Ýsveç Gazeteciler Sendikasının (SFJ) davetlisi olarak geldiði Stockholmde bir dizi temaslarda bulunan ve konferanslara katılan Oda Tv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Türkiyede gazeteciler, aydınlar ve muhalif politikacılara yönelik baskı ve saldırıları somut örnekler vererek anlattıktan sonra cezaevinde daha özgür olduðunu söyledi.
Ýsveç Ýşçi Sendikaları Konfederasyonu (LO) ve Memur Sendikaları Konfederasyonunun (TCO) düzenlediði yemekli bir konferasta konuşan Pehlivan Oda Tv davasının sembolik bir özelliði olduðunu, siyasi iktidarın Oda tv çalışanlarını tutuklayarak tüm gazetecilere göz daðı vermeyi amaçladıðını söyledi. Hükümetin diðer gazetecilere eðer siz de muhalefet yaparsanız sizleri de cezaevlerine atarız demek istediðini dile getirdi.
Onlarca gazetecinin hala cezaevlerinde yatmakta olduðuna dikkat çeken Pehlivan cezaevlerindeki gazetecilerin mesleklerini yaptıkları için tutuklandıklarını vurguladıktan sonra konuşmasını şöyle sürdürdü:
GAZETECÝLER KORKTUKLARI ÝÇÝN OTO SANSÜR UYGULUYOR
Ben iki ay önce serbest bırakıldım. Ancak cezaevinde daha özgürdüm. Türkiyede insanlar telefonda konuşmaktan korkuyorlar. Dinlendikleri ve takip edildiklerini düşünüyorlar. Gazeteciler cezaevlerine girmekten korktukları için oto sansür uyguluyorlar. Medya patronları siyasi iktidara ters düşmemek için eleştirel yazılar kaleme alan gazetecileri işten atıyorlar. Türk Hükümeti açıkça şu yazarları, şu gazeteleri okumayın, şu gazetecileri işten atın açıklamalarını yapıyor.
Başbakan Erdoðanın Ahmet Şıkın Gülen Cemaatinin örgütlenmesi ve çalışmaları ile ilgili yazıðı kitabı bomba olarak nitelediðini hatırlatan Pehlivan demokratik hukuk devletinde böyle bir şeyin olması inanılamaz dedi.
Pehlivan, muhaliflere karşı açılan davaların özel yetkili mahkemeler tarafından yürütüldüðüne dikkat çektikten sonra mahkemelerde tutsakların savunma hakkının kısıtlandıðını, ceza yasalarına uyulmadıðını, sahte deliller kullanıldıðını, insanların neyle suçlandıklarını bilmeden yıllarca cezaevinde tutulduklarını dile getirdi.
Aydın, gazeteci ve yazarların yanı sıra çok sayıda milletvekili ve sendikacının da cezaevlerinde tutulduðunu söyleyen Pehlivan konferansa katılan sendikacı ve gazetecilere tutsakların özgürlüklerine kavuşmaları için çaba göstermeleri çaðrısında da bulundu.
KCK DAVASINDAN YARGILANAN ARKADAŞLARIM ÝÇÝN ENDÝŞELÝYÝM
Pehlivan KCK davası kapsamında yargılanan gazetecilerin durumlarına da dikkat çekti. Türkiye cezaevlerinde süren açlık grevlerinden söz ettikten sonra şunları söyledi. KCK davasından yargılanan arkadaşlarım açlık grevindeler. Bu günlerde duruşmaları var.Onlar için endişeliyim. Başbakan Erdoðan milliyetçi oylara oynuyor. Ben Erdoðanın gündemi deðiştirmek amacıyla idamı gündeme getirdiðini düşünüyorum. Erdoðan dikkati toplumsal konulardan başka yere çekmek için zaman zaman böylesi manevralar yapıyor. Ben idama karşıyım. Eðer idam yasalaşırsa cezaevlerinde yatan pek çok gazeteci idamla yargılanacaktır.
Konferansın ardından Türkiyeye dönmek için yola çıkan Barış Pehlivan yarın (Cuma günü) yargılandıðı Oda tv davasında sanık olarak hakim karşısına çıkacak.