Üç yazar 6 Mart günü sabah saatlerinde evlerine düzenlenen baskınlar sonucu gözaltına alınmış, Sami Tan ve Ronayi Önen, savcılık ifadesi ardından “yurt dışı yasağı” adli kontrolü tedbiri ile serbest bırakılmıştı. Bir gün sonra, 7 Mart'ta aynı soruşturmada gözaltına olan Mevlüt Aykoç ile İzzet Çınar ve Şükriye Çınar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Açıklamada, gözaltıların Kürt halkının diline, kültürüne ve varlığına yönelik bir saldırı olduğu belirtilerek, bu duruma tepki gösterildi. Enstitü, HÎNKER kitabının 15 yıl önce hazırlandığını, Kürtçe öğrenmek isteyenlere yönelik kurslarda kullanıldığını ve yasal olarak herkesin erişimine açık olduğunu hatırlattı.
Ayrıca, Önder Apo’nun 27 Şubat’ta yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı vurgulanarak, barış umudunun yeşerdiği bir dönemde bu gözaltıların dikkat çekici olduğu ifade edildi.
Açıklamada, bu adımın sadece üç Kürt aydınına değil, "Barış ve Demokratik Toplum" sürecine yönelik bir saldırı olduğu dile getirildi.
İsviçre Kürt Enstitüsü, Türk hükümetini bu tür provokatif eylemlerin önlenmesi için adım atmaya çağırarak, süreci baltalamak isteyenlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Açıklamada, “Bizim Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nden ve TBMM'den talebimiz, bu tür kötü niyetli ve savaş çığırtkanlarının engellenmesi için hukuken gereken her şeyin yapılmasıdır” denildi.