Buldan: Umutlarını 7 kat yerin dibine bağlamışlar

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde partisinin düzenlediği halk buluşmasında konuşan HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkıştığı için müjdelerle halkın karşısına çıktığını söyleyerek, “Umutlarını 7 kat yerin dibine bağlamışlar” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Pervin Buldan, 1 Haziran’da başlattıkları “Demokratik Mücadele Programı’nın” 3'üncü aşaması kapsamında Bursa’da düzenlenen halk buluşmasının ardından Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde düzenlenen buluşmaya katıldı.

Yenimahalle Düğün Salonu’nda gerçekleşen buluşmaya, HDP Grup Başkanvekili Saluhan Oluç, HDP Kadın Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, çok sayıda HDP milletvekili, HDP PM ve MYK üyeleri, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABF) Onursal Başkanı ve HDP eski Milletvekili Turgut Öker, çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi, HDP il ve ilçe eşbaşkan ve yöneticileri ile bini aşkın kişi katıldı.

HDP bayrakları ile süslenen alana “Kadınlar örgütleniyor mücadele büyüyor”, “Vekilime, irademe dokunma”, “Örgütlenelim faşizmi yenelim”, “Hep birlikte irademize sahip çıkıyoruz” pankartları asıldı.

Halk, Buldan’ı “HDP halktır halk burada” sloganları ve alkışlarla karşıladı.

Halk tarafından coşkuyla karşılanan Buldan, mücadele programlarına ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Buldan, katılımcılara gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ederek, 1 Haziran’da başlattıkları hamle kapsamında buluşmalara devam ettiklerini ifade etti.

Savaşların çatışmaların, ölümlerin, yasakların, tecritlerin olmadığı bir ülke yaratmak için mücadelelerini büyüteceklerini kaydeden Buldan, “HDP kadınların, saldırılara maruz kalanların, kimliği ve kültürü yasaklananların, siyaset kanalları yasaklananların 1 Eylül’e gidişi görkemli olacak. Bu ülkeyi yönetenlerin kendileri gibi düşünmeyen, itiraz eden, farklı düşünen, herkesi cezalandıranlara karşı 1 Eylül’de bir kez daha barışı, demokrasiyi ve özgürlüğü haykıracağız” diye konuştu.

“Türkiye’nin toplumsal bir barışa, adalete, demokrasiye, insan haklarına susamış olduğunu biliyoruz” diyen Buldan, konuşmasının devamında şunları belirtti:

“AKP’nin 18 yıllık iktidarında insan haklarının, demokrasinin ayaklar altına alındığını gördük. Bu ülkeye barışı biz getireceğiz, demokrasiyi, insan haklarını biz getireceğiz. Bu sorun sadece HDP’yi ilgilendiren bir sorun değildir. Kürt sorunun yaratığı krizden tüm Türkiye halkları olumsuz etkilendi. İnsanlar işinden aşından oldu, evlerde tencereler kaynamıyor, esnaf kapısına kilit vurmak zorunda kalıyor, gençler iş bulamıyor. Bütün bunların sebebi AKP’nin iktidarını ayakta tutmak adına gerçekleştirdiği uygulamalardır.”

AKP’nin iktidarı boyunca yandaşları dışında kimseye iş ve istihdam sağlamadığının altını çizen Buldan, “Bu anlayışa karşı biz barışı ve demokrasiyi getirmek zorundayız. Ama bunun başında öncelikle AKP’yi iktidardan düşürmek zorundayız. Önümüze konan ilk sandıkta kaybedeceklerini biliyorlar. Bütün Türkiye toplumu AKP’nin gerçek yüzünü görmüştür. Bütün anketlerde çöküş yaşayan bir AKP’ye rastlıyoruz. İşte bunun için güçlü bir ittifaka ihtiyacımız var. Bu ittifak demokrasi ittifakı olacaktır. Kadınların ve gençlerin ittifakı olacaktır. Şiddete karşı birleşenlerin ittifakı olacaktır. Şimdiden bunların hazırlıklarını yapıyoruz. Hep birlikte AKP’den kurtulacağımız bir mücadele yürüteceğiz. Bunun için çalışıyoruz. Her an karşımıza bir erken seçim tarihiyle çıkabilirler. Ama HDP buna hazırdır. HDP tüm il ve ilçe örgütleriyle yapılacak bir erken veya baskın seçime hazırdır” diye konuştu.

Erdoğan’ın siyaseten yaşadığı çöküş nedeniyle her gün yeni yeni müjdeler verdiğini, Ayasofya’nın Camiye çevrilmesinden sonra Karadeniz’de gazı müjdelediğini vurgulayan Buldan, “Bütün umutlarının yerin 7 kat dibine bağlamışlar. Çünkü Türkiye halklarından bekledikleri ilgiyi göremeyecekler. Doğalgaz meselesi tam bir fiyasko. İktidara geldiklerinden beri buldukları 30’uncu doğalgaz. Hiçbiri faaliyete geçmemiş. Yandaş şirketler buradan para kazanacak, ama o doğalgaz rezervinin tüm masrafını Türkiye halklarına yükleyecek. Sizin Türkiye halklarına vereceğiniz en büyük müjde bir an önce iktidarı bırakmanızdır. İktidarda durmak için yeni yeni yalanlar uydurmaktan vazgeçmiyorlar” dedi.

Muhalefet partilerinin, özellikle yeni kurulan bazı partilerin gözlerini Kürt halkının oylarına diktiklerini dile getiren Buldan, “Hepsi yeni yeni raporlar hazırlıyorlar. Kürtlerin yıllarıdır yaşadığı acıları, ödediği bedelleri asla dile getirmeyen ve bu konuda hiç ses çıkarmayanlar, bunlardan eski başbakan olan biri gözünü Kürtlerin oyuna dikmiş. Kürt halkı katledilirken, seçilmişleri cezaevine konulurken, belediyelerine kayyımlar atanırken, Kürtlerin yaşadığı acıları görmeyen, döktüğü gözyaşına seyirci kalanlar şimdi Kürt sorununu ben çözerim diye raporlar hazırlıyorlar. İmralı cezaevine başlı başına bir rapordur. Kürt siyasetçilerin cezaevlerinde olmaları başlı başına bir rapordur. Kayyımların atanması bir rapordur. Bizim yaşadıklarımız bir rapordur. Gördüklerimiz bir rapordur. Eğer bu sorunu çözmek niyetindeyseniz, bunları göreceksiniz” dedi.

Buldan, sorunun muhataplarını görmezden gelerek çözülmek istenen sorunların asla çözüme kavuşamayacağına dikkat çekerek, “Çözemeyenler çözüldüler. Hepsi tarihin çöp sepetine girdiler. Şimdi sıra AKP’de ve bu sorunu dile getirmeyenlerde. Biz biliyoruz ki bütün yaşananların, bütün saldırıların, engellemelerin gerçek sebebi AKP’nin kaybediyor olmasıdır. Özellikle son dönemlerde HDP’ye saldırmalarının nedeni budur. Çünkü karşılarında yalnızca direnenin HDP’nin olduğunu biliyorlar. Gittiğimiz her yerde büyük bir ilgi büyük bir alaka ile karşılaştık. Türkiye’nin her yerinde aynı ilgi ve aynı coşkuyla karşılanıyoruz. Bu HDP’nin sorunların çözüm adresi olduğunun göstergesidir. İşte bu yüzden HDP’ye saldırıyorlar. Ancak istedikleri kadar saldırsınlar HDP direnmekten vazgeçmeyecektir” diye konuştu.

“Adil yargılanma” talebiyle ölüm orucunda olan Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın durumlarının her geçen gün daha da kötüye gittiğine dikkat çeken Budan, “Tahliyeleri gerçekleşmezse yaşamlarını yitirecekler. Tek talepleri adil yargılanmak. Bu ülkede adil yargılanma yok. Bu ülkede yazarlar, demokrasiyi isteyenler, kadınları, gençler cezaevinde. Türkiye aslında yarı açık bir cezaevine dönüştü. Kimse kendini güvende hissetmiyor. Bu devran böyle devam etmez. Adalet bir gün size de lazım olacak. Her biri ayrı ayrı işledikleri suçlarından mutlaka yargılanacaklar. Bağımsız ve adil mahkemelerde yargılanacaklar. Mücadelemiz bunu içindir. Bize her türlü zulmü ve baskıyı uygulayanlara şunu söylemek istiyorum. Bizi yargılattığınız hakimler, savcılar bir gün sizi de yargılayacak. Onun için diyoruz ki, adalet için adım atın” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Buluşma müzik şöleni ile son buldu.