Yemen savaşında yeni cephe Suudi Arabistan mı?

Yemen’de Suudi Arabistan’ın da taraf olduğu iç savaşta sonuç alınamazken, dün Riyad’a fırlatılan yeni füze Husiler’e yönelik askeri operasyonların başarısızlığının yanı sıra savaşın artık Suudi topraklarında devam edeceğinin işareti.

2014 yılında Şii Husi milisleriyle Devlet Başkanı Mansur Hadi’ye bağlı hükümet güçleri arasındaki iç savaşta eski Devlet Başkanı Ali Abdullah Saleh yanlısı silahlı gruplar da Husiler’le ittifak yapmıştı. Ancak Saleh, Husiler’le ittifakı bozması ardından 4 Aralık’ta Husiler’in düzenlediği baskınla öldürülmüştü.

Askeri güçleri 100 binin üzerinde olarak tahmin edilen Husiler’in İran’dan destek aldığı bilinirken, neredeyse İran-Suudi savaşı olarak görülen çatışmalarda hiçbir tarafın galip gelemeyeceği bir duruma gelindi.

Ülkenin Suudi Arabistan sınırındaki kuzeybatı ile batı vilayetlerinde hakim olan Husiler, geçtiğimiz ay Suudi başkenti Riyad’a füze fırlatmışlardı. Bu füzenin hava savunma sistemiyle Riyad Havaalanı yakınlarında düşürüldüğü iddia edilse de, askeri uzmanlar füzenin boş alana düştüğünü savunuyor.

Ancak bu gelişme bile Suudilerin, özellikle de veliaht prensi Muhammed bin Salman’ın oldukça zor bir savaşta olduklarını göstermişti.

SAVAŞ SUUDİ TOPRAKLARINA TAŞINDI

Dün Husiler tarafından fırlatıldığı duyurulan bir balistik füze de, hem savaşın yeni boyuta taşındığını hem de artık Suudi Arabistan topraklarına da taşırıldığının işareti olarak görülüyor. Zira sonradan etkisiz hale getirilen füze, tam da Kral Salman’ın Suudi ailesinin ileri gelenleriyle önemli bir toplantı yaptığı bir esnada fırlatılmıştı.

Suudi Arabistan ve Arap Koalisyonu ülkelerinin savaşa dahil olduğu Mart 2015’ten bu yana Husiler sadece sınır bölgelerine yönelik saldırılarda bulunurken, Kasım ayından bu yana başkent Riyad’ın doğrudan hedef alınması savaşın vardığı düzeyi kanıtlıyor. Suudi Arabistan’da resmi olarak görünmeseler de nüfusun yüzde 10’undan fazlasının Şii olması da bu ülkedeki mezhep çatışması riskini arttırıyor.

TARAFLAR BİRBİRİNİ GERİLETMEDE ZORLANIYOR

İran destekli Husiler’e yönelik Mansur Hadi’ye bağlı birliklerin Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap Koalisyonu tarafından verilen hava desteğine rağmen henüz ciddi bir ilerleme sağlayamaması da Suudileri zorda bırakıyor. 2015 yılında Husiler tarafından ele geçirilen Aden şehri dışında Mansur Hadi’ye bağlı birlikler tarafından geri alınmış bir kent yok. Husilerden geri alınan Taiz kenti ise Şii milisler tarafından kuşatma altında tutuluyor.

İRAN DESTEĞİ İDDİALARI DEVAM EDİYOR

İran’ın Husi milislerine destek verdiği bir sır olmasa da, resmi olarak bu ülkenin suçlanabilmesi için yoğun bir çaba sarfediliyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Suudi Arabistan tarafından İran’ın Husi milislerine silah yardımı yaptığına dair açıklamalar yapılmıştı.

Geçtiğimiz hafta bir açıklama yapan ABD’nin BM nezdindeki temsilcisi Nikki Haley, İran tarafından Husi milislerine verilen silahlara dair ‘delilleri’ paylaşmıştı. Haley, Husiler tarafından fırlatılan bir füzenin parçalarını da göstermiş ve söz konusu füzenin de İran tarafından verildiğini savunmuştu.

4 Kasım’da Riyad Havaalanı’na fırlatılan füzenin kalıntılarının İran’a ait Qiyam füzelerine benzediği de BM uzmanlarınca doğrulanmıştı. Ancak kimi uzmanlar, Husilerin elindeki füzelerin Yemen ordusundan kalma parçaların ‘İran’lı askeri eğitmenler yardımıyla’ monte edilmiş olabileceğini düşünüyor.

KARŞILIKLI KATLİAMLAR DEVAM EDİYOR

Yemen’de savaşan güçlerin hiçbirinin diğerini 2014 öncesi konuma geriletemeyeceği anlaşılırken, iç savaşta neredeyse her gün sivil katliamı yaşanıyor. Son iki haftadaki Suudi hava saldırılarında Birleşmiş Milletler (BM) tahminlerine göre 140 civarında sivil yaşamını yitirdi. Geçtiğimiz hafta Mansur Hadi yanlılarının tutulduğu bir cezaevinin ‘yanlışlıkla’ vurulması sonucu ise en az 45 esir asker öldürülmüştü.

Benzer şekilde Husilerin 4 Aralık’ta öldürdükleri eski müttefikleri Ali Abdullah Saleh yanlılarına yönelik infazlarının devam ettiği bildiriliyor. Saleh’in öldürülmesi ardından aralarında iş insanları ve gazetecilerin de olduğu onlarca Saleh yanlısının ya öldürüldüğü ya da kaçırıldığı iddia ediliyor.

Yemen savaşında 10 bini aşkın sivilin yaşamını yitirmesinin yanı sıra binlerce kişinin de başta kolera olmak üzere hastalıklar nedeniyle öldüğü biliniyor. 26 milyonluk nüfusun en az yarısının da insani yardıma muhtaç olması ülkedeki insani dramın daha da büyüyeceğinin işareti olarak görülüyor.