansıtan belge ve filmleri içeren dosyayı verirlerken, aynı zamanda halk diplomasisi yürütüyor, Kürdistanlıların yaşadıkları yerleşim birimlerinde toplantılar yaparak Rojava’daki son gelişmeleri Kürdistanlılara aktarıyor ve en geniş kesimin Rojava’yla dayanışmasını sağlamaya çalışıyor.
Bu çalışmaların bir parçası olarak Avustrya’daki temaslarının ardından İsveç’e geçen PYD Avrupa Temsilcisi Zuhat Kobani parlamentoda bulunan siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütlerinin liderleri ile görüştü. Basın toplantıları yaptı ve İsveç’in 6 yerleşim biriminde yapılan toplantılarda Kürdistanlılar ve dostlarına Rojava’daki son gelişmeleri ve PYD’nin Rojava devrimine ilişkin görüşlerini anlattı.
Kobani, PYD’nin Avrupa ülkelerinde yürüttüğü diplomatik çalışmalar hakkında ANF’e ayrıntılı açıklamalarda bulundu. Çetelerin saldırılara başlamısıyla birlikte diplomasi faaliyetlerin eş güdüm içinde ve daha etkili bir biçimde sürdürebilmek amacıyla kapsamlı bir planlama yaptıklarını ve bunu yaşama geçirebilmek için tüm komiteleri seferber ettiklerini söyledi.
AMAÇ TERÖR ÖRGÜTLERİNİ TEŞHİR ETMEK VE PYD’NİN TUTUMUNU KAMUOYUNA DUYURMAK
Amaçlarını El Nusra gibi terörist örgütlerin amaçlarını ve işledikleri katliamları teşhir etmek, PYD ve Kürtlerin Suriye’deki gelişmelerle ilgili yaklaşım ve tutumlarını kamuoyuna duyurmak olarak özetleyen Kobani, diplomasi çalışmalarına Cenevre’den başladıklarını ve Birleşmiş Milletler yetkilileriyle görüşmeler yaptığını söyledi.
Daha sonra Rusya ile ilişkiye geçtiklerini ve bunu İngiltere, Almanya ve Fransa’nın izlediğini ve görüştükleri devlet yetkililerine iki ayrı dosya sunduklarını, dosyaların birinde katliamdan kurtulan tanıkların sözlü ve İngilizce alt yazılı anlatımlarının yer aldığını ifade etti.
Dosyaları aynı zamanda ulaşabildikleri tüm medya kuruluşlarına ilettikleri belirten Kobani, daha önce haftada bir yayımladıkları bülteni her gün yayımlamaya başladıklarını belirterek diplomasi çalışmalarının amacına büyük ölçüde ulaştığını şu cümlelerle dile getirdi:
“Rojava’ya yönelik saldırılar başladığında bir sessizlik hakimdi. Girişimlerimizden sonra önce Rusya ve ardından ABD katliamı kınayan açıklamalar yaptı. Avrupa’dan bazı dinci grupların gençleri Suriye’ye gönderdiklerini ve Kürtlere saldırdıklarına dikkat çektik ve buna karşı önlem almalarını talep ettik. Avrupalılar şunu anladı. Kürtlere yönelik saldırılar karşısında Avrupa’da yaşayan Kürtler sessiz kalmayacak ve bu saldırıları durdurmak için her türlü girişimde bulunacaktır.”
ROJAVA KÜRTLERİN ULUSAL BİRLİĞİNE KATKIDA BULUNDU
Sadece diplomatik girişimlerle sorunun çözülmeyeceğinin bilinciyle hareket ettiklerini ve bu nedenle Avrupa’nın pek çok ülkesinde Rojava’yla dayanışma eylemleri düzenlediklerini belirten Kobani, “Rojava’daki halkımız yalnız olmadığını ve Avrupa ve Dünyadaki Kürtlerin kendilerine destek verdiğini görüyor. Bu mücadelenin ileriye götürülmesi ve direnişin desteklenmesi açısından oldukça önemli” şeklinde konuştu.
Rojava’ya yapılan saldırıların ardından Kürtlerdeki ulusal dayanışma ruhu ve bilincinin daha da geliştiğini, yapılan eylemlere Kürdistan’ın dört parçasından Kürtlerin katıldıklarını ve Rojava’da yapılan saldırıları kendilerine ve tüm Kürt Halkına yapılmış bir saldırı olarak gördülklerini dile getirdikten sonra “Aslında düşman bizi birleştirdi. Çok farklı siyasi görüşteki Kürtler Rojava’daki saldırıya karşı bir araya geldi. Herkes Rojava için bir şeyler yapmak istiyor ve bu Kürtlerin ulusal Birliklerinin sağlanmasına hizmet ediyor” dedi.
Bir saldırıya karşı sadece askeri olarak direnmenin yeterli olmadığına, ulusal birliğin sağlanması için hamleler yapılması gerektiğinin önemine dikkat çekti. Bugüne kadar yapılan çalışmaların olumlu olduğunu ancak yeterli olmadığını ve asla rehavete kapılmamak gerektiğini belirten Kobani “Bizim her ne pahasına olursa olsun Kürt Halkının ulusal birliğini sağlamamız gerekiyor. Bazı güçler Kürtlere yönelik entrikalar ve Kürtler arasında fitne yaratma peşinde. Amaçları Kürtleri bölmek, böl ve yönet politikasıyla Kürtlerin kazanımlarını engellemek. Kürt halkı bu tuzaklara karşı uyanık olmalı” şeklinde konuştu.
ROJAVA’DA DEVRİMCİ HALK SAVAŞI VAR
Kürt halkının fedakar bir halk olduğunu, Rojava’da 7’den 70’e herkesin Rojava için seferber olduğunu, gençlerin savaşırken yaşlıların cephe gerisinde onlara yemek yaptığını belirttikten sonra “Rojova’da devrimci halk savaşı var. Halkımız parti ayrımı yapmıyor. Bizim gençlerimiz savaşıyor ve biz onların arkasında duracağız diyorlar” şeklinde konuşan Kobani, bu ruhla mücadele eden Rojava’nın Kürtdistan’ın dört parçasında yaşayan Kürtleri birleştirdiğini söyledi.
Dünya ve Kürdistan’daki gelişmelerin Kürtlere büyük olanaklar sunduğunu, artık Kürtlerin tek başlarına diplomasi yapabildiğini belirten Kobani, “Bunu Rojava’daki direnişe borçluyuz. Artık pek çok ülke Kürtleri bir güç olarak tanıyor. Pek çok ülke bizlerle görüşmek için girişimde bulunuyor. Yıllardır bizi suçlayan ve tecrit etmek için her yolu deneyen Türkiye bile artık PYD ile görüşmek zorunda kaldı. Türk yetkililerin manevra yapmak amacıyla bile görüşme yapsalar bile bu onlar için geri bir adım ve Kürtler açısından başarıdır. Kürt Özgürlük Hareketi Rojava şahsında yeni bir mevzi kazandı” ifadelerini kullandı.
İsveç’te Sosyal Demokrat İşçi Partisi merkez yöneticileri ile kapsamlı görüşmeler yaptıklarını, daha sonra parlamentoda grubu bulunan Halk Partisi, Hıristiyan Demokratlar, Çevre Partisi Yeşiller ve Sol Parti Milletvekilleriyle temaslarda bulunduğunu, tüm bu kesimlerin Kürt Halkına karşı yapılan saldırılara karşı harekete geçme ve konuyu Parlamento gündemine getirme sözü verdiklerini dile getirdi. İsveç Haber Ajansı TT, İsveç Radyosu ve bazı gazetelerle söyleşiler yaptığını ve Rojava’daki durumun İsveç medyasının gündemine getirilmesinden memnunluk duyduğunu söyledi.
İsveç’te yaşayan Kürdistanlıların Rojava’da olanlara karşı oldukça hassas olduğunu, pek çok kişinin Rojava’ya karşı görevini yapamamanın mahçupluğunu yaşadığını gözlemlediğini söyleyen Kobani, “Biz halkımızı Rojava’daki gelişmeler konusunda bilgilendirdik. Bu çalışmayı düzenli olarak sürdüreceğiz. Avrupa’da 2 milyon Kürt var. Herkes günde 1 Euroyu Rojava için verirse, Rojava’daki halkımız hiç kimseye muhtaç kalmaz. Ben Avrupa’da yaşayan halkımızın bu fedakarlığı göstereceğine inanıyorum” dedi.