İstanbul ve Dersim'de sokağa çıkan kadınlar, kadın cinayetlerini protesto ederek, dayanışma ve mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.

İstanbul'un Küçükçekmece ilçesi Atakent Mahallesi'nde, 30 Ocak'ta Abdullah Melih Barış tarafından katledilen Nurcan Arslan'ın ailesi ve arkadaşları, kadın katliamlarına karşı Galatasaray Lisesi önünde stant açarak bildiri dağıttı. "Dün Özgecan, bugün Nurcan; yarın hangi can?" pankartının açıldığı eylemde, Arslan'ın fotoğrafının bulunduğu tişörtler giyildi.

Eylemde, katil Barış'ın "indirim" cezası almaması istenirken, 16 Haziran günü saat 13.00'da Bakırköy Adliyesi'nde görülecek duruşmaya katılım çağrısı yapıldı.

DERSIM 

Dersim'de her ayın 11'nde Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) tarafından, kadın katliamlarına karşı yapılan eylemlere devam edildi.

Seyit Rıza Meydanı'nda toplanan kadınlar, "Suruç için adalet, katledilen kadınlar için adalet" pankartını açtı. Eylemde, 20 Temmuz 2015'te Pirsus'ta katledilen 33 kişi arasında 10 kadının bulunduğunu hatırlatıldı.

Eylemde açıklama yapan Ayşe Esmer, AKP iktidarı boyunca erkek-devlet şiddetinin ve çocuk istismarının arttığını, kadın bedeni üzerinden kurulmaya çalışılan tahakkümün devam ettiğini belirtti. "Suruç'ta 20 Temmuz 2015'te katledilen 10 düş yolcusu kadını, tüm katledilen kadınlar gibi unutmuyoruz unutmayacağız" diyen Esmer, Suruç için gelecek olan adaletin katledilen tüm kadınlar için geleceğini kaydetti.

Esmer, "Her gün kadınların ölümüne, yüzlerce kadının psikolojik, fiziksel, cinsel şiddete uğramasına yol açan yarım aklın ürünü adalet düzeninizden korkmuyoruz, susmuyoruz, itiaat etmiyoruz, direniyoruz" diye konuştu.

Eylemin sonunda, katledilen tüm kadınlar için dayanışmayı büyütme çağrısı yapıldı.