Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, 24 Temmuz tarihinde itibaren Erdoğan’ın savaş konseptinin devreye girdiğini belirterek,”Gün onuruna, vicdanına, öz yönetimine sahip çıkma gündür! Görkemli direnişiyle Kobanê’ye sahip çıkan tüm halkımız bu gün kendi iradesine, onuruna sahip çıkmalı ve serhildanlarını geliştirerek sesini yükseltmelidir” dedi.

Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, genel seçimlerin ardından 24 Temmuz tarihinden itibaren Kürt halkının iradesini kırmak için Erdoğan’ın savaş konseptinin devreye girdiğini belirtti. İnisiyatif, bu imha ve soykırım konseptinin sorumlusunun Türk devleti ve Erdoğan olduğunu kaydetti.  Halk İnisiyatifi açıklamasında, “Erdoğan’ın emriyle Önder APO en ağır koşullarda rehin tutulmakta ve her gün Kürt halkı katledilmektedir. Erdoğan dün DAİŞ eliyle Kobanê halkının katledilmesi için elinden geleni yapmıştır. Kobanê katliamının tek sorumlusu olan Erdoğan bugün utanmadan pişkince deniz kıyısına vuran Kobanêli küçük Alan’ın ölü bedeni üzerinde kirli siyasetini medyası ile birlikte yürütmekte ve Alan’ın ölü bedeni üzerinden uluslararası güçlerden nemalanmaktadır. Alan’ın katili Erdoğan’dır, Türk devletidir.  ‘En iyi Kürt ölü Kürt’ zihniyetiyle hareket eden ve ölü küçük bedenler üzerinden siyaset yapan Türk devletinin ve Erdoğan’ın katliamcı zihniyeti, yüzü bu gün kendisini Sur’da, Cizre’de bebekleri, gençleri vurarak bir kez daha göstermiştir” denildi.

‘GÜN ONURUNA VİCDANINA VE ÖZ YÖNETİMİNE SAHİP ÇIKMA GÜNÜDÜR’

Halk İnisiyatifi, yurtsever Kürt halkının bu katliamlara karşı daha fazla sessiz kalamayacağını ifade etti. “Gün onuruna, vicdanına, öz yönetimine sahip çıkma günüdür!” denilen açıklamada devamla şunlar belirtildi:

“Görkemli direnişiyle Kobanê’ye sahip çıkan tüm halkımız bu gün kendi iradesine, onuruna sahip çıkmalı ve serhildanlarını geliştirerek sesini yükseltmelidir. Cizre’de bebek, çocuk demeden  6 insanımız katledilmiştir. Kürt gençlerin ve çocukların katledilmesine dur demek için tüm Kürt halkı her yerde ayağa kalkmalıdır. Tüm Amed halkı Sur mahallesine akın etmeli, halkın en meşru talebi olan öz yönetimine ve bu uğurda geliştirdiği direnişe sahip çıkmalıdır. Nerede Kürt halkına bir saldırı olursa oraya Kürt halkı akın etmelidir. Onuruna, vicdanına ve nihai özgürlüğünü sağlayacak öz yönetimine sahip çıkan tüm Kürt halkını her yerde eylemleriyle Cizre, Sur halkının yanında olduğunu ve sokağa çıkma yasağını tanımadığını göstermeye çağırıyoruz. Kahramanca görkemli direniş sergileyen ve yaralanan yurtseverlerin tedavisi için tüm yurtsever doktorları, sağlıkçıları acil göreve çağırıyoruz. Kürdistan’ın her karış toprağı, sokağı faşist AKP hükümeti tarafından işgal edilmek, Kürt halkının özgürlüğü elinden alınmak istenmektedir. Bu faşist katliamcı zihniyete dur demek ve geleceğimizi garanti altına almak için eylemlerimizi yükseltelim, onurumuza sahip çıkalım.”

‘FAŞİST TÜRK DEVLETİ VE AKP HÜKÜMETİNE KARŞI SESİMİZİ YÜKSELTELİM’

Kürt halkına sesini yükseltme çağrısı yapan Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, ”İnsanlık onuruna ve vicdanına sahip olan tüm demokratik kamuoyunu deniz kıyılarına vuran Alan’ı ve Cizre’de bebekleri, gençleri katleden faşist Türk devleti ve AKP hükümetine karşı sesini yükseltmeye ve mazlum Kürt halkının yanında olduğunu göstermeye çağırıyoruz. Alan’ın, Cizre’deki, Silopi’deki, Gever’deki, Silvan’daki gençlerin katilinin kim olduğu ve bu yüzü tanıdığımızı eylemlerimizle gösterelim!” dedi.