Önder Apo’nun 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Topum” çağrısına destek vermek ve Önder Apo’nun özgürlüğünü talep etmek çin perşembe günü Türk Konsolosluğu önünde bir eylem yapıldı. Eyleme birçok kurum temsilcisi ve aktivist katıldı.

Eylemde kadınlar, Kürt annelerinin barışı simgeleyen beyaz tülbentlerine atfen başlarına beyaz tülbentler bağlayarak, bu tülbentleri konsolosluğun önüne bıraktılar. 

Bu sembolik hareketle, Kürt halkının barışçıl direniş geleneğine dikkat çekilirken, kadınların barış kültüründeki belirleyici rolü de vurgulandı.

Kadınlar, yaptıkları açıklamalarda Türk devletinin ve onunla iş birliği yapan ülkelerin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini belirterek, artık Kürt halkı ve tüm halklar için barış ve demokrasinin zamanının geldiğini dile getirdiler. Eylemciler, Kürdistan halkının barış ve demokrasi mücadelesinde sonuna kadar Kürt halkı ile omuz omuza olacaklarını ifade ettiler.

Eylemde, Kürdistan Kadın Hareketi ile Dayanışma Komitesi adına bir bildiri okundu. Bildiride, Önder Apo’nun hukuksuz bir şekilde hapsedilmesi ve maruz kaldığı insanlık dışı tecrit kınandı. Ayrıca, Türk devletinin Kürdistan’da gerçekleştirdiği saldırılara son vermesi ve Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesi çağrısı yapıldı.

Bildirinin Şili hükümetine yönelik kısmında ise, Türkiye ile güçlü diplomatik ve ticari bağları olan Şili’nin, Türk devletinin işlediği insan hakları ihlallerine ve insanlığa karşı suçlara sessiz kalmasının kabul edilemez olduğu vurgulandı. Şili hükümetinden, bu ihlallere karşı tavır alması talep edildi.

Eylem sırasında taşınan pankartlarda şu sloganlar yer aldı:  "Demokrasi sadece bir sistem değil, bir yaşam biçimidir", "Milliyetçilik bir hastalıktır, tedavisi özgürlüktür", "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt halkına siyasi çözüm."

Son olarak, kadınlar Kürt halkının mücadelesinde yeni bir aşamanın başlaması için Önder Apo’nun özgürlüğünün vazgeçilmez bir kriter olduğunun altını çizdiler.