Salon, PKK'nin öncü kadrolarının ve şehitlerin fotoğraflarıyla süslendi; çiçeklerle donatıldı. Tüm devrim şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan anmada Ali Haydar Kaytan’ın “Ben İnsandım” adlı şiiri okundu.

Ardından Siyasetçi Hozan Botan bir konuşma yaptı. Hozan şunları söyledi:

“Eğer Kürdistan topraklarında bir direniş olmuşsa, bunu yaratanlar Ali Haydar Kaytan gibi filozoflar ve Rıza Altun gibi cesur devrimcilerdir. Bu devrim, onların mücadelesiyle büyüdü. Onlar tarihin yazıldığı bir destanın arkasında yürüdüler ve bu tarih Kürt halkını aşarak, tüm ezilenlerin tarihine dönüştü. Fuat Heval’in, Rıza Heval’in, Haki’nin, Kemal’in, Hayri’nin izinden gidenler, bu tarihle özgürlük umudunu büyüttüler. Önder Apo’nun en zor süreçlerinde yanında duran ve onun düşüncesini birlikte yazan yoldaşlar, insanlık onurunu savundu. Bu iradeyi ortaya koyan öncü yoldaşlarımız, Kürdistan'ın tarihini yazarken aynı zamanda insanlık tarihine büyük bir emek ve direniş bıraktılar. Bugün Rojava'da ya da dünyanın başka yerlerinde bir enternasyonalist devrim mümkün oluyorsa, bu, Fuat ve Rıza Heval’in mücadelesi sayesindedir. Bu yoldaşların yoldaşı olmaktan onur duyuyoruz. Kürt halkı için onurlu bir tarih yazan bu öncü kadrolar, bizim gururumuzdur. Önder Apo’nun felsefesi, tarihe düşülmüş büyük bir nottur. Bu tarih, kapitalist moderniteye, faşizme ve gericiliğe karşı direnen bir iradenin tarihidir. Halkımız, bu yoldaşları yalnızca şehit düşen iki kahraman olarak değil; bilimsel ve cesur bir gelecek yaratanlar olarak görmektedir. Onların izinden gitmeye devam edeceğiz. Tüm şehit ailelerinin önünde saygıyla eğiliyoruz.”

Civaka Azad Eşbaşkanı Dilek Karahan ise şu konuşmayı yaptı: “Bugün burada, Kürt halkının özlemlerini ve mazlumların direnişini temsil eden iki hakikat savaşçısını anmak için bir aradayız. Önder Apo’nun ilk yol arkadaşları, hakikatin ve özgürlüğün izinde yürüyen yoldaşlarımız Fuat ve Rıza, mücadelemizin öncüleridir.

Ali Haydar Kaytan, Dersim’in sesi, Aleviliğin inanç değerlerini devrimci mücadeleyle bütünleştiren bir şahsiyetti. Rıza Altun ise ailesiyle birlikte kendini mücadeleye adayan, korkusuz bir duruşun ve direnişin sembolüydü. Öz savunmanın, zindan direnişinin, diplomasi alanında da ustalığın adı oldu. Onlar, Kürt halkının ve devrimci mücadelenin büyük öncüleridir. Size minnettarız.”

Avesta Kürt Kadın Meclisi adına konuşan Özgür Taş da Ali Haydar Kaytan, Rıza Altun’u anarak, “Bugün yalnızca iki devrimciyi anmak için değil, onların mirasıyla yüzleşip mücadele hattını nasıl büyüteceğimizi tartışmak için buradayız. Kaytan ve Altun, 1970’li yıllarda inkâr, imha ve asimilasyona karşı Kürt halkının kendi adına konuşması, düşünmesi ve örgütlenmesi için büyük fedakârlıklarla yola çıktılar. PKK’nin kuruluş sürecinde yer alan bu kadrolar, yalnızca bir hareketin değil, aynı zamanda özgürlük paradigmasının da temel taşlarıydı. Bu mücadele çizgisi, klasik ulusal kurtuluş hareketlerinin ötesine geçerek kadın özgürlüğünü merkeze aldı. Kaytan, kadın özgürlük çizgisinin hem teorik hem pratik temellerini atmada öncülük etti. Kadına yaklaşımı, devrimci ahlakın ölçütü olarak değerlendirdi. Rıza Altun ise kadın özgürlük mücadelesini uluslararası düzlemde örgütleyen, Kürt kadın hareketinin enternasyonal tanınırlığında önemli rol oynayan bir figür oldu” dedi.

Etkinlikte, DemKurd Eşbaşkanı Bavê Alî, FEYKOM Divan Üyesi Halis Gimgim ve KOMAW adına Ahmet Zirek de söz alarak mücadeleye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. MLKP, MLE ve diğer sol gruplar tarafından gönderilen mesajlar da okundu.

Anmanın sonunda iki öncü kadronun yaşamlarını anlatan sinevizyon gösterimi sunuldu. Son olarak FEDA adına Pir Hüseyin konuşma yaptı, gulbang okudu ve lokmalar dağıtıldı. Etkinlik, “Bijî Serok Apo“ Şehîd Namirin” sloganlarıyla sona erdi.