9 Mayıs 2010’da İran rejimi tarafından Tahran’daki Evin Cezaevi’nde idam edilen beş devrimci; Ferzad Kemanger, Şirin Elemhuli, Ali Heydaryan, Ferhad Wekili ve Mehdi İslamiyan, idam edilişlerinin 15’inci yıldönümünde anılıyor. 

Aradan geçen 15 yıla rağmen bu beş ismin mücadelesi ve direnişi, halkların hafızasında ve özgürlük arayışında yaşıyor. 

Bu beş isim, sadece birer siyasi tutsak değil, aynı zamanda halklar arasında barış, eşitlik ve özgürlük hayalini yaşatmaya çalışan onurlu direnişçilerdi. Bugün onların mirası, başta “Jin, Jiyan, Azadî” şiarı etrafında gelişen kadın özgürlük mücadelesinde ve cezaevlerinden dağlara yayılan direnişlerde yaşamaya devam ediyor.

Ferzad Kemanger, 1976 yılında Doğu Kürdistan’ın Kamyaran kentinde doğdu. Öğretmenler Sendikası ve çevre örgütlerinde aktifti. Kürt çocuklarına anadilinde okuma-yazma öğreten Kemanger, aynı zamanda bir kadın hakları savunucusu ve yazar olarak da tanınıyordu. Ağustos 2006’da Tahran’da tutuklandı. Mahkemede kendini savunmasına bile izin verilmeden idam cezasına çarptırıldı.

Şirin Elemhuli, Kürt kadın mücadelesinin simge isimlerinden biri oldu. Tutuklandığında Farsça bilmeyen Elemhuli’ye adil bir yargılama hakkı tanınmadı. Cezaevinde ağır işkencelere rağmen kimliğinden ve inancından taviz vermedi. Direnişiyle kadınlar için bir sembole dönüştü.

Ali Heydaryan ve Ferhad Wekili, Kürt halkının siyasi hakları için yürütülen barışçıl mücadelenin öncülerindendi. İran rejiminin “devlet güvenliğine tehdit” suçlamasıyla hedef aldığı bu iki devrimci, adil yargılama süreçlerinden mahrum bırakıldı.

Mehdi İslamiyan, Kürt olmayan tek isimdi. Ancak özgürlük ve eşitlik mücadelesinde farklı halkların ortak paydasında buluştu. Onun idamı, İran devletinin farklı etnik ve inanç gruplarını susturma politikasının bir göstergesi oldu.