KCK Yürütme Konseyi Başkanlıðı, PKK’nin 34. kuruluş yıldönümü olan 27 Kasım dolayısıyla yaptıðı açıklamada, “Direnen bir Kürt halkı artık yaratılmıştır. Hiç kimseye muhtaç olmayacak denli irade, bilinç, güç, tecrübe kazanmış ve bedel vermiştir” dedi. KCK, “Diplomasiden siyasete, ekonomiden sosyal boyuta kadar iflas etmiş AKP iktidarını yenilgiden başka bir son beklemeyecektir” vurgusunu yaptı.

KCK Yürütme Konseyi açıklamasında, PKK'nin mücadelesinin “halkların eşitliði, kardeşliði ve birliði temelinde yürütülen bir özgürlük mücadelesi” olduðunu belirtti.

ÖZGÜR YAŞAM KÝMLÝÐÝ VE SÝYASÝ ÝRADE

KCK’nin 27 Kasım mesajı şöyle: “Partimiz PKK’nin resmen kuruluşunun 34. yıldönümü başta kurucusu Önder Apo’ya, direnen Kürdistan halkına, tüm yoldaşlara ve dostlara kutlu olsun. Bu 34 yılda kahramanlık destanı yaratan her biri bir insanlık abidesi olan kahraman şehitlerimizi Haki Karer yoldaşın şahsında saygı ve minnetle anıyor, 35. yıla girerken zafer sözümüzü yineliyoruz.

PKK’nin kuruluşu, Kürdistan halkı adına zorbalık, zulüm ve sömürgecilik tarihine yapılmış bir müdahaledir. Önder Apo, adeta kayayı çatlatırcasına ve iðneyle kuyu kazarcasına sarf ettiði olaðan üstü emekle PKK’yi öncü parti konumuna getirerek ölüm ve yaşam arasındaki ince çizgide seyreden, esamesi bile okunmayan Kürt halkına yaşam ve varlık yolunu açmış, yeniden tarih sahnesine çıkarmıştır. PKK direnişi ve çizgisi etrafında birleşen Kürdistan halkı mücadele bilinci, azmi ve cesaretini kazanmıştır. Kör, saðır, dilsiz bırakılarak en aðır köleliði yaşayan bir halkın PKK’yle zihniyet aydınlanması yaşaması, moral, ahlak ve savaşma iradesi kazanması başlı başına toplumsal bir devrime yol açmıştır. Kadını, erkeði, genci, yaşlısı tüm Kürt halkı PKK’yi kavradıkça kendini bilme gelişmiş, tutkuyla PKK’ye sarılmıştır. Bu anlamda PKK klasik bir örgüt olmayı aşarak ideolojik özünde bulunan bir ruh, bir felsefe bir yaşam duruşu halini almıştır. Önder Apo, PKK’yle varlık ve anlam kazanan Kürt halkı için özgür yaşam kimliði ve siyasi irade olmuştur.

SOSYAL DEVRÝM

Nasıl ki PKK’yle Kürt ulusu yeniden yaratıldıysa Kürt kadını da kendisini PKK’yle yeniden yaratmıştır. Önderliðimizin de deyimiyle PKK aynı zamanda bir kadın partisidir. Kadın özgürlük hareketinin PAJK olarak gelmiş olduðu partileşme aşaması Kürdistan devriminin geldiði düzeyi ifade eder. Başından itibaren kadın sorununa özel önem veren toplumsal özgürlüðün temel halkası ve hareket noktası olarak ele alan Önder Apo, böylelikle Kürdistan devrimini yenilmez kılmıştır. Deðişimin ve özgürlüðün ilkelerini belirlemiştir. Bu, Kürt toplumunda muazzam gelişmelere, sosyal devrime yol açmıştır.

PKK tarihi, kuruluşundan bu yıla deðin her bir yılı nefes nefese yürütülen destansı bir direnişe sahnedir. Her biri kendi başına çetin ve zorlu olan her bir mücadele yılını fedaice ve kararlılıkla yürüterek devrimi Kürdistan topraklarında ve Ortadoðu coðrafyasında mayalandırıp Kürt halkına kurtuluş manifestosu olmuştur. Halkının öz gücüyle ve baðımsız iradesiyle yürüyen PKK, özgürlüðün, demokrasinin ve adaletin yılmaz savunucusu olarak insanlık deðerlerinin tartışmasız gerçek temsilcisi olmuştur. Halkçı, özgürlükçü ve demokratik sosyalist karakteriyle toplumsal deðişimin en dinamik öncü gücü olmuştur.

HAMLE YILI

Partimiz PKK 34. yıldönümünü geride bırakıp 35. yılı da büyük bir coşku, azim ve kararlılıkla özgürlüðün ve demokrasinin toplumsal deðişim gücü olarak karşılamaktadır. Düşman bu yıl Önderliðimiz üzerindeki tecridi aðırlaştırarak PKK’den, halktan koparmaya çalıştı. NATO’nun gücünü arkasına alarak en yüksek askeri teknolojiyle gerillanın üzerine gelerek tasfiye etmeyi amaçladı. Kitlelere yoðun baskı, şiddet, katliam uygulayarak teslimiyeti, siyasi soykırım operasyonlarıyla irade kırılmasını dayattı, özgürlük ve başarma umudunu yok etmeye çalıştı. AKP hükümeti, çılgınca yürüttüðü diplomasi savaşıyla Hareketimizi yalnızlaştırmayı, daraltmayı amaçladı. Buna karşılık, Önderliðimizin çizgisi etrafında kenetlenen gerillanın geliştirdiði hamle, fedaice direnişi ve halkın mücadelesiyle Önderliðimizin özgürlüðü ve Kürt sorununun çözümü uluslararası bir zemine daha fazla oturdu. Gerilla Devrimci Halk Savaşı’nı büyük bir taktik planlamayla hamle yılına dönüştürdü. Alan tutarak düşmanı kuşattı, savaş ve hareket gücünü zayıflattı. Yıl içinde yaşanan büyük şahadetler ve en son 14 Temmuz direniş ruhunu yenileyerek 68 gün süren zindan direnişi halkımızın mutlak hakkı olan özgür yaşam iradesini kesinleştirdi.

Batı Kürdistan’daki halkımız her türlü gericiliðe ve AKP organizeli saldırı ve komplolarına raðmen tarihinin en örgütlü direnişini sergilediði gibi aynı zamanda kendi kaderini tayin etme sürecini inşa etmektedir. Kuşkusuz bütün bu gelişmeler tüm Kürt halkının özgür geleceðini birebir ilgilendirmekte ve yepyeni gelişmeleri tetiklemektedir. Halkımız, Ortadoðu’da en iddialı bir halk olarak hareketimizin öncülüðünde devrim yürüyüşünü gerçekleştirmekte aynı zamanda Ortadoðu’da belirleyici bir aktör olma pozisyonunu korumakta, direnişi, doðru-ilkeli duruşuyla Ortadoðu halklarının özgürlük mücadelesine ilham olmaktadır.

AKP’NÝN SONU

Partimizin her bir yıl dönümü tarihidir. Ýçinde olduðumuz bu süreç de özgürlüðe en yakın olduðumuz tarihi bir süreçtir, büyük yıllardır. Bu yıllar herkese büyük gelişmeler, başarılar ortaya çıkarmak için büyük hazırlıklar yapma ve hayata geçirmeyi emreder. Önderliðimizle ve şehitlerimizle büyük bir sözleşme yılıdır. Kesin zafer sözleşmesidir. Özgürlük için büyük düşünme, kapsamlı planlama ve harekete geçerek final sürecini kazanma yılıdır. Bunun için tüm halkımız kimseden beklemeden gece gündüz özgürlüðü için düşünmeli, yaşamalı, bulunduðu yerde, her alanda kendi öncüsü olmalıdır. Direnen bir Kürt halkı artık yaratılmıştır. Hiç kimseye muhtaç olmayacak denli irade, bilinç, güç, tecrübe kazanmış ve bedel vermiştir. Gerilla da yüksek bir performans ve taktik ustalık yeteneðiyle düşmanın çok yüklendiði askeri yöntemle sonuç alma ısrarını en büyük yenilgiye uðratacak, pahalıya patlatacaktır. Diplomasiden siyasete, ekonomiden sosyal boyuta kadar iflas etmiş AKP iktidarını yenilgiden başka bir son beklemeyecektir.

PKK'nin mücadelesi halkların eşitliði, kardeşliði ve birliði temelinde yürütülen bir özgürlük mücadelesidir. Kürt halkı bulunduðu tüm parçalarda bunu hedeflerken Türkiye'de halkların birliði ve kardeşliðinden yana olan tüm demokrasi güçleriyle ortak mücadeleyi yükselterek amaca ulaşmayı esas alacaktır. Bugün her zamankinden daha fazla elzem olan Kürdistan halkının ulusal-demokratik birliðini inşa mücadelesi yürütülürken, kardeş halklarla dayanışma içinde bu mücadeleyi yükseltmek başarı için şarttır. Mücadelemizin 35. yılında tüm Kürt halkının dostlarının, demokrasi ve özgürlük isteyen herkesin Kürt halkının insanlık davasının yanında olacaðına inanıyor, tarihin şanlı zafer yürüyüşündeki halkımıza başarılar diliyoruz.”