Kanada’da yerli çocuklar için tarihi tazminat

Kanada hükümeti ayrımcılık mağduru yerli çocuklar ve aileleri için milyar Kanada doları tazminat içeren prensip anlaşmasını açıkladı.

Anlaşma kapsamındaki miktar aralık ortasında Başbakan Justin Trudeau tarafından açıklanmıştı.

Federal Kraliyet Yerli İlişkileri Bakanı Mark Miller, basın toplantısında anlaşmanın Kanada tarihinin “en önemli tazminat anlaşması” olduğunu belirtti.

Önümüzdeki aylarda sonuçlandırılması öngörülen prensip anlaşması, yerli olmayan çocuklara tahsis edilen tutarlar üzerinde yıllarca süren davalara son vermeyi amaçlıyor.

Bu meblağın yarısı, ailelerinin bakımından geri çekilen ve çocuk koruma sistemine yerleştirilen yerli çocukların tazmini için kullanılacak, kalan kısmı ise bu sistemin önümüzdeki beş yıl içinde yeniden düzenlenmesini sağlayacak.

Yerli Hizmetleri Bakanı Patty Hadju, "Hiçbir tazminat insanların yaşadığı travmayı telafi edemez" dedi.

Hadju, ancak anlaşmanın "hayatta kalanlar ve aileleri için finansman ve hizmetlerde ayrımcılığın yol açtığı acı ve zararın tanınması” olduğunu kaydetti.

2019'da Kanada İnsan Hakları Mahkemesi, hükümetin, ebeveynlerinin bakımından alınan ve 2006’dan sonra koruma sistemine yerleştirilen binlerce İlk Milletler (Kanada yerlileri) çocuğunun her birine 40.000 Kanada doları tazminat ödemesine karar vermişti. Bu karar, geçen yıl eylül ayında onaylanmıştı. Ekim ayında hükümet karara itiraz ederek, tazminatın gerekli olduğunu ancak müzakereli bir anlaşma çerçevesinde çözümlenmesini tercih ettiklerini belirtmişti.

Her kişiye verilecek miktar, yöntemi ve takvimi uzmanlar ile ülkenin temel yerli örgütü olan İlk Milletler Meclisi arasındaki istişarelerde belirlenecek. Şikayetçilerin avukatlarından Robert Kugler, “Bu anlaşma tarihidir ve umuyoruz ki bu ülkenin uzlaşı çalışmasında dönüm noktası olacaktır” dedi.

Geçen mayıs ayından bu yana, Katolik yatılı okullarının eski tesislerinde binden fazla isimsiz mezar bulundu. Bu mezarlar, Kanada tarihinde karanlık bir sayfaya ve 2015'ten bu yana "kültürel soykırım" olarak kabul edilen zorla asimilasyon politikasına ışık tutmuştu.