Cezaevlerinde 42. gününe giren açlık grevlerine dikkat çekmek için Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde partililer ve belediye başkanları ile birlikte basın açıklaması yapan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Bizim için saniyenin, dakikanın bile önemi var. Ülkenin her bir yerinde yapılan eylem çaðrılarında insanlar işini gücünü okulunu bırakarak katılmalı. Yüz binler alana çıkmalıdır. Başka türlü bu vicdansızlıðı durduramayız. Ya hep birlikte durduracaðız, ya da içerdeki arkadaşlarımızla öleceðiz" dedi.

Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde partililer ve belediye başkanları ile birlikte toplanan yüzlerce kişiye açıklamada bulunan BDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, açlık grevleri için çaba gösterdiklerini ancak hükümetten bu konuda ses çıkmadıðını söyledi.

Hükümetin vicdanını yitirdiðini ve söyleyecek tek haklı sözünün olmadıðını kaydeden Demirtaş, "Açlık grevlerinin ortaya çıkardıðı talep konusunda ne diyebilirler. Biz hukuku, Anayasayı açıkça ihlal ederek 453 gündür Ýmralı'da 'koster, hava bozuk' diyerek kesintisiz tecrit uyguluyoruz mu diyecekler. 42 gündür üç maymunları oynuyorlar. Dışarıda asker polis ölmesin diye bedeninin ölüme yaratanlarda bilinci kaybı ve hayati tehlike başlamıştır. Ýçerdekiler insanlar ölmesin diye bedeninin ölüme yatırıyor dışarıda AKP bütün bunları polisle durdurmaya çalışıyor. Engellemeye çalıştıðınız barış girişimidir. Çözümün önünü açmak için ölüme yatanlara sessiz kalırsanız dışarıda ve içerdeki ölümlerden sorumlu olursunuz. Hükümet bizi durdurmaya çalışacaðına kanun dışı tecridi kaldırsın. Arkadaşlarımızın talepleri hukuk dışı deðil. Kimse ihale, kredi almak için açlık grevi yapmıyor. Bu ülkeye barış gelsin akan kan dursun diye ölüm oruçları yapılıyor" dedi.

KÜRT HALKI TALÝMAT BEKLEMEDEN SOKAÐA ÇIKMALI

Açlık grevlerinde kritik noktanın aşıldıðını ve Kürt halkının her yerde eylem talimatı beklemeden sokaða çıkması gerektiðini kaydeden Demirtaş şunları söyledi: "Partimizin planlaması doðrultusunda her yerde mitingler yürüyüşler var. Körelmiş vicdanlara duymayan kulaklara karşı sokaða çıkma dışında şansımız yok. Bu savaşta yitirdiðimiz her insan için vicdan azabı çekerken birileri daha fazla insan ölsün diye politikalarını bize dayatamazlar. Bayram boyunca miting ve yürüyüşlerimiz sürecek. Ýçerde ölümler bu kadar yaklaşmışken biz bayram yapamayız. Bayram bize haramdır. Böyle bir ortamda bayram sevinciyle kurbanı karşılayamayız."

"Bu ülkenin başbakanı içişleri bakanı Suriye'de kan akmasın diye ülke, ülke dolaşıp çaðrı yaparken ülkemizde kan akıyor. Buraya neden ateşkes çaðrısı yapmıyorsunuz. Neden ölüm oruçlarını ve taleplere kulak kapatıyorsunuz. Aynı duyarlılıðı kendi ülkeniz içinde göstermeniz gerekir" diyen Demirtaş, Cumhurbaşkanı ve TBMM Başkanı'na seslenerek, "Suriye'ye yapılan ateşkes çaðrısı için neden ülkenizde göstermiyorsunuz. Başbakanın tüm hayali Çankaya koltuðudur. Ona inancımız yok. Ama devletin diðer yöneticileri sizde vicdan kalmışsı artık bu yangına su dökün. Bu halk gece gündüz sizin polisinizin gazına copuna raðmen sokakta barış istiyor. Siz cenazelerin arkasına dizilip sahte gözyaşlarıyla intikam narası atarken burada evladını topraða gömen barış diye haykırıyor” dedi.

‘ADALET BAKANI BUGÜN AÇIKLAMA YAPMALI’

Ýçerdeki olası yaşanabilecek ölümlerin sıradan ölüm olmayacaðını kaydeden Demirtaş, "Ya hep birlikte durduracaðız ya da gerekirse arkadaşlarımızla birlikte öleceðiz. Adalet bakanı bugün açıklama yapmalı ölüm oruçlarıyla ilgili taleplerdin dikkate alındıðını belirtmeli. Araya bayram giriyor. Aksi takdirde sorumluluktan kurtulamazsınız. Bugün bekliyoruz açıklamayı bunun şakası yoktur. Ýçerdekiler ölüm orucunu kararını kendi iradeleriyle aldılar. BDP yaptırtmadı. Biz onların iradesine sahip çıkıyoruz. Geri adım atmaları yok. Son derece kararlılar" şeklinde konuştu.

‘HERKES ÝŞÝNÝ GÜCÜNÜ BIRAKIP SOKAÐA ÇIKMALIDIR’

Artık her saniyenin, her dakikanın bile önemli olduðunu kaydeden Demirtaş, "Ülkenin her bir yerinde yapılan eylem çaðrılarında insanlar içini gücünü okulunu bırakarak katılmalı. Yüz binler alana çıkmalıdır. Hükümet engelleyecekse varsın engellesin. Neyse bedeli biz önde olacaðız. Bedelini öderiz. Başka türlü bu vicdansızlıðı durduramayız. Bu işin kaybedilecek saniyesi yoktur. Hükümet bu çıðlıðı duyana kadar, gece gündüz demeden herkes demokratik gösteri hakkını kullanmalı. Gerekirse sokaklardan evine dönülmemelidir. Partimiz bunun öncülüðünü yapmaya hazırdır. Bunun dışında başkada gündemimiz olmayacaktır. Ýçerdeki arkadaşlarımızı kurtarmak halkımıza baðlıdır" şeklinde konuştu.