KCK Antep-Urfa-Mardin hattını kapatmaya çaðırdı

KCK Antep-Urfa-Mardin hattını kapatmaya çaðırdı

KCK Yürütme Konseyi Başkanlıðı, Batı Kürdistan’ın Serêkaniyê kentine yönelik saldırıdaki “AKP-El Kaide kirli ittifakına” karşı koymaya, “Kardeş Kürt halkını katletmek üzere özellikle bir koridor haline getirilen Antep-Urfa-Mardin hattında katillerin geçişlerinin engellenmesi için” halkı yollara dökülmeye çaðırdı.

Türkiye üzerinden yüzlerce paramiliten gücün Batı Kürdistan’ın Serêkaniyê sınırlarına geçerek saldırıya geçmesi üzerine açıklamada bulunan KCK Yürütme Konseyi Başkanlıðı, halkı bu güçlerin geçiş hattı haline gelen alanlara doðru yola koyulmaya çaðırdı.

KCK’nin açıklaması şöyle: Suriye’deki Kürt halkı da baskı altında yaşamak zorunda bırakılmış ve hiçbir hakkı tanınmamıştır. Batı Kürdistan halkı, Suriye iktidarından çok büyük zulümler görmüş, acılar çekmiş ve trajediler yaşamıştır. Bugün yaşanan Suriye’deki gelişmelerle Kürt halkı da özgürlüðünü yakalama fırsatı yakalamıştır. Suriye’nin bütünlüðü içerisinde halk olmasından kaynaklı doðal haklarını elde etmek isteyen ve bunun için direnen mazlum Kürt halkına karşı Türk sömürgeciliði, örgütlediði paramiliter güçler eliyle saldırılar geliştirmektedir.

Yaşanan çatışmalar nedeniyle Suriye’nin her tarafında kan dökülürken ve vahşet tabloları sergilenirken Batı Kürdistan’daki halkımızın örgütlülüðü sayesinde bir barışçıl-demokratik mücadele şekillenmiştir. Kürt halkı kendi öz yönetimlerini kurarak demokratik Suriye’nin inşası için üstüne düşeni yapmaya çaba göstermekte, demokrasi ve özgürlük mücadelesinin en temel bir gücü olarak deðişimde önemli bir rol oynamaktadır. Fakat buradaki Kürt halkının ulusal haklarına kavuşmasını ve bir statü elde etmesini istemeyen AKP devleti, kendine baðlı birçok paramiliter çete gücü örgütlediði gibi El-Kaide çizgisindeki Selefilerle de anlaşma yaparak ve her türlü imkanı saðlayarak Kürtlere saldırtmıştır. Daha önce deðişik gruplar yoluyla Halep ve Afrin’de saldırıları yaptıran Türk devleti, şimdi de Xurebaa Alşam ve Nısra Cephesi adı verilen çeşitli grupları uçaksavar silahlarıyla ve modern askeri araç gereçlerle donatarak Ceylanpınar üzerinden Serikaniye’ye (Resul Ayn) yönlendirmiştir. Bu güçler, iktidar güçlerini Serikani’den çıkardıktan sonra bu kez Kürt halkına yönelerek teslim almayı ve tümden bu bölgeyi Kürtlerden temizlemeyi hedeflemiştir. Bu saldırıları durdurmak için kendileriyle görüşmeye giden Serikani Halk Meclisi Başkanı Abid Xelil’i şehit etmiş ve orada bulunan birçok kişiyi yaralamış ve yine bazı Kürtler de devam eden çatışmalarda yaşamını yitirmiştir. Buna karşı kendi savunma güçleriyle cevap veren ve direnişe geçen Serikani’deki halkımızın direnişi karşısında zorlanan çete gruplarına Türk devleti bizzat tank ve top atışlarıyla destek vererek bu savaşın doðrudan bir tarafı haline gelmiştir.

TÜRK DEVLETÝ KÜRT ARAP ÇATIŞMASI YARATMAK ÝSTÝYOR

Şu anda Türk devleti Antep-Urfa-Mardin üzerinden Halep-Serêkaniyê arasında bir ulaşım hattı açarak bu grupların geçişini saðlamakta ve Suriye’de savaşın bir Kürt-Arap savaşına dönüşmesi için her türlü çabayı sergilemektedir. Bu alçakça senaryoyu uygulamak isteyen AKP hükümeti, oynanan bu senaryoyu Türkiye halkından ve dünya kamuoyundan gizlemektedir.

AKP-EL KAÝDE ÝTTÝFAKI DÜNYANIN EN REZÝL ÝTTÝFAKIDIR

EÖte yandan bir idealle yola çıktıðını savunan El-Kaide örgütü de mazlum Kürt halkını bastırmak için Türk devletiyle en rezil bir ittifak yaparak özgürlük için deðil, halkların özgürlük istemini bastırmak ve yok etmek için hareket eden bir organizasyon olduðunu herkese göstermiştir. Kürt halkına karşı AKP ve El-Kaide’nin yaptıðı gerici ittifak dünyanın en rezil bir ittifakı olmaktadır.

SELEFÝLERE ÇAÐRI

Biz, El-Kaide çizgisindeki Selefiler olduðunu söyleyen bu gruplara çaðrı yapıyoruz: Bölgenin en çok acılar çekmiş, trajediler yaşamış mazlum Kürt halkına karşı Türk sömürgeciliðiyle ittifak yapmaktan derhal vazgeçin. Yeni Osmanlıcılık rüyasıyla Suriye’ye göz diken Türk sömürgeciliðinin hesapları olduðunu ve Suriye’nin Türk devletine dayalı olarak özgürleşemeyeceði gerçeðini görmeye davet ediyoruz. Yıllardan beridir Suriye’de muhalefet mücadelesini yürüten, zulme karşı direnen Kürt halkı mücadelesini silahla deðil, siyasi yöntemle sürdürmektedir ve Suriye rejimine karşı yürütülen silahlı mücadele seçeneðini tercih etmemektedir. Ancak herkes bilmektedir ki, Suriye’de muhalefetin temel gücü ezilen, zulüm gören Kürt halkıdır. Türkiye’nin teşvikiyle Kürt halkını hedefleyerek Suriye’ye özgürlük ve demokrasi getiremezsiniz.

AKP-EL KAÝDE KÝRLÝ ÝTTÝFAKINA KARŞI ÇIKMA ÇAÐRISI

Tüm kamuoyunu, demokrasi güçlerini, Suriye’ye demokrasi ve özgürlüðün gelmesini isteyen tüm çevreleri bu konuda sorumluluða davet ediyor, AKP-El Kaide kirli ittifakı sonucu gelişen saldırılara karşı çıkmaya çaðırıyoruz. Tüm parçalardaki Kürdistan halkını Serikani, Kobani ve Afrin’de direnen Batı Kürdistan halkına sahip çıkmaya çaðırıyoruz. Kürt halkını, Türkiye demokrasi güçlerini, AKP’nin kamuoyundan gizleyerek, basını susturarak El-Kaide gibi deðişik silahlı çete gruplarıyla Kürt düşmanlıðı üzerinden yaptıðı ittifakı deşifre etmeye ve halklar arası bir boðazlaşmanın yaşanmaması için mücadeleyi yükseltmeye çaðırıyoruz.

HALK ANTEP-URFA-MARDÝN HATTINI KAPATMALI

Kardeş Kürt halkını katletmek üzere özellikle bir koridor haline getirilen Antep-Urfa-Mardin hattında katillerin geçişlerinin engellenmesi için başta bu alandaki tüm halkımızı yollara dökülmeye, bu topraklar üzerinde oynanan kirli oyunlara karşı durmaya, Batı Kürdistan halkımızın kahramanca sürdürdüðü direnişe sahip çıkmaya çaðırıyoruz.

Batı Kürdistan’daki halkımızın, Önderliðimizin de işaret ettiði gibi Suriye’de demokratik devrimin ve deðişimin temel bir aktörü olarak üçüncü bir çizgiyi, halkların demokrasi çizgisini temsil edebilmek için gerçek muhalefet güçleriyle Arap, Süryani, Ermeni, Dürzi gibi halklarla dayanışmasını güçlendirerek mücadelesini yürütmesi esas olandır. Gelişmeler göstermiştir ki Suriye’ye gerçek demokrasiyi ne mevcut iktidar ne de her türlü insani hakları aylaklar altına alan, ilkesiz, kendisine para veren güçlere baðlı çalışan silahlı gruplar getirebilir.

ÖSO TAVRINI AÇIKLAMALI

Dolayısıyla Suriye’de üçüncü bir çizgiye demokrasi çizgisine acilen ihtiyaç vardır. Kürt halkının, Suriye’deki tüm demokrasi güçleriyle ortak mücadelesini yükselterek gerçek demokrasiyi geliştirme şansı ve imkanı vardır. Bunun yolu ne mevcut rejim ne de demokrasi ve özgürlük deðerlerinden uzak bazı silahlı muhalefet çevreleridir. Asıl olan demokratik deðerlere baðlı Arap, Süryani, Alevi, Dürzi, Hıristiyan, Müslüman, Ermeni gibi tüm dinsel ve mezhepsel etnik toplulukları ve ulusları kucaklayan tüm demokrasi güçlerinin birleşmesi ve yeni Suriye’yi kurmasıdır. Kürt halkı düşmanla işbirliði yapan bazı unsurları ayıklayarak ulusal birliðini daha güçlü kurup özgürlük mücadelesini yükselterek güçlü bir muhalefet olma yolunda sorumluklarına sahip çıkmalıdır.

Bir kez daha tüm demokrasi güçlerini, zulme karşı direnen tüm çevreleri Türkiye’nin Kürtleri hedefleyen alçakça politikalarını görmeye ve buna karşı sesini yükseltmeye çaðırıyoruz. Suriye Özgür Ordu Meclisi’nin Kürt halkına karşı saldırı gerçekleştiren bu tür gruplara karşı tavrını açıklamaya çaðırıyoruz."