Kuzey Kürdistan'daki halkın öz yönetim ilanına bir destek de Almanya'da yaşayan Kürt sanatçılardan geldi. AKP'nin katliamlarını ve 1 Kasım'da yapılacak erken seçimi tartışmak için bir araya gelen Kürt sanatçılar, öz yönetim ilanlarını da selamladı. Sanatçılar, bütün demokratik çevreleri de çok geç olmadan harekete geçmeye çağırdı.
Almanya'nın Köln kentinde Koma Berxwedan'ın çağrısıyla bir araya gelen Kürt sanatçılar, bütün sanatçıları alanlara çıkarak halkla bütünleşmeye çağırdı. 
Sanatçılar, toplantıda şunları belirtti:

'HALKIN ÖZ YÖNETİM KARARINA SAYGI DUYULMALI'

Hozan Seyitxan: "30 yıldır bu coğrafyada devam eden bir savaş var. Zaman zaman dursa da devletin ciddiyetsiz yaklaşımlarından dolayı hala devam etmekte. Demokrasi güçleri ve siyasetçilerin çözme iradesinin önü daima kapatıldı. Bundan dolayı tek taraflı ateşkesler Kürtler arasında bir oyalama politikası olarak değerlendirilmekte. Buna rağmen Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan akan kanı durdurmak için ve sorunu demokratik temelde çözmek için bütün kesimlere bir firsat verdi. KCK de bu çağrıya olumlu cevap vererek müzakerelere hazır olduğunu beyan etmişti. Bu sorunun siyasetle çözülmesi için Kürtler ellinden geleni yaptı. Önder Apo'nun Amed Newrozu'nda okunan deklarasyonuyla Türkiye ve demokrasi güçleri için yeni bir dönem başladı. Erdoğan ve AKP Dolmabahçe Mutabakatına bağlı kalmayarak 7 Haziran'da HDP'nin barajı aşmasıyla gerçek yüzünü gösterdi. Halka karşı imha ve katliam siyasetini devreye sokarak, birçok il ve ilçede halkımızın öz yönetim beyanına karşı topyekun bir katliam saldırısıyla cevap verdi. Halk da bu vahşete karşı kendini koruyor ve kendi kendini yönetmek istiyor. Buna herkes saygı göstermeli. Maalesef devlet buna saygı göstereceğine sivil halkımıza yönelik bütün kirli silahlarını devreye sokmuş durumda. Böylesi katliamın olduğu bir dönemde Türkiye seçime gidiyor."

'VARLIK YOKLUK SAVAŞI VERİLİYOR'

Hozan Diyar: "Halkımıza yönelik bu katliam ve saldırılar bizi derinden etkilemiş durumda. Halkımız şu anda Kürdistan'da varlık ve yokluk savaşı veriyor. Biz de bir sanatçı olarak, bu halkın bir parçası olarak bir şeyler yapabilmeliyiz. Halkımızla bütünleşebilmeliyiz, bizi bugüne getiren halkımız ve partimizdir. Şu anda seçim sürecinde olduğumuz halde, halkımıza yönelik bu katliamlar seçimi ikinci plana itmiş durumda. Biz şu anda sadece halkımıza yapılan bu saldırılara karşı ne yapabiliriz, bu saldırıları nasıl kamuoyunu duyurabiliriz; bunun üzerinde durmamız lazım. İnsanın artık vicdanı kabul etmiyor. Başta Kürt çocukları ve halkımıza  yapılar bu saldırılar karşısında hemen harekete geçmeliyiz. Belki ülkeye gidemiyoruz, ama burada kamuoyu uluşturabilmeliyiz ve Türk devletinin vahşetini herkese gösterebiliriz."

'SANATÇI TOPLUMUN VİCDANI OLMALIDIR'

Xelil Xemgin: "Halepçe'den Afrin'e ve Ağrı Dağı'na kadar bizi öldürmek ve yok etmek istiyorlar. Çıkarları ve menfaatları için sessiz kalanlar, direnen halkın da iradesini kırmaya yönelik demeçler veriyorlar. Avrupa'da da bazıları bunu yapıyor. Cem Özdemir işte 'biz Demirtaş'a PKK'ye karşı ciddi bir tavır alın' diyecektik diyor. Bu söylem Türk devletinin söylemiyle aynıdır. Direnen, kendini koruyan Kürde hakaret ediyorlar, saldırıyorlar ve  'terörist' damgasını yapıştırıyorlar. Senelerdir verilen o kadar mücadeleye rağmen bu kirli siyaseti yürütebiliyorlar. Biz sanatçılar olarak bunun farkında olmalıyız. Önder Apo'nun dediği gibi 'sanatçı toplumun vicdanı' ise bizler üzerimize düşen görevi yerine getirebilmeliyiz. Toplumdan uzak bir çalışma yürüterek bizler bu halkın sanatçılarıyız, diyemeyiz. Bu gerçekliği görerek artık herkes özeleştirisel yaklaşmalı ve kendini gözden geçirmeli. Bizi biz yapan ve bu kimliği bize veren halkımız ve partimizdir."

'SES GETİRECEK, DİKKAT ÇEKECEK EYLEMLER YAPMALIYIZ'

Hozan Bangin: "Biz artık öyle dar bir yapıdan ziyade halkla bütünleşerek eylemlerimizi güçlendirmeliyiz. Eylemi eylem olsun diye yapmamalıyız. Ses getirecek ve kamuoyu oluşturacak eylemleri esas almalıyız. Sanatçı şadece şarkı söyleyenlerden oluşmuyor. Ressam da sanatçıdır. Tiyatrocu da sanatçıdır. Eylemlerimize bütün sanatçıları katabilmeliyiz. Halkımıza yönelik saldırılara karşı sessiz kalmamalıyız."

Cewad Merwani: "bir an önce harekete geçmemiz lazım. Çok geç olmadan ve yarını beklemeden kamuoyu oluşturmak için harekete geçmeliyiz. Özelikle basının dikkatini çekmek için değişik bir eylem tarzını esas almalıyız. Halkımız orada katledilirken kimse sessiz kalmamalı. Bir an önce komisyonlarımızı oluşturarak çalışmalarımıza başlamalıyız. Avrupa'nın birçok merkezinde eylemlerimiz olmalı."