'O gün Erdoðan da gelseydi yola inerdik'

'O gün Erdoðan da gelseydi yola inerdik'

BDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması için fezlekelerin hazırlanmasına vesile edilen gerillanın yol kontrolü sırasındaki 'kucaklaşma' gündemde kalmaya devam ederken, olayın nasıl gerçekleştiðini kontrolü yapan gerilla birliðinin komutanı anlattı. Gerillanın rutin yol kontrolleri yaptıðı bir sırada yaşanan olayın tesadüf olduðunu ifade eden Ciwan Bitlis, “Biz günlerdir bölgede yol kontrolleri yapıyorduk. O gün büyük bir konvoyun geldiðini gördük ve hemen yola indik. Daha önce planladıðımızı bir şey deðildi. O gün Erdoðan da gelseydi, Genelkurmay başkanı ya da Kılıçdaroðlu da olsaydı yine biz o yola inerdik” dedi.

Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) 23 Temmuzda başlattıðı “devrimci harekatı” sonrasında, BDP parlamenterlerin dokunulmazlıklarının kaldırılması için fezlekelerin hazırlanmasına vesile yapılan yol kontrolü sırasındaki kucaklaşmanın arka planında ne vardı?

Hükümet yetkilileri ve Türk medyasının “planlı bir buluşma” olarak yansıttıðı 17 Aðustos’taki “kucaklaşma” görüntülerinin nasıl bir ortamda gerçekleştiðini ve sonrasında yaşananları, yol kontrolünün yapıldıðı sırada gerilla birliðinin komutanı olan Ciwan Bitlis ile konuştuk.

ORADA OLUŞUMUZ TESADÜFTÜ

Şemzinan (Şemdinli), Çelê (Çukurca) ve Gever (Yüksekova) hattında rutin yol kontrolleri yaptıklarını söyleyen Ciwan Bitlis, BDP milletvekillerinin kontrol esnasında orada bulunmalarının tesadüf olduðunu belirti. “Biz günlerdir bölgede yol kontrolleri yapıyorduk. O büyük bir konvoyun geldiðini gördük ve hemen yola indik. Daha önce planladıðımızı bir şey deðildi. O gün Erdoðan da gelseydi, Genelkurmay başkanı ya da Kılıçdaroðlu da olsaydı yine biz o yola inerdik.”

BDP milletvekillerinin içinde bulunduðu konvoyun rutin bir yol kontrolüne girdiðini ifade eden Ciwan, yaşananların halkın kendi çocukları olan gerilla ile karşılaşması olduðunu söyledi.

Ciwan Bitlis yaşananları şöyle anlattı: “Zaten biz rutin yol kontrolleri yapıyorduk. O gün bazı çalışmalar için yola inmemiştik. Ama yola yakın bir yerdeydik. Büyük bir konvoyun geldiðini görünce ve ne olduðunu bilmediðimiz için, yine düşmanın sivil araçlarla kuşatmaya aldıðımız karakollara erzak ve cephane götürmek istediðini bildiðimiz için hemen yola indik. Aslında biz de parlamenterleri görünce şaşırdık. ”

PLANLI ÝSE, KANITLASINLAR!

BDP milletvekilleriyle kucaklaşma sahnelerinden sonra Türk devlet yetkililerinin “bu planlı bir buluşma” şeklindeki açıklamalarını yalanlayan Bitlis, “Varsa kanıtları ortaya koymalılar” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoðan ve AKP hükümetinin yalanlarını halkımız iyi biliyor. Erdoðan yalancılıkta uzmanlaşmış durumda. Onların dediði gibi planlı olsaydı farklı bir yaklaşım ortaya çıkardı. Yaşananlar bizim bölgedeki hakimiyetimizi, olan bir şeyi açıða çıkardıðı ve bütün dünyaya açık bir şekilde gösterdiði için bunu böyle yansıtmak istediler.”

YAŞANANLAR BEKLENMEDÝK BÝR DURUMDU

Kucaklaşma sahnesi ve orada yaşan atmosferin beklenmedik bir durum olduðunu ifade eden Bitlis şöyle konuştu: “Türk medyası en fazla yaşanan kucaklaşma sahnelerini gündemine aldı. Aslında halka ve halkın seçtiði milletvekillerine neden sizde bizim gibi çocuklarınıza 'terörist' demiyorsunuz diyorlar. Halka çocuklarınızdan nefret edin, çocuklarınıza 'terörist' deyin diyorlar. Halkın milletvekillerine sizi seçen halkın çocuklarını dışlayın diyorlar. Fakat halkta, onları milletvekilleri de orada yaşan duygusal ortamdan etkilendi. Ve halk çocuklarını kucakladı. Orada yüzlerce insanla kucaklaştık. Bunda ne var? Eðer varsa bir suç oradaki herkes suçlu? Ki, burada her hangi bir suç yok.”

YOL KONTROLLERÝ NEDEN ÖNEMLÝ?

Yolların kontrolünün çok önemli olduðunu söyleyen Bitlis, “Tarihte de yolların böyle bir önemi var” dedi ve yol kontrollerindeki esas amaçlarını şöyle açıkladı: “Sınır hatlarında Türk ordusunun birçok karakolları var. Bu karakollarla merkezlerinin baðlantılarını kesmek amacıyla harekat başlar başlamaz yol kontrollerine başladık. Aylarca bu karakollarla merkezleri arasında hiçbir iletişim olmadı. Ne havadan ne de karadan bu karakollara geliş ve gidiş olmadı. Kuşatılmıştı. En son duyduðumuzda bu karakolların ciddi erzak ve cephane sıkıntısı yaşadıklarıydı. Hata yakın köylerden yað talebinde bulunduklarını biliyoruz. Yani bu kadar çaresizdiler. Açlık sorunuyla karşı karşıya kalmışlardı. ”