Suriyenin ikinci büyük kenti Halepte Kürt mahallesi Şeyh Maksudda (Şêx Meqsûd) asayiş kontrol noktası yakınına bir top mermisinin düşmesi sonucu yeni bilançoya göre 3 kişi hayatını kaybetti 5 kişi de yaralandı. Hayatını kaybedenlerden 2sinin Kürt, 1inin Arap olduðu bildirildi.
Alınan bilgilere göre havan mermisi bugün yerel saatle 13.30 sıralarında Şarkiye (Şerqiyê) kontrol noktası yakınına düştü.
Bu saldırıda Afrinin Mabata kasabası nüfusuna kayıtlı Eli Ebdulmenan Qeleder, Afrinin Bilbilokê kasabasından Mihemed Hisen Horo ve Suriyenin Ýdlib kenti nüfusuna kayıtlı Yusuf Cuma hayatını kaybetti. Saldırıda Ehmed Elo, Mehyeddin Murad, Rojin Eli Qeleder, Mehmed Abdo Eltehi ile Hristiyan inancına mensup Simon isimli bir kişi yaralandı.
Son haftalarda Kürtlere yönelik saldırılarda artış yaşandı. Saldırılara daha çok Halep-Afrin hattında yaşanıyor.
15 Ekim'de Suriye ordusuna ait savaş uçaklarının Afrin-Halep yolunda bir otobüsü bombalaması sonucu biri kadın 5 kişi hayatını kaybetti.
11 Ekim tarihinde Batı Kürdistandan Lübnana gitmekte olan otomobile kimliði belirsiz silahlı bir grup tarafından ateş açıldı. Saldırı sonucunda Afrine baðlı Şiye Ýlçesinden 8 Kürt yaşamını yitirdi. 5 kişi de yaralandı.
9 Ekim'de Suriye savaş uçakları yine Afrin ile Halep arasında Kürtlerin bulunduðu bir aracı bombaladı. Bombardımanda, 4 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi de yaralandı.
5 Ekim günü Suriye savaş uçaklarının Afrin kenti ile Halep arasında bir yolcu minibüsün bombalaması sonucu 3 Kürt hayatını kaybetti, 2si çocuk 7 kişi de yaralandı.
6 Eylül günü de Halep'teki Kürt Mahallesi Şeyh Maksuda düzenlenen hava saldırısında 20 kişi hayatını kaybetmiş, 54 kişi de yaralanmıştı. Buna misilleme olarak YPG güçleri Kobani çevresindeki tüm askerleri çıkartmıştı.
Suriyedeki Kürt nüfusu 3,5 milyon olarak tahmin ediliyor. Bunların 600 bini başkent Şamda, 600 bini de Halepteki Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerine yaşıyor. Batı Kürdistanda olduðu gibi bu mahallelerin güvenliði de Halk Savunma Birlikleri (YPG) tarafından saðlanıyor.
Kürtler 19 Temmuz tarihinden itibaren Batı Kürdistandaki bir çok kentin yönetimini ele geçirdi. Ancak daha öncesinde, çoðu kentte halk meclisleri kurulmuştu. Bölgenin temel partisi PYDnin dört yıldır üzerinde çalıştıðı demokratik özerklik projesinin hayata geçirilmesi süreci Mart 2011de ayaklanmaların başlamasıyla birlikte hızlandı. 40 yıldır Araplaştırmaya maruz kalan köy ve şehir isimleri Kürtçeleştirildi, Kürtçe anadil okulları açıldı, Kürtçe eðitim sisteminin oluşturulması için çalışmalar başlatıldı, bölgedeki Kürt güçleri tek bir çatı altında birleşerek Yüksek Kürt Konseyinin oluşturdu ve Temmuzda Halk Savunma Birlikleri (YPG)nin kuruluşu ilan edildi. Bu Kürt askeri gücünün militan sayısının 10 bini aşkın olduðu tahmin edilirken, 3 ayrı kentte tugaylar oluşturdu.
Kürtler mevcut durumda Suriye için demokratik bir konfederasyon önerirken, Kürt halkının bir ulus olarak anayasaca kabul edilerek güvenceye alınması ve Batı Kürdistanın demokratik özerk bir statüye kavuşmasını istiyor.