Belediye başkanlarından tutsak yakınlarına destek
Belediye başkanlarından tutsak yakınlarına destek
Diyarbakır'da cezaevinde açlık grevinde bulunan tutsakların yakınlarına belediye başkanlarından destek geldi. Başkanlar Diyarbakır E Tipi Kapalı cezaevi önündeki ailelerin yanına giderek, duygularını paylaştı.
BDP Van Milletvekili Aysel Tuðluk, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, BDP Diyarbakır Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Başkanvekili Hafize Ýpek, Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoðlu, Baðlar Belediye Başkanı Yüksel Baran, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş ve Kayapınar Belediyesi Başkanvekili Mahmut Dað Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önüne geldi. Burada bulunan tutsak yakınlarıyla görüşen başkanlar bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan TUHAD FED Diyarbakır Şube Başkanı Sırrı Doðan, 12 Eylül tarihinde 63 kişiyle 7 cezaevinde başlayan açlık grevine katılımın 14 cezaevinde süresiz ve dönüşümsüz olarak giderek arttıðını söyledi. Açlık grevindeki tutsakların saðlık sorunları yaşadıðının altını çizen Doðan, yaşanacak ölümlerden hükümet yetkililerinin sorumlu olacaðını ifade ederek, Türkiye kamuoyunu duyarlı olmaya çaðırdı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de "Maalesef vicdanların körelmeyle yüz yüze olduðu bir zamana tanıklık ediyoruz" diyerek, "Bugün 5 belediye başkanı arkadaşımla birlikte burada bulunan tüm annelerin yüreðindeki duyguları kayıtsız koşulsuz kabul ediyoruz ve o duygular bizim de taleplerimizdir" dedi. Yaşamının kesintisiz 10 yılını insan hakları mücadelesi içerisinde geçirdiðini anımsatan Baydemir, açlık grevinin ve 40. güne dayanan ölüm orucunun ne demek olduðunu iyi bildiðini söyledi.
"Geri dönüşü imkansız bir sürece doðru hızla ilerleniyor" diyen Baydemir, sivil itaatsizlik etkinliklerine ve eylem türüne inancının tam olduðunu ifade ederek şöyle konuştu: "Çatışmasız ve şiddetsiz bir siyasi mecranın önünün de açılması için bu sivil itaatsizlik eyleminde bulunan bedenlerin hiçbir tanesinin yaşamını yitirmemesi ve bedenlerinde kalıcı bir hasarın olmaması için mutlaka bir çabaya ihtiyaç var. Bu çaðrı yanıtsız kalmamalıdır. Ortaya konulan taleplerin hepsi meşru ve hemen gerçekleşebilecek taleplerdir. Bugün devlet adına yapılacak bir çaðrı, sayın cumhurbaşkanının, başbakanın, meclis başkanının yapacaðı bir çaðrı Türkiyede yeni bir sayfayı açabilir ve yeni bir kulvarda daha demokratik bir şekilde hepimizin birlikte yürümesine de zemin oluşturabilir."
Cezaevinde bedenlerini açlıða yatıran insanların çaðrısına devlet aklının ve Türk halkının vicdanının artık yanıt olması gerektiðini kaydeden Baydemir, "Yanıt olduðumuz oranda, elimizi uzattıðımız oranda bu coðrafyada insanlar yaşamını yitirmeyecek. Bu çaðrılara yanıt olmak demek; askerin de, polisin de, gerillanın da bundan böyle yaşamını yitirmeyeceði bir atmosfer, bir siyasal zemin yaratmak demektir. Bu itibarla bedenini açlıða yatıranların aynı zamanda bu ülkenin bütün gençlerinin yaşam hakkı için açlıða yatırdıklarını artık görmek gerekiyor" dedi. Konuşmaların ardından Başkanlar ailelerle birlikte oturma eylemi yaptı.
BDP Van Milletvekili Aysel Tuðluk, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, BDP Diyarbakır Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Başkanvekili Hafize Ýpek, Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoðlu, Baðlar Belediye Başkanı Yüksel Baran, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş ve Kayapınar Belediyesi Başkanvekili Mahmut Dað Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önüne geldi. Burada bulunan tutsak yakınlarıyla görüşen başkanlar bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan TUHAD FED Diyarbakır Şube Başkanı Sırrı Doðan, 12 Eylül tarihinde 63 kişiyle 7 cezaevinde başlayan açlık grevine katılımın 14 cezaevinde süresiz ve dönüşümsüz olarak giderek arttıðını söyledi. Açlık grevindeki tutsakların saðlık sorunları yaşadıðının altını çizen Doðan, yaşanacak ölümlerden hükümet yetkililerinin sorumlu olacaðını ifade ederek, Türkiye kamuoyunu duyarlı olmaya çaðırdı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de "Maalesef vicdanların körelmeyle yüz yüze olduðu bir zamana tanıklık ediyoruz" diyerek, "Bugün 5 belediye başkanı arkadaşımla birlikte burada bulunan tüm annelerin yüreðindeki duyguları kayıtsız koşulsuz kabul ediyoruz ve o duygular bizim de taleplerimizdir" dedi. Yaşamının kesintisiz 10 yılını insan hakları mücadelesi içerisinde geçirdiðini anımsatan Baydemir, açlık grevinin ve 40. güne dayanan ölüm orucunun ne demek olduðunu iyi bildiðini söyledi.
"Geri dönüşü imkansız bir sürece doðru hızla ilerleniyor" diyen Baydemir, sivil itaatsizlik etkinliklerine ve eylem türüne inancının tam olduðunu ifade ederek şöyle konuştu: "Çatışmasız ve şiddetsiz bir siyasi mecranın önünün de açılması için bu sivil itaatsizlik eyleminde bulunan bedenlerin hiçbir tanesinin yaşamını yitirmemesi ve bedenlerinde kalıcı bir hasarın olmaması için mutlaka bir çabaya ihtiyaç var. Bu çaðrı yanıtsız kalmamalıdır. Ortaya konulan taleplerin hepsi meşru ve hemen gerçekleşebilecek taleplerdir. Bugün devlet adına yapılacak bir çaðrı, sayın cumhurbaşkanının, başbakanın, meclis başkanının yapacaðı bir çaðrı Türkiyede yeni bir sayfayı açabilir ve yeni bir kulvarda daha demokratik bir şekilde hepimizin birlikte yürümesine de zemin oluşturabilir."
Cezaevinde bedenlerini açlıða yatıran insanların çaðrısına devlet aklının ve Türk halkının vicdanının artık yanıt olması gerektiðini kaydeden Baydemir, "Yanıt olduðumuz oranda, elimizi uzattıðımız oranda bu coðrafyada insanlar yaşamını yitirmeyecek. Bu çaðrılara yanıt olmak demek; askerin de, polisin de, gerillanın da bundan böyle yaşamını yitirmeyeceði bir atmosfer, bir siyasal zemin yaratmak demektir. Bu itibarla bedenini açlıða yatıranların aynı zamanda bu ülkenin bütün gençlerinin yaşam hakkı için açlıða yatırdıklarını artık görmek gerekiyor" dedi. Konuşmaların ardından Başkanlar ailelerle birlikte oturma eylemi yaptı.
