‘Serkeftin’ kitabı okurla buluşuyor

Tekoşîn Tolhildan’ın çelişki, arayış, sevgi, mücadele ve hayata dair duygu ve düşüncelerini not düştüğü; tarih kaydı niteliğindeki günlüğünden derlenen “Serkeftin” kitabı çıktı.

1997’de Kürt Özgürlük Mücadelesi’ne katılan ve 1 Ağustos 2004’te Dersim’de şehit düşen Tekoşîn Tolhildan (Ruhal Akyıldız)’ın günlüğü ‘Serkeftin’ ismiyle kitaplaştırıldı. 

Newaya Jin gazetesi tarafından basıma hazırlanan kitap, Tekoşîn Tolhildan’ın 2000 ile 2003 yılları arasında tuttuğu günlüklerden derlendi. 

176 sayfadan oluşan ve birçok şiirin de yer aldığı kitabın ilk baskısı, Mayıs ayı içerisinde Meyman Yayınevi tarafından yapıldı.

Tekoşîn Tolhildan, tarih kaydı niteliğindeki günlüğünde arayış, çelişki, sevgi, mücadele ve hayata dair duygu ve düşüncelerini not düşmüş. 

“Özgür günler” başlığını koyduğu bir şiirinde yaşananları/mücadeleyi şöyle tarif ediyor:

Geliyor tarih
Başkaldırının, karşı koyuşun
Ezilen, muhteşem halkın diriliş tarihi
Görüyoruz, boşa değil bu ölümler
Karanlığa layık değil doğan güneş
Karanlığı söküp atma günüdür
Güneşi avuçlarımıza alma zamanıdır
Değerlidir bugünler
Günleri özgürlükle doldurma zamanıdır

SEVGİYLE BEZENMİŞ BİR KADIN

Kitapta, Tekoşîn Tolhildan’ın aile fertlerine, aile fertleri ile mücadele arkadaşlarının da ona dair anlatılarına da yer verildi. 

Kitabın önsöz yazarı olan mücadele arkadaşı Fatma Adir, Serkeftin kitabının, ideallerinin gerçekleşmesi adına yola çıkan bir özgürlük arayışçısının yaşamından kısa bir kesit olduğunu ifade ediyor. 

Adir, Tekoşîn’i şu cümleler ile tanımlıyor: “Sevgi ile bezenmiş bir kadın, dağları mesken tutmuş, özlemlerini kilam ve şiirlere döken bir derviş. Tekoşîn,  Tuncelileşmeye karşı Dersim’dir. Sadeliği toprağının en yalın halidir. Yıkıma uğratılmış yaralı bir ülkeyi yeniden war/welat yapmak adına yollara düşmüş bir düş yolcusudur…”

ÖZGÜR RUHLU

Tekoşîn’i “Hakikatin savaşçısı, efsanelerin unutulduğu bir çağda kötülüklere karşı savaşan umudun kahramanı” olarak tanımlayan diğer bir mücadele arkadaşı Nûjiyan Şevger ise, Tekoşîn’in özgür ruhlu bir kadın olduğunu belirtiyor. 

Tekoşîn’in kısa zamanda dağ yaşamının inceliklerini kavradığını, dağı ve gerillayı sevdiğini, bir nehir gibi aktığını belirten Şevger, ona dair şu ifadeleri not düşüyor:

“Duyarlı ve incelikli bir yüreği vardı. Empati gücü yüksek olduğundan kimin neye ihtiyacı olduğunu, nerede zorlandığını ve acı çektiğini anlar, sağaltmak için her türlü çabayı gösterirdi. Bu yüzden her arkadaşın yüreğine dokunmuştur mutlaka. 

Şiir yazar, şarkı söyler, taklit yapar, küçük tiyatro oyunları oynardı ve hep gülerdi. Yaşamın her anını bir yaratıma dönüştürmeyi severdi. Her zorluğun içinde bir umut, gülünecek bir an çıkarmayı da…

Tüm zorluklara rağmen özgürlüğün ardından yürümek her koşulda umudunu kaybetmemeyi gerektirir. Tekoşîn tüm hayatı boyunca yaşamının her anında umudu ilke edindi. Bu yüzden hiçbir zorluk, yalnızlık, savaşın acımasızlığı O'nu yıldırmadı.  

Her teline bir hayalini yüklediği beline dökülen yaldızlı saçlarıyla Tekoşîn’in izleri hala Dersim dağlarında.”