Ankarada 20 Eylül 2011de Kumrular Sokakta 5 kişinin hayatını kaybettiði bombalı eylemden dolayı tutuklanan ve basının bombacı olarak lanse ettiði Ümit Akgümüş, yarın görülecek davası öncesinde yazdıðı mektubunda, olayın kendisinin üzerine yıkılmak istendiðini belirterek, Bana gözaltında polisler burnundan estetik oldun mu? diye sordular. Çünkü eylemi gerçekleştiren kişinin burnu ile benim burnum birbirini tutmuyor dedi.
Ankarada 20 Eylül 2011de Kumrular Sokakta meydana gelen 5 kişinin hayatını kaybettiði patlamaya ilişkin Adanadan gözaltına alındıktan sonra Ankaraya getirilip tutuklanan Ümit Akgümüş, dava sürecine ilişkin cezaevinden yolladıðı mektupla yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti. Akgümüş, mektubunda 7 Mart günü gözaltına alındıðını ve gözaltına alınmam nedenini kendisine zorla imzalatılan belgeden öðrendiðini belirterek, Olayın faili olarak ben gösterildim. Cemaat ve özel savaş medyası hiç utanmadan, sıkılmadan haftalarca beni bombacı diye tanıttı. Ardından tutuklandım ve 9 ay sonra iddianamem Türk milleti adına denilerek kamuoyuna açıklandı dedi.
TÜM AÝLESÝNE DAVA AÇILDI
Akgümüş, davada kendisi ile yetinilmediðini ve amcasından kız kardeşine kadar bütün ailesine dava açıldıðını vurgulayarak, kendisi ile ilgili delilin ise sadece polisler tarafından ailesinin evine götürülen bulanık resmin imzalatılmasından ibaret olduðunu kaydetti. Akgümüş, mektubunda emniyette yapılan sorgusunu ise şöyle anlatıyor: Emniyette sorgum sırasında polislerin ilginç bir sorusu oldu. Bana Burnundan estetik ameliyat oldun mu? sorusunu yönelttiler. Anladım ki eylemi gerçekleştiren kişinin burnunun uç kısımları sivri o yüzden bana bu soruyu soruyorlar. Onun ardından bana onlarca sayfaya yazı yazdırdılar. Bunu kriminal inceleme için yaptılar. Bunu yaparlarken örnekleri alan polis amirine doðru döndü ve amirim yazılar uyuşmuyor dedi. Amiri ise bana arkasını dönerek, Sus duyacak sen devam et elbet tutan bir kısmı olacak yanıtını verdi. Ardından ben onlara eylemin yapıldıðı gün ve ondan önceki günlerde nerede olduðumu söyledim hatta onlara bulunduðum yerlerde kameralar olduðunu onları incelemeleri söyledim ancak hiçbir yanıt vermediler.
KANIT BULUNAMAYINCA ADANA DEVREYE GÝRDÝ
Cezaevindeyken Adanada yakılan araçlardan dolayı Adana Cumhuriyet Savcılıðının dava açmasının nedeninin de bombalı eyleme ilişkin hakkında hiçbir delil bulunmaması olduðunu kaydeden Akgümüş, Düşünün hukuk nasıl iflas etmiş bir durumda ki ben cezaevinde iken Adanada araç yakma emri veriyormuşum!. Yaşamını yitiren 5 insanın sorumlusu ben deðilim. Çünkü; 15 Eylül günü saat 13:57 sularında eylemi gerçekleştiren kişi araçla Aksaray-Ankara yönünde seyir halinde iken ben bu saatte Adana 6. Aðır Ceza Mahkemesinde arkadaşlarımın duruşması izliyordum. Ardından ise Adana Çakmak Plazada kendi kredi kartım ile kitap aldım. Tüm bunların görüntüleri ve belgeleri vardır dedi.
LEHTE DELÝLLERÝN HÝÇBÝRÝSÝNÝ ALMIYORLAR
Akgümüş, eylemde kullanılan aracın kiralandıðı yerde bulunan imzalar ve parmak izlerinin iddianameye bilerek konulmadıðını vurgulayarak, 15-20 Eylül günlerine ilişkin baz istasyonu raporlarının da iddianamede olmadıðını kaydetti. Bunların iddianameye konulmamasının nedeninin ise olayın kendisine yıkılmak istenmesi olduðuna işaret eden Akgümüş, Düşünün iddianamede üzerime bir silah atıyorlar. Ancak bunun balistik ve kriminal raporlarını iddianameye koymuyorlar. 17-18-19 Eylül tarihleri arasında eylemde kullanılan aracın hiçbir görüntüsünü iddianameye koymuyorlar. Araç adeta buhar olup uçuyor diye kaydetti.
5 KEZ AÐIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 830 YIL HAPÝS ÝSTEMÝ
Kumrular Sokakta gerçekleşen eylemi yaptıðı gerekçesiyle Ümit Akgümüş hakkında hazırlanan iddianame Ankara 13. Aðır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. . Bombalı eylemi gerçekleştirdiði ileri sürülen Ümit Akgümüş hakkında iddianame dosyasında adı geçen gizli tanık ifadeleri ve örgütsel dokümanlar delil gösterilerek 5 kez aðırlaştırılmış müebbet ve 830 yıl hapis cezası istendi. Ýddianamede Ramazan Pamukçi, Fethullah Yiðit, Ýhsan Akgül, Ertan Yürek, Hayrettin Sincan, Yakup Pamukçi, Ersin Batbay, Ahmet Korban ve Mürsel Pamukçi da aynı dosyadan yargılananlar arasında. Savcılık, iddianamesinde Yakup Pamukçi, Mürsel Pamukçi, Hayrettin Sincan, Ersin Batbay ve Ahmet Korban hakkında da TCKnin 314/2 ve TMKnin 5. Maddeleri örgüt üyeliðinden cezalandırılmalarını istedi. Davanın ilk duruşması ise yarın görülecek.
CEZAEVÝNDEYKEN EYLEM EMRÝ VERMÝŞ!
Öte yandan Adana Cumhuriyet Başsavcılıðı, 24 Mart günü Adananın Akkapı Mahallesinde 3 aracın yakılmasına ilişkin hazırladıðı iddianamede bir skandala imza atarak, cezaevinde bulunan Ümit Akgümüşün araç yakma eyleminin sorumlusu olduðunu ileri sürdü. Araç yakmaların ardından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Ferhat Şendurun ifadelerine dayanarak hazırlanan iddianamede, o dönem Kumrular Sokakta yaşanan patlamadan dolayı Ankarada tutuklu bulunan Ümit Akgümüş, 1 numaralı sanık olarak gösterildi. Ýddianameyi hazırlayan savcılık Şendurun ifadesine dayanarak, 8 Mart günü Adanada gözaltına alınan ve 12 Mart günü tutuklandıktan sonra 2 ay boyunca tek kişilik hücrede tutulan Akgümüşün araç yakma emirlerini verdiðini ileri sürerek, Akgümüşün örgüt üyeliðinden cezalandırılmasını istedi. Akgümüş önümüzdeki günlerde ayrıca bu davadan da yargılanacak.