Günay: Bizler mücadele etmeye devam edeceğiz

Demokratik Eylem Programının ikinci aşaması kapsamında, Diyarbakır Cezaevi önünde açıklama yapan HDP’li Günay, “Sakine’nin başlattığı kadın mücadelesi, kadın özgürlük çizgisi hala her yerde dimdik ayakta” dedi.

HDP’nin düzenlediği “Demokrasi buluşmaları” kapsamında, hukuksuzluğa, işkencelere, cezaevlerindeki kötü muameleye dikkat çekmek için 14 Temmuz cezaevi direnişinin yıldönümünde Diyarbakır 5 No'lu Cezaevi önünde HDP Sözcüsü Ebru Günay açıklama yaptı.

Günay’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Bugün Amed’den sesleniyoruz. Hak, hukuk, adalet ve işkenceye karşı sesimizi yükseltiyoruz. Aynı zamanda bugün Ankara’da Ulucanlar Cezaevi'nin önündeydik. Ulucanlar ve Amed zindanın tarihte önemli bir yeri var. Özellikle Amed Cezaevi dünya direniş tarihine muazzam bir direniş örneği olarak geçerken öte taraftan büyük ve karanlık harflerle bir işkencehane olarak geçti. Ve hala yaraları sarılmamış, faillerinin hesap vermediği bir işkencehane olarak Türkiye’de varlığına devam ediyor.

Tam 38 yıl önce 14 Temmuz 1982’de Hayri Durmuş, Kemal Pir, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz bir direniş süreci başlattılar. Ve bu direniş, Hayri Durmuş’un mahkeme salonundan ‘Savunma hakkımız engelleniyor’ diyerek başladı. Ve yaptığı şu konuşmayla başladı, ‘Baskı ve işkence sınırları aştı. Yaşama hakkına saldırıyorlar. Cezaevinden ceset çıkıyor. Yüzlerce insan sakat kaldı, onurunu ve değerini korumak isteyene ölümden başka hiçbir yol bırakılmadı. Burada ağzımızdan çıkan her sözün cezaevindeki bedeli vahşettir. İşlenen en büyük suçları kamuoyuna göstereceğiz’ dedi.

Bu çağrısıyla beraber ölüm orucuna başladı. Karadenizli Kemal Pir, onun bu devrimci direniş çağrısına cevap verdi. Faşizme karşı birlikte omuz omuza muazzam bir direniş yarattılar. Bugün bizler de biliyoruz. Faşizme karşı mücadele etmek dil, din, kimlik, fark etmeksizin omuz omuza bir mücadeleyi gerektiriyor. Çünkü faşizm, kimlikleri, cinsiyetleri, mücadeleleri kim olursa olsun maalesef tanımıyor. Hep birlikte omuz omuza mücadele etmemiz gerekiyor.

SAKİNE’NİN BAŞLATTIĞI DİRENİŞ HER YERDE…

Diyarbakır Cezaevi önünde önemli isimlerden birini de yad etmemek olmaz. Sevgili Sakine Cansız bildiğiniz üzere 2013 yılında Paris’te, tam da çözüm sürecinin, tam da barış sürecinin devam ettiği süreçte bir komployla katledildi. Aslında o gün o komplo barışa yapıldı. Bu ülkenin demokrasisine, geleceğine, halkların barış ve kardeşliğine yapıldı.

Biz bugün bu açıklamaya hazırlanırken Diyarbakır’da Sakine’nin ardılları olan Sakine’nin mirasçıları olan kadın özgürlük mücadelesinin öncü isimleri, aktivistleri, TJA’lı kadınlar, operasyonla gözaltına alındılar. Buradan bir kez daha kadın arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılması gerektiğini söylüyoruz. Şunu da söylemek isteriz ki Sakine’nin başlattığı kadın mücadelesi, kadın özgürlük çizgisi hala her yerde dimdik ayakta ve bizler de mücadele etmeye devam edeceğiz.

Hayri Durmuş duruşma salonundan bir şey ifade ediyordu. İşkence ve kötü muameleye dikkati çekiyordu. Onurlu ve insanca yaşamanın bedelinin ölüm olduğunu belirtiyordu. Ama bugün aslında kötülükleri, iktidarın Kenan Evren ve işkenceci Esat Oktay Yıldıran’ın ardıllarının takipçilerinin işkencesi hala devam ediyor. Şiddetin biçim ve içeriği farklı olsa bile aynı zihniyet bugün işkence yapmaya devam ediyor. Diyarbakır’da kadınları gözaltına alırken köpekle işkence yapıyor. Aynı Esat Oktay gibi.

Kürdistan’ın birçok yerinde Kürtçe tabelaları indiriyor. Kürt dili üzerindeki baskılara devam ediyor. Tıpkı ‘Türkçe konuş çok konuş’ diyenler gibi aynı zihniyetle baskıya devam ediyor. Baskı ve zulüm devam ediyor ama direniş de devam ediyor. Bugün Kemallerin ve Hayrilerin başlattığı direniş geleneğiyle Sakine’nin başlattığı barış umudu ve kadın özgürlük mücadelesinin öncüleri İmralı’da dimdik ayakta. Sayın Öcalan’ın şahsında muazzam bir direniş göstererek bütün dünyaya direniş çizgisi bir direniş ruhu göstermeye devam ediyorlar. Ve şunu söylüyorlar, İşkenceniz baskınız ne olursa olsun biz dimdik ayaktayız. 38 yıl önce bugün Diyarbakır Cezaevi'nde atılan direniş umudunu ve cesaretini her yerde yükseltmeye devam edeceğiz.

Devrimci önder Kemal Pir’in söylediği gibi, faşizm sesten ve ışıktan korkar biz de bulunduğumuz her yerde faşizme karşı ses ve ışık olmaya devam edeceğiz.”