KJB’den Türkiye’ye Rojava uyarısı: Ateşi körükleme!
KJB’den Türkiye’ye Rojava uyarısı: Ateşi körükleme!
KJB’den Türkiye’ye Rojava uyarısı: Ateşi körükleme!
Kürt kadın hareketi KJB Koordinasyonu, Batı Kürdistan devriminin birinci yıldönümü ile birlikte başlatılan saldırıları “yeni bir konsept” olarak değerlendirdi. Türkiye’yi çetelerden desteğini çekmeye çıran KJB, “Türkiye devleti şunu çok iyi bilmelidir ki Rojava yaklaşımı ve çözüm sürecine yaklaşımı birbiriyle çok ilgili ve ilişkilidir. Ve bu tutumlarında ısrar etmesi kendisini de yakacak ateşi körüklemek anlamına gelmektedir. Türkiye devleti bu tehlikeli politikalarından vazgeçmeli” dedi.
KJB Koordinasyonu yazılı yaptığı açıklamada, son haftalarda artan saldırıların 19 Temmuz 2012’de kentlerin halkın denetimine geçmesi ile başlayan Rojava Devrimi’ni boğmaya yönelik olduğunu ifade etti.
Yeni bir konseptin devreye konulduğuna dikkat çeken KJB Koordinasyonu şöyle dedi: “Rojava’da devrimin yıl dönümüyle birlikte Rojava Kürdistan’ın her alanına dönük artarak devam eden saldırılar yeni bir konseptin devreye konduğunu göstermektedir. En son Halep’te çocuk, kadın, yaşlı yetmiş sivil insanımızın katledilmesi ve yüzlerce insanımızın kaçırılarak vahşi uygulamalara tabi tutulması, Rojava devrimini boğmayı hedefleyen çok kirli, tehlikeli bir senaryonun hayata geçirilme çabasını ifade etmektedir” dedi.
KJB Güney Kürdistan yönetimine de sınır kapılarını derhal açması çağrısında bulunurken El Kaide bağlantılı çeteci güçlerin İslam maskesi altında Rojava’da Kürt halkının demokratik ve meşru direnişine karşı namertçe, en ahlaksız ve kirli yöntemlerle saldırdığını söyledi.
KJB Koordinasyonu açıklamasında şunlara yer verdi: “Rojava’da halkımızın diğer etnik kimlik ve mezheplerle birlikte ördüğü özgürlükçü ve demokratik birliğinin güçlenerek gelişmesi ve Suriyeli halklar başta olmak üzere bölge için büyük bir umut olması egemen güçlerin çıkar hesaplarını alt üst etmekte ve başarısız kılmaktadır. Bu yüzden bu saldırıların arkasında birçok güç bulunmaktadır. Rojava’da halkımızın direnişi karşısında bir saat dahi direnecek gücü olmayan bu çeteler Türk devleti, bölge ve uluslararası güçlerden beslenmektedir. Uluslararası alanda terör örgütü ilan edilen bu çetelerin Rojava’da kadın, çocuk, yaşlı insanlar başta olmak üzere sivil insanlara yönelik geliştirdikleri katliamlar karşısında uluslararası kamuoyunun sessizliği bu gerçeği gözler önüne sermektedir.”
ÇÖZÜM SÜRECİNİ ETKİLER!
Türkiye devletinin Rojava’da Kürt halkının kazanımlarına ne kadar tahammülsüz olduğunu her fırsatta dile getirdiğine vurgu yapılan açıklamada, “Rojava’da halkımızın direnişine karşı bu çetelere verdiği her türlü destek defalarca kamuoyuna açık bir biçimde yansımıştır. Ceylanpınar’da Rojava halkı ile dayanışma yürüyüşüne saldırması bu tutumu ile ilgilidir. Yine Önderliğimizin kardeşi Mehmet Öcalan’ı gözaltına alması çözüm sürecine dönük bir tehdit mesajıdır. Türkiye devleti şunu çok iyi bilmelidir ki Rojava yaklaşımı ve çözüm sürecine yaklaşımı birbiriyle çok ilgili ve ilişkilidir. Ve bu tutumlarında ısrar etmesi kendisini de yakacak ateşi körüklemek anlamına gelmektedir. Türkiye devleti bu tehlikeli politikalarından vazgeçmeli ve Rojava’da halkımızın iradesine saygı göstermeli, çözüm sürecine doğru yaklaşmalıdır” diye belirtildi.
‘ROJAVA DEVRİMİ KÜRTLERİN GELECEĞİNİN BİR KİLOMETRE TAŞIDIR’
Bugün gelinen aşamada Kürt halkının Rojava Devrimi’nin tüm Kürtlerin özgür varlığı ve demokratik geleceği için tarihi bir kilometre taşı olduğunu bildiğini kaydeden KJB şöyle devam etti: “Kürt halkı on yıllarca verdiği direniş ve ödediği bedellerle tarihinde en fazla ulusal birlik bilinci ve ruhunu yakalamış durumdadır. Gerek dört parça Kürdistan ve gerekse yurtdışında bulunan tüm halkımız bu seferberlik sürecine çok aktif ve etkili bir biçimde katılmalıdır. Rojava devrimini kuşatıp, boğmaya, ezmeye çalışan bu güçlere karşı Rojava halkımızın direnişine fiili katılım dahil her türlü desteği sunmalıdır. Rojava devrimi aynı zamanda bir kadın devrimidir. Bu bilinçle tüm kadınlar her alanda Rojava devrimini en aktif, etkili ve güçlü bir biçimde sahiplenme temelinde öncülük yapmalıdır. Yediden yetmişe herkes Rojava devriminin kazanımlarını koruma ve başarıya ulaştırma temelinde serhıldan ruhu ile Rojava direnişi etrafında kenetlenmelidir.”
Kürt halkının tarihi hayali olan Ulusal Kongre çalışmalarının yürütüldüğü bu aşamada tüm partiler, örgütler, sivil toplum kuruluşlarının Rojava devriminin haklı ve meşru direnişi için seferber olması gerektiğini vurgulayan KJB Koordinasyonu, şu ifadeleri kullandı: “Bunun gereği olarak Güney Kürdistan yönetimi derhal sınır kapısını açarak Rojava’nın haklı ve meşru direnişinin yanında olduğunu göstermelidir. Güney Kürdistan yönetimi Rojava halkımız katliam altında iken kapıları açmama tutumunda ısrar ederse Kürt halkına bu katliamcı güçlerin karşısında olduğunu izah edemez. Güney Kürdistan yönetimi bu tutumundan derhal vazgeçmeli ve sınır kapısını insanı yardımlara açmalıdır. Kadın özgürlük hareketi olarak halkımıza yönelik gerçekleştirilen bu katliamları bir kez daha lanetliyor ve Rojava halkımızın yanında olacağımızı ifade ediyoruz.”
‘HÜSEYİN ARKADAŞIN ANISINA’
KJB geçtiğimiz yıl 2 Ağustos’ta yaşamını yitiren HPG Askeri Konsey Üyesi Kadir Çelik’in anısına ilişkin ise şunları belirtti: “Partimiz PKK’nin kuruluş yıldönümü olan 1978 yılından bu yana atıldığı devrimcilik hayatında kendisini Kürt halkının özgürlük davasına adamış büyük devrimci Hüseyin yoldaşı şehadetinin birinci yıl dönümünde saygı ve minnetle anıyoruz. Başta ailesi olmak üzere tüm halkımıza başsağlığı diliyoruz.
Devrimci halk savaşı temelinde ‘Varlığımızı koruma ve Özgürlüğümüzü Sağlama’ direnişinin komuta düzeyinde öncülüğünü yapan Hüseyin yoldaş bugün gelişen sürecin önünü açma da rol oynamış kahraman şehitlerimizdendir. 34 yıllık devrimcilik hayatında Önderlik çizgisinin başarısına kilitlenmiş büyük bir emekçidir. Hüseyin yoldaş tüm devrimcilik hayatında Kürdistan’ın bir çok sahasında en zor koşullarda yürüttüğü görev ve sorumluluklarda başarıyı esas alan bir yoldaş olmuştur. Düşman gerçeği karşısında başarıyı esas aldığı kadar tasfiyeci süreçte her türlü çizgi dışılıklara karşı da net ve keskin bir mücadelenin sahibi olmuştur. Hepimizde Önderlik bağlılığı, emek ve güçlü yoldaşlık temelinde derin izler bırakan Hüseyin yoldaşı gelinen aşama da devrimi başarıya ulaştırma temelinde yaşatacağımızın sözünü yineliyoruz.”