Ýslam alemi ile Kürdistan halkının Kurban Bayramı’nı kutlayan KCK, ‘ben insanım’ diyen herkesi 43. gününe giren tutsakların direnişine serhilndanla sahip çıkmaya çaðırdı. KCK, “Bölge halklarının ve halkımızın dini duygularına karşı taşıdıðımız sorumluluk gereði olarak” gerilla güçlerin bayram günlerinde sivil yerleşim alanlarındaki hedeflere yönelmeyeceðini duyurdu.

KCK Yürütme Konseyi Başkanlıðı, Ýslam Aleminin Kurban Bayramı vesilesiyle bir açıklama yayınladı. Ýslam Alemi ile Kürdistan halkının Kurban Bayramı’nı kutlayan KCK, Türk cezaevlerinde süresiz-dönüşümsüz açlık grevlerinin 43. Gününe giren tutaklara serhildanla sahip çıkma çaðrısında bulundu.

KCK Yürütme Konseyi Başkanlıðı’nın açıklaması şöyle:

Tüm semavi dinlerin merkezi olduðu gibi Ýslam dininin de merkezi olan bölgemiz Ortadoðu’da kutsal bayram günleri birliðin, kardeşliðin, paylaşmanın ve barışın ifadesi olarak kutlana gelmişlerdir. Kurban Bayramı da Ýslam aleminin kutsal bayramlarından birisi olarak bu temelde yüzyıllardan beri kutlanmaktadır. Ancak Ortadoðu halkları, son yıllarda sıkça karşılaşıldıðı gibi bu yıl da, bölgede yaşanan çelişki ve çatışma atmosferinde mübarek Kurban Bayramı’nı karşılamaktadır. Hem Kürdistan’da hem de Ortadoðu’da savaş atmosferinde karşılanan bu bayramın da buruk geçeceði şimdiden görülmektedir.

Bu mübarek günlerin çözüm, özgürlük, demokrasi ve barışa vesile olacaðı inancıyla mübarek Kurban Bayramı’nı tüm Ýslam alemine ve Kürdistan halkına kutluyoruz.

Ülkemiz Kürdistan’da halkımızın, sömürgeci zulme karşı geliştirdiði ulusal direniş mücadelesi, cezaevlerinde esir tutulan devrimci tutsaklar tarafından geliştirilen açlık grevleriyle önemli bir sürece taşınmış bulunmaktadır. Bir kez daha anlaşılmıştır ki, Kürdistan’da sömürgecilik ve sömürgeci vahşet sona erdirilmeden Kürdistan’da gerçek anlamda bayramların kutlanması ve karşılanması olanak dışıdır.

Halkımız bayramı bu yıl, Önder Apo’nun Ýmralı’da geliştirdiði anlamlı direniş ile birlikte, cezaevlerindeki tutsak yoldaşların yükselttiði açlık grevi direnişi, halkımızın meydanlarda sergilediði büyük fedakarlık, gerilla güçlerimizin sömürgeci vahşete karşı geliştirdiði tarihi hamle ve Batı Kürdistan’da gerçekleştirilen devrimsel çıkışla karşılamaktadır. Yani halk olarak daðda, zindanda ve serhildan alanında geliştirilen büyük direnişlerle özgürlüðümüze en yakın olduðumuz bir dönemde Kurban Bayramı günlerine girmekteyiz.

Bu nedenle halkımız bu mübarek günlerde kendi içinde birliðini güçlendirerek, iç barışını saðlamayı hedeflemelidir. Aileler veya kişiler arası var olan tüm sorunları çözme, küskünlüklere son verme günü olarak bayramı karşılama ve bu temelde iç sorunlarını çözüp ulusal birliðini güçlendiren bir örgütleme düzeyine ulaşmayı esas almalıdır. Halkımızın sömürgeci vahşete karşı gerekli duruşu saðlayacak birlik ve örgütlü yapının geliştirilmesinde, herkes kendisini sorumlu görmeli, kadroları beklemeden kendi aralarında gerekli örgütlenmeleri yaratarak mücadelede örgütlü bir biçimde yerini almaya yönelmelidir.

Özgürlük mücadelemizin militanlarının, Önder Apo’nun özgürlüðü ile anadilde eðitim ve savunma istemi temelinde geliştirdikleri çok deðerli ve tarihi açlık grevi eylemi, aynı zamanda Kürt sorununda demokratik çözümü ve barışı dayatma eylemidir. Kürt halkının evlatlarının tamamen kendi irade ve kararlarıyla, sömürgeci zulme karşı hayatları pahasına geliştirdiði bu direnişe “ben insanım” diyen herkesin sahip çıkması gerekmektedir. Öncelikle tüm yurtsever-demokratik kurum ve kuruluşlar, şahadetlerin önüne geçmek ve başarı saðlamak için sorumluluklarına sahip çıkmayla karşı karşıyadırlar. Açık ki kapsamlı bir toplumsal hareketlenme olmadan ve her yerde yükselen bir serhildan hareketi gelişmeden sonuç almak mümkün deðildir. Bu açıdan bu sürece sıradan yaklaşmamak, yüksek bir fedakarlıkla katılım göstermek ve serhildan hareketini yükseltmek temel bir yurtseverlik görevi haline gelmiş bulunmaktadır. Bu önemli aşamada tüm inançlı Kürdistanlıları ve Ýslam dinine samimi yaklaşan bütün Kürt dindar çevreleri bu haklı ve insani direnişle dayanışmasını güçlendirmeye, öz evlatlarına destek olmaya çaðırıyoruz.

Kürdistan'da gelişen savaş sürecine karşı bir tür müdahale anlamına gelen, Önder Apo'nun özgürlüðü ile anadil hakkı temelinde yeni bir demokratik çözüm sürecini başlatmayı hedefleyen, bunu yaşamları pahasına önüne koyan zindan direnişçilerinin bu adımına Türkiye'de demokrasiden ve barıştan yana olan tüm kesimler sahip çıkmalıdır. Bu temelde, Türkiye’deki tüm demokratik kurum ve kuruluşları bu direnişe sahip çıkarak, daha güçlü bir dayanışmayı gerçekleştirmeye çaðırıyoruz.

Bölgede çelişki ile çatışmaların devam ettiði, daha kapsamlı bir savaşın gündemde olduðu ve Kürdistan üzerinde çeşitli parçalayıcı oyunların oynandıðı bu aşamada, tüm parçalarda ulusal-demokratik birlik çizgisinde duruş sergilemek büyük önem taşımaktadır. Kurban bayramı vesilesiyle Kürdistan'ın tüm parçalarındaki yurtsever-demokratik parti ve örgütleri sorumluluklarına sahip çıkmaya, birlik ve ulusal-demokratik dayanışmayı geliştirmeye çaðırıyoruz.

Bayramda Suriye’de savaşan güçlere ateşkes çaðrısı yapan AKP hükümeti, Kürdistan'daki savaşı ise görmezden gelerek savaşı daha da derinleştiren bir tarzı geliştirmiş bulunmaktadır. Her gün, halkımıza ve güçlerimize karşı yeni saldırılar geliştiren AKP'ye karşı halkımızın ve güçlerimizin direnişi yükselerek devam edecektir. Her yıl bayramları halkımıza zehir eden sömürgeci Türk devlet sistemi, bu yıl da aynı tarzı sürdüreceðini ortaya koymuştur. 43. gününe gelmiş olmasına raðmen, gözünü ve yüreðini açlık grevcilerinin çaðrılarına kapatan bu zihniyetin Kürdistan'da uyguladıðı vahşet ve zulmün devam edeceðini göstermektedir.

Buna raðmen Kürdistan Özgürlük Hareketi olarak, bölge halklarının ve halkımızın dini duygularına karşı taşıdıðımız sorumluluk gereði gerilla güçlerimiz, bayram günlerinde, sivil yerleşim alanlarındaki hedeflere yönelmeyeceklerdir. Bu, sadece sivil yerleşim alanlarındaki gerilla hedeflerine yönelmeme biçiminde, bayram günlerine özgü bir durumdur. Bayram günlerinde tümüyle ateşkes yapma gibi bir durum söz konusu deðildir. Çünkü AKP devletinin politika ve saldırıları, bu tür zeminleri ortadan kaldırmış bulunmaktadır. Türk devleti Kürdistan halkına karşı geliştirdiði sindirme ve yok etme saldırılarını devam ettirdiði müddetçe Kürt halkı ve savunma güçleri de kendisini her zaman ve her zeminde savunmak durumunda olacak ve gereken cevabı verecektir.

Bu temelde tüm Ýslam aleminin ve Kürdistan halkının mübarek Kurban Bayramı’nı bir kez daha kutluyor ve özgürlük, demokrasi ve barış dolu günlere vesile olmasını diliyoruz.”