TJA: Tecridi kırmaya, Leyla Güven'le dayanışmaya çağırıyoruz

15 Şubat Komplosu'nun tecritle güncellenmek istendiğini vurgulayan TJA, "Direniş; İmralı tecridini kırarak, tüm faşist güçleri yenilgiye uğratma sürecinin başlangıcı olacaktır" dedi.

TJA, 15 Şubat Komplosu'na ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı.

"3. dünya savaşının öncelikle Ortadoğu olmak üzere tüm dünyayı sardığı bir dönemde Sayın Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği özgürlük felsefesi ve ortak yaşam idealleri tüm Ortadoğu coğrafyasında görünür ve yaşanır kılınmıştır" diye başlayan açıklamada, "Egemen güçler, halkların kurtuluş umudu haline gelen Sayın Öcalan’ın felsefesini kendi emperyal çıkarları önünde büyük bir engel olarak görmüş ve bu nedenle sonu esaretle biten 15 Şubat Komplosu devreye sokulmuştur" denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Ulus-devletlerin anlaşmalara dayanarak yürüttükleri soykırımcı zihniyet ve siyaset, bir asırdır Kürt halkının karşı karşıya kaldığı inkâr ve imha siyaseti olmuştur. Kürtlere, kadınlara  ve tüm demokratik güçlere dayatılan bu soykırım politikalarından sonuç alınamayacağı 20 yıldır Sayın Öcalan’ın ortaya koyduğu çözümde ısrar ile görülmüştür. Ama Ortadoğu’yu kendi sömürgeci çıkarları temelinde yeniden şekillendirmek isteyen güçler tecrit politikalarıyla uluslararası komployu 21. yılında da güncelleyerek hayata geçirmek istemektedir. Ancak Sayın Öcalan’ın direnişi yayılarak Kürt kadınlarının ve halkının sınır tanımayan direniş hattını belirlemiştir. Buna karşılık sömürgeciliğin kirli savaş politikalarına karşı Kürt kadını kendi kazanımlarına sahip çıkarak kadın özgürlük mücadelesini büyütmüşlerdir. 

'DİRENİŞ TECRİDİ KIRACAK, FAŞİZMİN YENİLGİSİNE YOL AÇACAK'

Bu anlamda, kadın özgürlük mücadelesinin sürekliliği, direnişi, kararlılığı, adanmışlığı ve cesareti Kürt kadınlarının sınır tanımayan, kadın özgürleşme düzeyini oluşturmuş ve Kürt kadınları öncülüğünde gelişen yeni bir çıkış yaratmıştır. Bu çıkışın öncülüğünü de teslim alınamayan iradesi ve özgürlük tutkusuyla kadın mücadelesine ışık kaynağı olan Leyla Güven yapmaktadır.  

Sayın Öcalan’a dönük uygulanan ve toplumu, kadınların demokratik mücadelesini, özgürleşme çabalarını içine alan, İmralı tecridini kırmayı hedefleyen açlık grevi direnişleri tarihi değerdedir.  Öncülüğünü kadınların çektiği ve cezaevlerinden yükselen bu direniş; İmralı tecridini kırarak, tüm faşist güçleri yenilgiye uğratma ve demokratikleşme sürecinin başlangıcı olacaktır. Şu an şuursuz bir halde kalkanlarla, ablukalarla tecrit, imha ve inkar politikalarına karşı direnenlere, kadınlara, Kürtlere, demokrasi güçlerine, saldırarak bir an önce bu kesimlerden kurtulmaya çalışmaktadır. Ama bilinmelidir ki İmralı’daki direniş, Leyla Güven ve cezaevlerinden yükselen direniş ruhunun kaynağını oluşturmaktadır. 

AKP hükümeti ve ittifakları sadece kan ve gözyaşı üreten, inkâr, imha ve asimilasyon politikaları, toplumsal sorunları derinleştirmiş ve çözümsüz bir noktaya taşımıştır. Oysa Sayın Öcalan, geliştirdiği demokratik ulus paradigması ile sadece Türkiye de değil, tüm Ortadoğu da çözümün yolunu ve yöntemini net olarak ortaya koymuştur. Bu açıdan Sayın Öcalan’ın özgür yaşam koşullarına kavuşması Ortadoğu halklarının ve bütün kadınların özgürleşmesi açısından elzemdir.

'ASLA AFFETMEYECEĞİZ!'

Biz TJA olarak, halklara katliam ve zulüm dışında hiçbir şey reva görmeyen zalimleri asla affetmeyeceğiz. Bu anlamda Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridi kırmak, başta Kürt halkı olmak üzere tüm Ortadoğu halkları için barış ve birlikte yaşam umudu önündeki engellerden birini kırmak olacaktır. Başta kadınlar olmak üzere barışa inanan tüm kesimleri tecridi kırmaya ve Leyla Güven ile dayanışmaya davet ediyoruz."