KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, yüzlerce Alevi Kürt’ün, devrimci demokratın Maraş’ta katledilmesi üzerinden 37 yıl geçtiğini belirterek, “Tüm şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyoruz. Onların anıları temelinde yürütülen mücadele mutlaka özgür Kürdistan ve demokratik Türkiye ile taçlandırılacaktır. Alevi halkımız da kendi inancı ve kültürüyle özyönetimine kavuşacaktır” dedi.

KCK açıklamasında “nasıl ki AKP hükümeti Amed, Suruç ve Ankara katliamlarını yaptırarak ikinci 12 Eylül darbesini gerçekleştirmişse, 1978 yılında da derin devlet güçleri Maraş katliamı ve başka katliamlar yaptırıp ilk önce sıkıyönetimler ilan ettirmiş, sonra da askeri darbe yapmışlardır. Maraş katliamı ve sonrasında gerçekleşenler günümüzdeki siyasi durumu da aydınlatmaktadır.

Maraş’ta katliam sonrası sıkıyönetim ilan edilerek Kürt özgürlük mücadelesi ve Türkiye halklarının demokratik devrim mücadelesi engellenmeye çalışılmıştır. PKK'nin 27 Kasım 1978 tarihinde kuruluşundan bir ay sonra bu katliamın gerçekleştirilmiş olması, hangi siyasi ortam ve amaçla yapıldığını ortaya koymaktadır” denildi.

“Maraş katliamıyla bir yandan Kürt özgürlük mücadelesini ve Türkiye halklarının demokratik devrim mücadelesini ezmeyi amaçlarken, diğer yandan Alevi Kürtleri topraklarından göçertip Alevi soykırımını gerçekleştirmek hedeflenmiştir” denilen KCK açıklamasında devamla şunlar belirtildi:

MARAŞ SADECE KATLİAM DEĞİL BİR ALEVİ SOYKIRIMIDIR

“Maraş katliamı sadece bir katliam değildir; bir Alevi soykırımıdır. Maraş katliamı sonrasında çeşitli yol ve yöntemlerle gerçekleştirilen tehcirle Maraş, Malatya, Sivas, Adıyaman, Erzincan ve Dersim’de Alevi Kürt kültürel soykırımı yapılmıştır. Bugün özellikle Maraş, Malatya, Sivas ve Erzincan’da Alevi Kürt bırakılmamıştır. Bu gerçeklik Maraş katliamıyla Şark Islahat Planında hedeflenen ilk önce Fırat’ın batısını Türkleştirme amacının gerçekleştirilmek istendiğini ortaya koymaktadır.

60 yılda ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın 1978’lere gelindiğinde Alevi Kürtlerin Türkleştirilemediği görülünce Maraş katliamı sonrası tehcirle bu amaca ulaşmayı hedeflemişlerdir. Çünkü Kürt Özgürlük Hareketi'nin tarih sahnesine çıkmasıyla birlikte başta Maraş olmak üzere Fırat’ın batısında gelişme göstermesi, kültürel soykırımcı Türk devletini böyle bir katliamı gerçekleştirmeye yöneltmiştir.

Maraş katliamı hangi amaçla yapılmışsa bu katliamdan hesap sormak için bu amaçları da boşa çıkarmak esas alınmalıdır. Bunun için Maraş’a, Malatya’ya, Erzincan’a, Sivas’a, Adıyaman’a ve Dersim’e dönüş gerçekleştirilmelidir. 12 Eylül halkların örgütlülüğünü dağıtmak istemişse, devrimci demokrasi güçlerini ezmek istemişse, Maraş katliamcılarından hesap sormak için her yerde halkın örgütlülüğünü geliştirmek gerekmektedir.”

ALEVİLERİN VE TÜM TÜRKİYELİ HALKLARIN GERÇEK DOSTU BUGÜN DİRENEN KÜRT HALKIDIR

KCK, Alevi Kürtlerin, Alevi Türklerin ve Türkiyeli tüm halkların gerçek kardeşi, dostu, müttefiki bugün Sur’da, Cizre’de, Nusaybin’de, Kerboran’da, Silopi’de, Gewer’de ve diğer alanlarda kahramanca direnen Kürt halkı olduğunu vurguladı.  KCK açıklaması, “Aleviler başta olmak üzere Türkiye halklarının özgür ve demokratik yaşama kavuşması bu direnişlerin başarısından geçmektedir. Bu nedenle Kürt’üyle Türk’üyle tüm Aleviler ayağa kalkmalıdır; Kürdistan'daki direnişin yanında yer almalıdır. Alevilerin ocağı ve Kürdistan'ın en önemli direniş merkezi Dersim bu direnişin öncülüğünü yapmalıdır.

Maraş, Sivas, Çorum katliamını yapanlardan hesap sormak ve bir daha katliamların olmamasını sağlamak için Kürdistan'ı özgürleştirmek ve Türkiye'yi demokratikleştirmek şarttır. Bu temelde tüm Alevileri ve bu faşist tekçi rejimden baskı ve zulüm gören tüm halkları AKP faşizmine karşı ayağa kalkmaya, direnişi yükseltmeye ve Türkiye'yi demokratikleştirmeye çağırıyoruz” diye son buldu.