Zengin yeraltı kaynaklarına sahip olan Kongo’nun doğusu, 30 yıldır silahlı çatışmalara sahne oluyor. Son aylarda, Ruanda destekli olduğu öne sürülen M23 adlı silahlı grup Goma ve Bukavu gibi önemli kentleri ele geçirmişti. 

Doha merkezli arabuluculuk süreciyle birlikte diplomatik girişimler yoğunlaşmış, sonunda Washington’da düzenlenen törende iki ülkenin dışişleri bakanları bir metin üzerinde uzlaşmıştı.

ABD VE ULUSLARARASI DESTEK

ABD Dışişleri Bakanı’nın himayesinde imzalanan anlaşma, BM, Afrika Birliği ve Fransa tarafından memnuniyetle karşılandı. ABD Başkanı Donald Trump ise sürece katkı sunmaktan dolayı memnuniyet duyduğunu belirtti.

ANLAŞMANIN İÇERİĞİ VE ELEŞTİRİLER

Anlaşma, DKC’nin toprak bütünlüğünün tanınması ve doğudaki çatışmaların durdurulması gibi maddeler içeriyor. Ancak, M23’ün kontrol ettiği bölgeler veya askeri kazanımları belgede yer almıyor. Bu durum, bazı gözlemciler tarafından “sembolik bir jest” olarak değerlendiriliyor.

M23 NE OLACAK?

M23’ün daha önceki ateşkesleri tanımaması ve işgal ettiği bölgelerde sivil halka yönelik hak ihlalleri, insan hakları örgütleri tarafından belgelemeye devam ediyor. Haziran ayında Human Rights Watch, M23’ü Goma çevresinde sivilleri infaz etmekle suçlamıştı.

TSHISEKEDİ: YENİ DÖNEMİN BAŞLANGICI

DKC Devlet Başkanı Félix Tshisekedi, imzalanan anlaşmanın “istikrar ve işbirliği açısından yeni bir dönemin başlangıcı” olduğunu belirtti.

Ülke bağımsızlığının 65. yıl dönümünde konuşan Tshisekedi, devlet otoritesinin ülkenin tamamında yeniden kurulacağını belirterek, imzalanan anlaşmanın “sadece bir belge değil, aynı zamanda barış sözü” olduğunu söyledi.