PKK Yürütme Komitesi, Mart ayı içerisinde yaşamını yitirenleri anarak, “Kahramanca tarzın dışında hiçbir tarz, ne PKK’nin tarzı olabilir, ne de gelişmeye yol açabilir”

PKK Yürütme Komitesi, resmi internet sitesi üzerinde yaptığı açıklama ile Mart ayı içerisinde yaşamını yitirenleri andı.

PKK açıklamasında, “Kahramanlık ile şehitlik tanımı PKK’de yeterince yapılmıştır. PKK’nin büyük çıkışı, bu anlatımlar ve tanım gereği kahramancadır. Nitekim çok sayıda kahramanın çıkışı da bunun açık bir ispatıdır. Eylemin kendisi başlarken kahramancadır, sonuca giderken de kahramancadır şahadete giderken de tamı tamına kahramancadır. Kahramanca tarzın dışında hiçbir tarz, ne PKK’nin tarzı olabilir, ne de gelişmeye yol açabilir.

Halk gerçekliğimiz ister tarihsel, ister güncel özellikleri itibariyle değerlendirilsin, ona verilecek kurtuluş yolu ancak kahramanca kurtuluş yolu olabilir. Bunun adı da kahramanlık tarzının tutturulmasıdır. Tarihi diyalektik, bizim yaşam diyalektiğimiz eğer devrimle tamamlanmak isteniliyorsa, böyle olması gerektiğinden ötürüdür. Kahramanca başlayıp kahramanca götürmek objektif gerçekliktir” denildi.

‘APOCU’LUĞUN HAVARİSİYDİ’

“Şehitlerimizi birer kahraman olarak anarken, Partimizin bu kahramanca özelliklerine uygun yaşamını noktaladıkları için, bu gücü gösterdikleri için gerçek PKK’lilerdir, gerçek kahramanlardır” diyen PKK, devamla şunları ifade etti:

“Büyük insanları, seçkin önderleri, halkların kurtuluş umudu olan yaşamı yaratanları anlatmak çok zor. Her biri bir roman kahramanı, yaşamlarının her bir anı destan konusu olan bu seçkin insanlar anlatılamıyor. Çünkü onlar sıradanlığı aşıp doğaüstü güçlerle donanmayı başaran, maddi yaşam içindeki duruşlarıyla yıkılmaz değer yaratanlar, kutsallığa erişmiş insanlar oluyor. 28 Mart 1986 yılında Gabar’da şahadete ulaşan PKK Merkez Komitesi ve HRK’nin büyük komutanı AGİT-Mahsum Korkmaz yoldaşı anmak, O'nun mücadelesini anlatmak; gerçekte ulusal ve toplumsal özgürlük ve demokrasi mücadelemizin önde gelen kahramanlarından birini anmak ve bu destanını anlamaktır. Örgütçülüğü, disiplini, dinamik yapısı, ilkeli yaklaşımı, emekçiliği, mütevazi yaşamı, birleştirici yanları ile O, 'bir çizgi militanı olarak Apoculuğun havarisi olarak' işe başladı. Binlerce yıllık Kürdistan tarihinin yarattığı umutsuzluk ortamı karşısında o hep bir umut kaynağı oldu. Tüm devrim şehitlerini şahsında anıyor, komutası altında devrim yürüyüşümüzü zaferle taçlandıracağımızın sözünü yineliyoruz.    

‘FEDAİ DURUŞUYLA  ÇALIŞMALARA KATILDI’

Hareketimizin ülkeye dönüş yıllarında devrimci düşüncelerle tanışıp Apocu hareket içerisinde fedai duruşuyla çalışmalara katılan Sedat Alkan yoldaşımızın 21 Mart 1980 yılında Amed’de ilkel-milliyetçi ve reformist güçler tarafından katledilişini kınıyor şehadeti önünde saygıyla eğiliyoruz.

Sömürgeciliğin yerel işbirlikçiler eşliğinde Kürdistan’da gerçekleştirdikleri devrimci katliamına büyük bir direnişle karşı koyan, halkın ve mücadelemizin zihninde ve dilinde destanlaşan Şikestun direnişini ve bu direnişin kahramanları olan Mehmet Hoca-Salman Doğru, Ahmet Kurt, Hüseyin Gelincik, Mehmet Kurt ve Süleyman Saruhan yoldaşların şehadetini saygıyla anıyor anılarına bağlılığımızın sözünü yineliyoruz.

Faşist Türk zihniyetinin askeri cunta döneminde esir aldıkları devrimcileri zindanlarda tasfiye etme çabalarına karşı Apocu hareketin önder kadrolarınca yaratılan direniş kültürünün takipçisi olan Nesimi-Yaşar Öner yoldaşın 21 Mart 1982 yılında şehit düşmesini anıyor şahsında tüm zindan direnişçilerinin ruhuna bağlılığımızı yineliyoruz.

26 Mart 1988 yılında Adıyaman kırsalında sömürgeci güçlerle girmiş oldukları çatışmada şehit düşen beş yoldaşımızı Abuzer-Hüseyin Yorulmaz yoldaşın şahsında anıyor şehadetleri önünde saygıyla eğiliyoruz.

Ülkemizin zorlu coğrafya ve mevsim koşullarına rağmen Kürdistan halklarının özgürlüğüne baş koyan ve bu uğurda hiçbir engel tanımadan zorlukların üstesinden gelip şehadete ulaşan Ferman –Şexo Abdullah ve beraberindeki iki yoldaşın 23 Mart 1991 yılı Gadare’deki şehadetlerini saygıyla anıyoruz.

Bir komplo sonucu pusuya düşürülerek 28 Mart 1991 yılında Zağros eyaletinde şehit düşen yedi yoldaşımızı Mahabat –Ayşe Tar yoldaşın şahsında anarken, direnişlerinin yolumuzu aydınlatan birer meşale olduğunu belirtiyor anılarına bağlılığımızı belirtiyoruz.     

‘KAHRAMANCA DİRENEREK ŞEHİT DÜŞTÜLER’

1991 yılının 29 Mart günü Uludere kırsalında düşman güçlerinin operasyonuna karşı girmiş oldukları kahramanca direnişin sonucunda şehit düşen Kara Ömer-Haydar Altun ve beraberindeki dört yoldaşın şehadetini anıyor anılarını devrimle yaşatacağımızı belirtiyoruz.

Şehadetiyle Amed halkının dilinde destanlaşan Remzi-İrfan Pervane yoldaşın iki yoldaşıyla beraber Mart 1992 yılında yaşadığı şehadeti saygıyla andığımızı belirtiyor kendilerinin yegane yol göstericilerimiz olduğunu belirtiyor minnetle anıyoruz.

Tekoşer- Zeyad İsmail yoldaşımızın 26 Mart 1993 yılında güney batı eyaletinde düşman güçleriyle yaşanan bir çatışma sonucu yaşadığı şehadeti önünde saygıyla eğiliyor her zaman yaşamımızla anacağımızın sözünü yineliyoruz.

Mart 1994 yılında güney –batı eyaletimizde şehit düşen Kayser –Mahmut Öner yoldaşımızın şehadetini saygıyla anıyor şehadet gerekçelerine bağlılığımızı belirtiyoruz.

        Serhat halkının yüreğinde unutulmaz bir yeri olan Zeki-Mehmet Karakoç ve beraberindeki altı yoldaşın 22 Mart 1994 yılında Ağrı dağında düşmanla girdikleri çatışmada yaşadığı şehadetleri minnetle anıyor zafere yürüyüşümüzün anılarına bağlılığımızın bir gereği olduğunu belirtiyoruz.

25 Mart 1994 yılında Hizan-Geliye Kesan kırsal alanında şehit düşen üç yoldaşımızı Harun-İskan Adar yoldaşın şahsında saygıyla anıyor şehadetlere bağlılık sözümüzü yineliyoruz.

Muş Kosor bölgesinde düşmanın binlerce gücüne karşı büyük bir direnişle 25 Mart 1994 tarihinde  şehadete ulaşan on beş yoldaşımızı Nalin-Leyla Doğan yoldaşımızın şahsında anıyor şehadetlerine bağlılığımızı yaşamımızla kanıtlayacağımızın sözünü yineliyoruz.

27 Mart 1994 tarihinde sömürgeci güçlerin ağır bombardımanları sonucu şehit düşen Ziver köyünde şehit düşen 23 yurtseverimizi minnetle anıyor şehadetleri önünde saygıyla eğiliyoruz.

27 Mart 1994 ‘te şehadete ulaşan Beşuke köyünde şehit düşen 16 yurtseverimizi saygıyla anıyor şehadetlerinin mücadelemizin temeli olduğunu belirtiyoruz.

Zagros eyaleti Soranser tepesinde 23 Mart 1995 yılında şehit düşen dört yoldaşımızı Zeki-Rahim Süren yoldaşın şahsında anıyor şehadetleri önünde saygıyla eğiliyoruz.     

‘FEDAİ EYLEMİYLE ŞEHİTLER KERVANINA KATILDI’

Uluslar arası komplo ile önderliğimizi esaret altına alarak mücadelemizi tasfiye etmeye çalışan sömürgeci güce karşı 27 Mart 1999 yılı İstanbul Taksim meydanında fedai eylemiyle şehitler kervanına katılan Zine Gülistan-Meral Mamyak yoldaşımızı saygıyla anıyor anısına bağlılığımızı fedaileşen parti çizgisinde yaşamsallaştırarak yerine getireceğimizi belirtiyoruz.

Zağros’un Herki bölgesinde düşmanın hava saldırısı sonucu 22 Mart 2001 yılında şehit düşen Kandil-Herem Celal Muhammed ve beraberindeki üç yoldaşın şehadetini anıyor önlerinde saygıyla eğiliyoruz.

26 Mart 2003 tarihinde şehit düşen Peyman-Stera Ömer yoldaşımızı saygıyla anıyor anılarına bağlılığımızı yineliyoruz.

Mardin’de 25 Mart 2005‘te şehitler kervanına katılan Latif GAP-Abdullah Deniz yoldaşı saygı ve minnetle anıyoruz.

Muş güneyi Şenyayla kırsalında direnişleriyle baş edemeyen düşmanın kimyasal silah kullanması sonucu şehit düşen 14 yoldaşımızı Aso Sablax –Kemal Tahazade ve Eriş Amed –Bülent Tanışık yoldaşların şahsında anıyor şehadetleri önünde saygıyla eğiliyoruz.

31 Mart 2006 tarihinde Cudi dağında düşman operasyonuna karşı çatışmada şehit düşen beş yoldaşımızı Botan –Mameş Peziri ve Yıldız Demirdağ –Nursel Şimşir yoldaşların şahsında saygıyla anıyor anılarını yaşatacağımızın sözünü yineliyoruz.

21-24 Mart 2012 tarihlerinde sömürgeci güçlerin Cudi dağında yürüttüğü operasyonunda şehit verdiğimiz yoldaşlarımızı Sadık Kobani-Adıl Muhammed yoldaşın şahsında minnetle anıyor anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.     

‘YOLUMUZU AYDINLATAN BİRER MEŞALE OLDULAR’

24 Mart 2012 tarihinde Garzan eyaleti Şeyh Cuma bölgesinde düşman kuvvetlerinin özel operasyonu sonucu kahramanca direnerek şehit düşen on altı kadın yoldaşımızı Arjin-Leyla Altan ve Berfin- Selma Avcı yoldaşların şahsında anıyor anılarını mücadelemizde yaşatacağımızın sözünü yineliyor şehadetlerinin mücadelemizin yolunu aydınlatan birer meşale olduklarını belirtiyoruz.

İran sömürgeciliğine karşı özgür Kürdistan şiarıyla mücadele eden Mahabat Kürt Cumuriyetinin kurucularından olan Qazi Muhammed’in 31 Mart 1947 yılında katledilişini kınıyor mücadelemizle anısını yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

‘TÜRKİYE DEVRİMİNİ YİNELEME SÖZÜNÜ YİNELİYORUZ’

Türkiye devrim hareketinin önderlerinden olan ve hareketimizin gelişmesinin büyük nedenlerinden biri olan 30 Mart 1972 yılındaki Kızıldere katliamını lanetliyor Mahir Çayan ve beraberinde şehit düşen dokuz yoldaşın anısı gereği Kürdistan ve Türkiye devrimini gerçekleştirme sözünü yineliyor devraldığımız eşitlik özgürlük ve halkların kardeşliğini esas alan bayrağı göndere yükselteceğimizi belertiyoruz.”

‘HASEKÊ ŞEHİTLERİNİN HESABINI SORACAĞIZ’

PKK, “Son olarak uluslar arası ve bölgesel güçlerin tezgahlarında oluşturulan çetelerin saldırısı sonucu Hasekê katliamında şehit düşen yurtsever halkımızı saygıyla anarken katliamın hesabını soracağımızın sözünü yineliyor tüm Kürdistan halkına baş sağlığı diliyoruz.

Mücadelemizi Kuzey’de Rojava’da ve diğer parçalarda devrim eşiğine getiren temel güç hiç kuşkusuz ki Parti Önderliğimizin çizgisinde kahramanlaşarak şehit düşen yoldaşlarımızdır. Kendilerine borçlu olduğumuz tüm şehitleri bir kez daha saygıyla anarken yurtsever Kürdistan halkının şehitler gerçekliği etrafında kenetlenerek mücadeleyi daha güçlü geliştirmeye çağırıyor selam ve saygılarımızı sunuyoruz” dedi.