Kobanê'nin yeniden inşa çalışmalarına katılmak için Suruç'a giden Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi gençlere dönük gerçekleştirilen canlı bomba saldırısında yaşamını yitirenlerden birisi olan Çağdaş Aydın’ın cenazesi binlerce kişi tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Cemevi’de gerçekleşen cenaze töreninde Aydın’ın cenazesi üzerine oyuncak bırakıldı. Anne Saniye Aydın’ın feryatları duygusal anlar yaşanmasına neden olurken, tören sırasında Kobanê’nin yeniden inşası için SGDF’nin Kobanê’ye göndereceği oyuncakları temsilen eline bir oyuncak alan Aydın’ın dayısı Ali Ekber Uçar, “Çağdaş şu anda sonsuzluğa yürüyor. Bugün değil yarında değil ama bunun hesabını soracağız” dedi.

Cemevindeki törenin ardından Aydın’ın cenazesi omuzlar eşliğinde Seyit Rıza Meydanı’na doğru yürüyüşle taşındı. “Şart olsun ki hesaplaşma günü korkunç olacaktır” pankartının açıldığı yürüyüşte, Aydın’ın yakınlarının yanı sıra, DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, HDP İstanbul milletvekili Abdullah Levent Tüzel, HDP Dersim milletvekilleri Alican Önlü ve Edibe Şahin’in yanı sıra binlerce yurttaş katıldı. Yürüyüş esnasında sık sık, “Çağdaş yoldaş ölümsüzdür”, “Pirsus’un hesabı sorulacak”, “Katil devlet hesap verecek”, “IŞİD vuruyor AKP koruyor”, “Biji YPG/YPJ”, “Şehid na mırın”, “Yaşasın partimiz MLKP” sloganları atılırken, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fotoğrafının bulunduğu bayrak, ESP, Partizan ve kızıl bayraklar taşındı.

Kent merkezinde yüzlerce kişi tarafından alkışlarla karşılanan Aydın’ın cenazesi sırasında esnaf kepenk kapattı. Seyit Rıza Meydan’ında yapılan saygı duruşu ile başlayan törende konuşan ESP Dersim PM üyesi Münevver İltimur, Türkiye Cumhuriyeti’nin katliamlar tarihi olduğunu belirterek, Pirsus katliamının da ne ilk ne de son olacağını ifade etti. Koçgiri’den, Dersim 1938 katliamına kadar Roboski’den 1 Mayıs 1977’ye kadar Maraş’ta, Sivas’ta, Gazi’de bütün katliamların devrim mücadelesini durduramadığını söyleyerek, “Kobanê’de bir devrim var. Bunun herkes farkında” dedi.

İltimur’un ardından konuşan DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, bugün bir arada bu yürekleri dağlayan acıyı paylaşmaya geldiklerini ifade etti. Bu acıları Kürdistan halkı olarak her gün yaşandığını belirten Dicle, Kürdistan devriminin kan revan içinde yürüdüğünü, 40 yıllık büyük bedeller ödeyerek büyüdüğünü dile getirdi. Çok ciddi bir savaş içerisinde olunduğunu söyleyen Dicle, “Bu savaş çok ilkesiz çok ahlaksızca yürüyor. Hani derler ya savaşında bir ahlakı vardır. Bunlar ahlakını kaybetmiş” dedi.

Bombalı saldırıda yaşamlarını yitiren 32 kişinin Harun Karadenizlerin, Mahirlerin, Denizlerin, İbrahim Kaypakkayaların yaptıkları gibi destek vermek için orada olduklarını ifade eden Dicle, “Onların Kobanê’ye geçmelerine izin vermeyen AKP hükümeti bu insanlarımızın güvenliğinden direkt sorumlu olmalarına rağmen gençlerimizin vahşet dolu barbarca saldırıya uğramalarına engel olmadan göz yumdular” dedi.

AKP zihniyetinin, AKP hükümetinin somutlaştığı Tayyip Erdoğan zihniyetinin DAİŞ zihniyetinden bir farkının olmadığını altını çizerek, “Kürt halkı, Kürdistan özgürlük halkı ve Sayın Öcalan asla ve asla bu biat kültürüne evet demeyecektir” şeklinde konuştu.

Dicle’nin ardından konuşan Aydın’ın babası Fethi Aydın, “O benim bir oğlum değil yoldaşımdı. Çağdaş ölmedi yoldaşlar, binlerce, milyonlarca Çağdaş var. Sadece bir Çağdaş değil 32 kırmızı karanfil şehit oldu. Barbar IŞİD çetesi ve AKP tarafından katledildik. Patlamada ben de yanındaydım. Çağdaş beni solladı. Hüseyin Demirci yoldaşın dediği gibi ilk ben olmalıydım. Özgür Kürdistan ve sosyalist bir toplum yaratmak için bedeller veriliyorsa bedelleri biz veririz. Biz Seyit Rıza’ların torunları olarak büyüdük. Sizi bu duygularla selamlıyorum. Sosyalist bir toplumu kurmak için ya hep beraber ya hiç birimiz” dedi.

Konuşmaların ardından Aydın’ın cenazesi omuzlar eşliğinde cenaze aracına taşındı. Ardından Aydın’n cenazesi Ovacık İlçesi’ne bağlı Çaxberi (Güneykonak) köyünde defnedildi.