Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Kadın Meclisi ve Tevgera Jinên Azad (TJA- Özgür Kadın Hareketi) Mersin’in Akdeniz ilçesinde kadın şöleni gerçekleştirdi. 

Şölenin yapıldığı Barış Parkı’na Türkçe ve Kürtçe "Kadın kırımına isyan ediyor. Özgürlüğe yürüyoruz" pankartı asıldı. 

Kadınlar alanda geleneksel kıyafetleri ile halaya dururken, sık sık "Jin, jiyan, azadî" sloganı yükseldi. 

İlk konuşmayı yapan DEM Parti Mersin İl Eşbaşkanı Bedriye Kuş, yerine kayyum atanan Akdeniz Belediyesi Eşbaşkanı Nuriye Aslan'ın şölene gönderdiği mesajı okudu. 

Daha sonra söz alan Barış Annesi Emine Eren, tüm kadınların 8 Mart'ı kutlayarak, 8 Mart'ın barış ve özgürlük olması dileğinde bulundu. 

Ardından, DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca,  tüm direnen ve mücadele eden kadınların 8 Mart'ı kutladı. Önder Apo’nun 27 Şubat’taki çağrısına dikkat çeken Perihan Koca, "O barış elini bu topraklarda, bu memlekette en önde, en büyük sorumlulukla, işte beyaz tülbentli, barış annelerimiz öncülüğünde biz kadınlar yeşerteceğiz. Kadınların hakları için mücadele edeceğiz.” dedi. 

SÖMÜRGE HUKUKU

Son olarak TJA’lı Sabahat Tuncel, "Bu süreç içerisinde bir yandan barışı konuşurken bir yandan çözümü konuşurken hala kayyum siyaseti devam ediyor" dedi. 

Sabahat Tuncel, “Bu sömürge hukukudur. Bu hukuku kabul etmiyoruz ve kayyum atamalarını tanımıyoruz. Derhal belediyeler halka teslim edilmelidir" diye tepki gösterdi. 

HDK’yi hedef alan baskıları da hatırlatan Sabahat Tuncel, kadına yönelik saldırılara da değindi. Sabahat Tuncel, “Bu şiddet politikasını, eşitsizlik politikasını gidermek kadın özgürlük mücadelesi yürütenlerin en temel görevidir." vurgusunda bulundu. 

DEVLET BU FIRSATI HEBA ETMEMELİ

Önder Apo’nun çağrısı için “Asrın Çağrısı” diyen Sabahat Tuncel, şunları ifade etti: “Kürt sorununun savaş ve çatışma zemininden çıkması isteniyorsa yapılması gereken şey bunun olanaklarını yaratmasıdır. Yani Sayın Öcalan'ın özgür çalışır koşullarının yaratılması lazım. Özgürlük koşullarının yaratılması lazım. Bu önemli tarihi bir fırsattır. Devlet bu kez bu fırsatı heba etmemelidir. Neden devlet diyorum? Çünkü biz Kürtler yıllardır barış olsun diye mücadele ediyoruz, direniyoruz. Bunun da bedelini ödüyoruz. Barış olsun dediğimiz için zindanlara atıldık. Şimdi çıktık yine barış olsun diyoruz.”

İŞİMİZ ÇOK, ZAMANIMIZ YOK

Çağrının Türkiye ve Ortadoğu halkları için yeni bir başlangıç olduğunun altını çizen Sabahat Tuncel, “Barışın dilini inşa ederek kazanacağız. Bu da bir mücadeledir. Yani bitmiş bir süreç değil. Yeni bir başlangıçtır. İşimiz çok, zamanımız yok. O açıdan herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi lazım” şeklinde konuştu. 

Sabahat Tuncel şöyle noktaladı: “En nihayetinde her savaşın bir barışı vardır. Barışı güçlüler yapar. Ve barışın inşa edilmesi için hepimize görev düşüyor. Beklememek olmaz. Gerçekten barış istiyorsak hepimiz elimizi taşın altına koyacağız ve barış inşa edeceğiz." 

Sabahat Tuncel'in konuşması ardından şölen, sanatçı Nuray Balık'ın seslendirdiği stranlarla sürdü.